Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
──────────────────────────
[lee minho]
sana çok fena dokunmak istiyorum
telefonunuz ping sesiyle kucağınıza bakmanıza neden oldu. okulda oturuyordun, okul ofisinde erkek arkadaşın jihoon ile bir nedenden dolayı seninle konuşması için müdürü bekliyordun.
mesajı okuduktan sonra, gözleriniz hemen genişledi ve önünüze baktınız, okulun 'kötü çocuğu' dudaklarında bir sırıtışla size bakan lee minho'yu gördünüz.
[lee minho]
neden gelip yanıma oturmuyorsun? çok eğlenebiliriz
Ona durmasını söyler gibi başını iki yana sallarken yanakların kıpkırmızı oldu. Kafa karışıklığını taklit ederken kaşları çatıldı. ne demek istediğini anlamıştı ama kendisi olduğu için seninle dalga geçmeye karar verdi; tıpkı daha önce milyonlarca kez yaptığı gibi.
"her şey yolunda mı bebeğim?" diye sordu jihoon, sana baktı. Hızlıca başını salladın ve telefonu kapattın. "Evet." Cevap verdin. jihoon başka bir şey söylemedi ve telefonuna döndü.
[ sen ]
sana kesmeni söyledim
[lee minho]
Gerçekten durmamı istiyor musun tatlım? zevk aldığını biliyorum.Erkek arkadaşının sadece bakıp mesajlarımızı görebilmesinden hoşlandığını biliyorum.
[ sen ]
minho, lütfen
[lee minho]
sikimi emmek istediğini biliyorum, tıpkı daha önce yaptığın gibi
yanakların daha koyu bir kırmızıya döndü ve hemen telefonunu kapattın. haklıydı. çok doğru. sen onun sikini sevmişdin. biraz garip gelebilir, ama yaptın. kendi erkek arkadaşınınkinden daha çok seviyorsun. minho bir seks tanrısıydı. seni her an memnun edebilir ve bu harika hissettirir. fiziksel olarak olmasa bile.
[ sen ]
burada bir şey yapamayız efendim
Ona efendim demenin işini daha da zorlaştıracağını biliyordun ve bu yüzden söyledin. Ona baktığında, koltuğunda rahat olmaya ve büyüyen yüksekliği saklamaya çalışırken onu izledin.
hafifçe kıkırdadın ve bunu yaptığında, lee Know sana durmana neden olan bir bakış gönderdi. Onun neler yapabileceğini biliyordunuz ve aşırı uyarılıp tekrar ağlamak istemiyordunuz.
[lee minho]
seni pis sürtükburaya gelip erkek arkadaşının önünde sikimi emersen şaşırmam
Yutkundun ve jihoon'a baktın ve sonra telefonuna geri döndün.
[ sen ]
kıskandığını biliyorum minho..gizlemek zorunda değilsin
[lee minho]
kıskanmak?kıskanmıyorum bebeğim sen benimsinVe sen de bunu biliyorsun
[ sen ]
gerçekten öyle mi düşünüyorsun? aşık çocuk hayal kurmayı bırak
[lee minho]
aşık çocuk?şimdi farklı bir takma adbabam ve efendim gibi eskileri özlüyorumsen benimsin y/n başka kimsenin değilve bunu sana kanıtlayacağım, seni o kadar çok becerdiğimde, seninki de dahil herkesin adını unutacaksın ve sadece benimkini hatırlayacaksın.
iç çamaşırınızın ıslandığını hissedebilir ve bacaklarınızı sıkarsınız. Tam cevap verecekken yanındaki kapı açıldı ve müdürünüz geldi.
"y/n? lütfen içeri gelir misin?" Senin girmen için kapıdan çıkarken sordu. Ayağa kalktın ve içeri girdin ama müdürün konuşmasını duyduğunda olduğun yerde durdun. "oh, sadece y/n ile konuşmak istiyorum. Yani burada minho ile bekleyebilir misin? uzun sürmeyecek." (Jihoon'a söylüyor)
bir iç çektin. Minho ve onun gürültülü ağzı için çok endişeliydin.
