MEDYA: AKÇA
"Bakalım kim olduğun ortaya çıktığında da bu kadar cesur olabilecek misin?"
Benden uzaklaştı. Bir sandalyeyi tek eliyle tuttu ve tam önüme getirene kadar sürükledi. Oturup bir bacağını dizinin üzerine attı. Kollarını göğsünde kavuşturmasını dikkatle izledim. Kötü bir sırıtışla bana baktı. Duygularımda yoktu ancak beynimin hissettiği korkudan dolayı bu sırıtış vücudumun titremesine neden oldu.
"Bakalım." Dedim bende aynı şekilde. "Kim olduğum ortaya çıkınca da bu kadar kötü olabilecek misin?"
Aramızdaki duvar elle hissedilen cinstendi. İncecik bir buz üzerinde yürüyor gibiydim. Attığım her adım tehlike arz ediyordu.
"Suçsuz kimseye zarar vermeyiz. Özellikle kadın ve çocuklara. Ama sen fazla sinir bozucusun ve nasıl biri olduğunu biliyorum."
Sözlerine karşılık "Yani benim masum olduğumu mu düşünüyorsun?" diye sordum.
Hiç düşünmeden cevap verdi. "Hayır. Bence sen bir yalancısın."
Alayla gülüp konuşmadan önce dilimi ısırdım. "Ölüm ile burun burunayken yalan söyleyebileceğimi sanmıyorum." Dedim ve ekledim. "Ayrıca Gece'yi kaçıran ben değilim."
Yanlış bir şey söylediğimi anlayan içimdeki kız ağlamaya başladı. Adamın gözleri öfkeyle bulutlanırken elini yumruk yaptı.
"Adını nereden biliyorsun?"
Alt dudağım titredi. Sanki korku hissi artık öfkeye baskın gelmeye başlıyordu. "Söylediğim gibi ben bir oyuncu değil balerinim." dedim açıklama yaparak. "Beni televizyonda gördüğü için tanıdı ve yanıma gelip balerin olmak istediğini söyledi. Onun güvenliğinden sorumlu iki adam vardı. Sonrasında eve giderken çığlığını duydum."
Adam başka bir adama baktı ve kaşını kaldırdı. Diğer adamın bana bakmasını izledim. Onu başıyla onaylayıp yeniden bana döndü. "Onun güvenini kazanmaya çalışıp sonra onu kaçırmış olabilirsin."
"Ah, hadi ama!" dedim kahkahayla gülerek. Komik bir şey yoktu, daha çok sinir patlamasıydı. "Bunu düşünecek kadar zeki değilim. Ayrıca neden küçük bir çocuğu kaçırmak isteyeyim?"
Kahkahama eşlik eden bir kıkırdama sesi duydum. Odanın dışından geliyordu. Bir adam ait ses "Hayır küçük hanım. Oraya giremezsiniz!" dedi. Odadakilerin gözleri büyüdü ve henüz harekete geçemeden gülüşün sahibi içeri daldı.
Karşımdaki adam ani bir hareketle ayağa kalkıp önümde durdu. "Gece, burada olmamalısın." dedi. Sesi tedirgindi. "Hadi, yukarı çık. Sana masal okumaya geleceğim."
Bakışları karşımdaki adama sabitlenmişti ama parmak uçlarında durup yana doğru eğildi. Gözlerini bana dikti ve olabildiğince hızlı bir şekilde bana doğru koşmaya başladı.
"Bayan kelebek mi? Abi, bayan kelebek neden burada?"
"Gece, o-"
Tuğlaların kestiği yara izlerini görünce "Hayır, Bayan kelebek, size bunu kim yaptı?" diye bağırdı.
"Gece."
Adam kaşlarını çatarak kardeşine baktı. Gece'de aynı şekil kaşlarını çatıp ellerini beline koydu. "Bayan kelebeği çöz abi!" diye emir verdi. "Şimdi!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜNAHKAR MELEK
Teen Fiction❛Ben Akça Aksel. Ağça Aksel sanıldığım için kaçırıldım.❜ ⇝ "... Hala benim meleğimsin." Burukça gülümsedim. "Emin misin?" Başını aşağı yukarı salladı. Boğazını temizleyip dudaklarıma baktı. Ben tepki veremeden yüzümü tuttu ve bana yaklaştı. D...