Ben de çabalamadım sadece kulağımda yankılanan -aslında beynimde ezbere bildiğim şarkılardan bir- meloj çalarken kahvaltımı yapmaya başladım. Bu evdeki son kahvaltımdı, umrumda değildi.
🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫🏫
Hakîm Bakış Açısı:
Herkes akademiye gelmişti ve etrafı geziyorlardı. Çoğu aile, çocuklarını yurda kaydetmiş ve geri dönmüştü. Akademi gerçekten çok büyüktü, bütün gözleri üzerine çekebilecek şekilde hemde. Ah ama haklılık payımız yüksek çünkü kim istemez Dünya'da en iyi bursu veren, öğrenceleri karma, iyi bir öğretmen kadrosu olan bir okula gitmeyi? Herkes tabii ki de! Herkes böyle bir akademiye gitmek ister, o yüzden evrende en çok tanınan akademilerden birisi de Hogwarts Akademisi'dir. Akademide yeni bir dönem başlıyordu. Öğrenciler ve öğretmenlerin yeni dönemi başlıyordu.
Herkeste merak, heyecan ve korku vardı çünkü yeni varlıklar, yeni arkadaşlar ve yeni yerde kendilerine yeniden hayat kuracaklardı. Bu yüzden herkeste bir korku vardı, bu korkuları da dışarı yansıtmaktan çekinmiyorlardı. Herkes birbirine korkuyla bakarken daha Jungwon, Heeseung, Jay, Jake, Sunghoon, Sunoo ve Riki bunu önemsememişti bile. Çünkü kim ne yapsın onları? Gayet sıradanlardı, yani onlar öyle zannediyordu. Hepsinin içerisinde bir Ay vardı, sizler o Ayların her iki tarafını da okuyacaksınız. Peki sizler de hazır mısınız?..
🌑
Jiwoo'dan:
Neden kuzenimle aynı okula gittiğimi ve farklı tür varlıklarla olduğumu anlamış değilim. Babaanneme milyonlarca kez yalvarmıştım fakat beni bu okula göndermişti. Neden lise arkadaşlarımla aynı okula gidemiyorum ya da kendi isteğimle karar veremiyorum? Arkadaşlarımın gideceği akademi de Dünya'da, onlar da buraya gelecek, onlar gibi ben de Hwua Kolejine gidebilirim. Ama canım babaannem beni bu akademiye göndermişti. Cidden, niye ben?
Yurttaki odama girdim, valizimi yere koyup odaya baktım. Ne kadar dandik bir oda, ben burada mı kalacağım? Hadi ama, Hwua Koleji buradan daha iyidir! Oflaya puflaya valizimi yatağıma koydum. Valizimi açıp eşyalarımı çıkarmaya başladım. İstemiyorum okumak falan! Hızla eşyalarımı dolaba yerleştirip çıktım. Oda arkadaşım kim, hangi derslikteyim* bilmiyorum, istemiyorum. Bu lanet akademi ile alakalı hiçnir şey bilmek istemiyorum, istemiyorum bu lanet okulda okumak ve nasıl bir şanssızsam Jungwon yan odada kalıyordu. Aman ne iyi cidden. O da, odadan çıktı. Biraz bakıştık, benimle oynamayı hep seviyordu. Asla sevmem.
Jungwon:Evet Jiwoo, bu akademide olmayı hâlâ daha istemiyor musun?
Ona sorgular bir şekilde baktım. Evet, istemiyorum, sorun mu var?
Ben:Tabii ki de evet, istemiyorum.
Yalancı bir şekilde onayladı beni. Ah, onun bu halleri.
Jungwon:Yazık oldu o zaman.
Ben:Bir git başımdan ya.
Sinirlenmeye başladığımı hissedince hemen yanından uzaklaştım, ona zarar verirsem akademiden atılırdım, babam kızardı ve daha fazlası olacağı için yanından uzaklaşıyordum, ama arkamdan geldi. Gıcık, yemin ediyorum Dünya'nın en gıcık kuzenine sahibim.
Kolumdan tutup beni kendine çevirdi, sinirle ona baktım. Beni durduramazdı, onunla kalamazdım, onu sevmiyordum, gerek yoktu.
Jungwon:Hadi ama ya, cidden kötü bir akademi mi?
Ben:Etrafına bak. Normal bir canlı bulursan bana da haber ver.
Gözlerimdeki siniri ona göstererek söyledim ve hızla uzaklaştım. Bu sefer arkamdan gelmedi. Ben olsam ben de gelmem çünkü haklıyım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🌑 Dark Moon 🌑
Fanfiction❕️DÜZENLENMEKTE❕️ 7 farklı yetenek bir araya geldi, 7 farklılık, 7 özel kader... Kaderleri, kesiştikten sonra beraber güzel anılar biriktirmeye başladı ama bu güzel anıları bozulup yeni şeyler karşılarına çıkacaktı, buna kıskançlık yol açacaktı. Bir...