Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Güne güzel başladınız, erkek arkadaşınızın sevimli küçük yüzünün yatağınızda size sokulmasıyla uyandınız, duş aldınız ve dışarı çıkmaya hazırlandınız, hatta çıkmadan önce kahvaltınızı bile yapabildiniz ama bu çok uzun sürmedi.
İşe başladığınızda işler tamamen değişti, bazı çok kaba müşterilerle karşılaşma talihsizliği yaşadınız ve bu yüzden amirinizin bunun için gelmesini sağladınız, o gün hala katılamadığınız bir derse katılmak zorunda kaldığınızdan bahsetmiyorum bile. tamamen odaklanamıyordun.
Eve vardığında, Jeongin henüz gelmemişti, duşa girdin ve ılık suyla rahatlamaya ve biraz gerginliği atmaya çalıştın, en sevdiğin rahat kıyafetlerini giydin ve yiyecek aramaya başladın ve sonunda o geldi.
Sen yavaş yavaş arkandan yaklaştığını fark etmedin, malzemeleri bir araya getirmekle meşguldün, o kollarını beline doladı ve başını ensene yasladı. Jeongin, ten temasının pek büyük hayranı değil ama onu bu davranışının ne anlama geldiğini anlayacak kadar iyi tanıyorsun.
"Sen de mi kötü bir gün geçirdin?"
"Evet," diye mırıldanıyor, ancak senin duyabileceğin kadar bir yüksek sesle. Ona dönüp yüzünü ellerinin arasına alıp burnundan öpüyorsun. Deli gibi kızarır ve seni nazikçe dudaklarından öpmeden önce sana gülümser.
"Neden sen gidip bir duş almıyorsun, ben de bizim için bir şeyler pişireyim" diyorsun ve o da kabul ediyor. Bir süre sonra dağınık saçları ve pijamalarıyla geri geliyor, gördüğün en şirin şey.
Ona biraz çorba ikram edersin ve ikiniz de en sevdiğiniz diziyi izlemek için kanepeye oturursunuz, o size sokulur ve çabucak uykuya dalar ve sizi onun meleksi yüz hatlarına hayran bırakılırsın ve o hayatında olduğu için şükretmekten kendinizi alamazsın.
