FİNAL!

2.5K 153 10
                                    

Mezarın başında oturuyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Mezarın başında oturuyordum. Soğuk mermere dokunduğumda irkildim.

Aşık olduğum adamın ismi yazılıydı. Harflerin üzerinde parmağımı gezdirdim.

Algılarım kapanmıştı, ölmüştüm.

"Sevgilim," dedim kısık sesimle. "Öldüğünü yeni öğrendim. Özür dilerim çok geç geldim sana," ağlarken "Ama bilirim, beklersin sen beni. Bekledin değil mi yine? Ah benim yaşayamadığım, yaşatamadığım aşkım, sana geldim." dedim hıçkırıklarımın arasından.

"Sen yoksan görmemin ne anlamı var?  Gözlerinin içine bakıp seni çok sevdiğimi defalarca söylemek istiyordum, bağırmak istiyordum. Şimdi bir mezar taşı ve soğuk toprak var," ağlamaktan konuşamazken toprağı avuçlarımın arasına aldım. "Ellerim, ellerim..." yutkunup "Ellerinde olmalıydı, toprağında değil."

Mezarının yanına kıvrılıp gözlerimi gökyüzüne çıkardım.

Nefes almak istesem de becerememiştim. "Seni çok özledim. Bana bakışını, dokunuşunu, gözünden sakınışını, kokunu. Üstelik ben sana veda bile edemedim. Ansızın gittin, birden." Nefes alamazken boğazımı sıktım. "Sana sıkıca sarılıp nefessiz kalmak isterdim. Burada, bu soğukta mezarının başında olmak istemezdim."

Yağmur yağmaya başladığında "Sende mi ağlıyorsun? Yarım kaldık diye sende mi üzülüyorsun?" ağlamalarımın arasından "Nasıl dayanacağım bu acıya? Nasıl?" deyip soğuk toprağına sarıldım.

Araba sesi işittiğimde hareketsizce yatmaya devam ediyordum. Bana yaklaşan adımları duyuyordum.

Birinin kucağına alındığımda Yavuz abim olduğunu gördüm.

Yakasını tutup "Gitmeyelim," dedim çocuk gibi "Tek başına korkarsa ya? Yalnız kaldığı için üzülecek. Gitmeyelim." dediğimde göz yaşlarının aktığı gözlerini bana indirip "Bir daha geliriz bebeğim uyuyor o şimdi. Uyansın yine geleceğiz." dediğinde abime sıkıca sarılıp gözlerimi kapattım.

O söylüyorsa doğrudur.

"Hep gelelim, yalnız kalmasın." dedim sessizce.

🌱

"Güzel gözlüm, papatya kokulum," diyen özlediğim adamın sesi ile gözlerimi açtım.

Dizlerinin üzerinde yatıyordum. Papatyalarla dolu bir bahçedeydik.

"Yiğit?" deyip yüzünü okşadım. O gece onu orada terk ettiğim gece gibiydi görüntüsü. Gözleri kızarık, ağlamaklı, kan ter içinde kalmıştı.

Aşeka SarmaşığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin