Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Minho mutfak tezgahına yaslandı, şimdi kayıp olan erkek arkadaşına çenesini sıktı, 21. cevapsız aramada telefonunu fırlatma ihtiyacı hissetti.
Jisung, erkek arkadaşlarının kahve içmesinden bu yana geçen sürede (tam olarak 3 saat) çılgınca ileri geri yürüdüğü için diğeri kadar sakin bir şekilde kızgın değildi.
Minho, insanların halka açıldıktan ve grubun dağılmasından sonra onlardan intikam planları yapabileceğini bildiği için geçmişte idoller olduklarını bilmek inanılmaz derecede endişe vericiydi.
Jisung büyük olana baktı, "İyi olacak değil mi?!" Minho'nun başını sallayıp, Jisung'u bir nebze olsun rahatlatan bir cevap vermesine dek endişeli bir tonda soruyordu.
Minho, ön kapıdan bir zil sesi duyana kadar sevgilisinin bilinmeyen yerinde iç çekti. Hızlı ayakları ve keskin kulakları olan Jisung, hemen kapıya koştu - Minho'yu bir saniyede terk etti ama daha büyük olanı kısa bir süre sonra onu takip etti.
Jisung, anahtarı unutanın sen olduğunu düşünerek hızlı bir şekilde kapıyı açtı.
Bir anda Jisung, 2 tanıdık gözle ve kaçırılan bir bakışla karşı karşıya kaldı.
.
.
Şaka bir yana, iki arkadaşınızla mutlu bir şekilde gülüyordunuz - bir şeyi unutma düşüncesiyle telefonunuzu çıkardınız ve kilit ekranınızda bir anda 21 cevapsız arama ve 15 okunmamış metin gördünüz.
Aniden hareketlerinizi durdurarak kendinize ve erkek arkadaşlarınızın ön verandasına bakıyorsunuz - Onlara ani buluşmadan bahsetmediğinizi hatırladıktan sonra erkek arkadaşlarınızın öfkesine hazır değildiniz. Dudaklarından bir anlık heyecanla bir gülümseme geçti
Zoraki bir gülümsemeyle iki arkadaşınıza bakarak merdivenlerden yavaşça çıktınız ama aynı zamanda midenizin deliğinden yükselen heyecanı da görmezden gelemediniz. "İyi misin Y/n?" ikisi de merakla sordular, siz de yanıt olarak gülümsediniz.
"Evet, yedek anahtarımı unuttum, hepsi bu. Daha sonra akşam yemeğine katılmak ister misiniz?" parlak bir ifadeyle sordun ama seni bekleyen kızgın aşıklar karşısında aklına kutsal olmayan düşünceler çöküyordu.
İkisi de başlarını salladı, "Yapacak işlerimiz var ama ayrılmadan önce Minho ve Jisung'u selamlayacağız." Jeongin cevapladı ve sevgiyle seni yanağından öptü.
Seungmin daha önce sessizce homurdanarak merdivenleri tırmanmaya devam etti. Titreyen ellerle, Seungmin ve Jeongin'in titreyen parmaklarınızı görünce şaşkınlıkla birbirlerine baktığı kapı ziline basıyorsunuz.
Kapı bir milisaniyede açıldı ve bir Jisung'un bir avı falan yemeye hazır görüntüsünü ortaya çıkardı. "Merhaba Sungie.."
Jisung gözleri size inmeden önce yanınızdaki çocuklara fırladı, "Merhaba, Y/n " diyor, sesinin farklı bir tonunu saklayarak size bakmadan önce Seungmin ve Jeongin'e neşeyle gülümseyerek.
