Chan bunu uzun zamandır bekliyordu. İkinizin neden hala seks yapmadığınızı asla gerçekten merak etmedi, çünkü zaten çıkmak için o kadar fazla zamanınız yoktu. Yani, birlikte vakit geçirebildiğiniz zaman, sizi dışarı çıkarabileceği ve aslında sizinle kaliteli zaman geçirebileceği zaman, sizden seks yapmanızı istemek biraz fazla gibi görünüyordu.
Uzun zamandır ikinizin yaptığı buydu; fırsat buldukça buluşmak, güzel randevular oluşturmak, birbirinizi tanımak. Son zamanlarda ikinizin öpüşmesi, ellerin diğer kişinin üzerine çıkması, bazen birbirinizi memnun etmek için kıyafetlerin altına gizlice girmesi, sonlarına kadar diğerine parmaklarıyla dokunması, nefes nefese ve birbirinizin ağzına homurdanma ile randevularınız bitiyor.
Chan, seks yapmaya alışık olmasına ve biriyle çıktığı zaman bunu beklemeye başlamasına rağmen bunu dünya için değiştirmezdi. Ancak, sizinle hemen olmadığında, bunun hakkında hiçbir şey düşünmedi - herkes hemen yatağa atlamaz ve bu iyi bir şeydi.
İlk hareketi kendisinin yapacağını düşündü, inlemelerin ve dokunuşlarınla onu çıldırttıktan sonra, sonunda senden bunu yapmanı ister ve ona bakış şeklin, onu her şeyi harekete geçiren kişi yapacaktı. En çılgın rüyasında bile senin bunu yapmanı beklemiyordu.
Sen: Biliyorum bu gece çıkacağız dedik ama sen gelsen de sevişmek mi?
Belki bu sefer işleri çok ağırdan almıştı.
Yani, evet dedi ve şimdi burada, dirseğinin üzerinde dururken içinizdeki iki parmağını gevşetiyor, vücut ağırlığıyla sizi ezmemeye dikkat ediyor. "Siktir, çok ıslaksın," dedi Chan aptalca. Tabii ki ıslaksın - bir süredir sevişiyorsunuz. Ama normalden daha ıslaksın, orası kesin.
