Başkasına ait olan kadını arzulamak doğru muydu?
Yanlış da olsa yaşamak istiyordu. Gözleri o kadar güzel bakıyordu ki başkası yokmuş gibi. Su Misali gözleri aşkla bakıyordu. İnsan nasıl görmek istiyor ise öyle bakarmış. Belki de hislerinde yanılmıyor kızıl saçlı güzel aşko doğru adımlar atıyordu. Güzel duygulara gölge düşüren telefon gelmişti. Arayanın ismi Ruh İkizim yazıyordu. Çalan telefonu açmıştı. Özgür'ün duyguları darma duman yerle bir olmuş, Sessizce gitmek istiyor ama gidemiyordu.
Acaba ne söyleyecek ne konuşacaklardı. Merakı iyice artıyor kendini mutlu edecek kelime cümle duymak istiyordu. Aşkla konuşan cümleleri duymak kolay olmayacaktı. Hazırlıklı gitmeyecek. Telefonu açıp:
" Efendim."
"Neredesin gelip alayım seni."
"Okulda birazdan çıkacağım."
"Bekle beni birazdan yanındayım." "Tamam bekliyorum."
Birazcık da olsa içi rahatlamıştı. Sıradan konuşma olmuştu. Sevgili gibi konuşma değildi. Neydi peki?
Arkadaşsa nasıl yakınlıktı. Kardeş ise Dicle ile kendini kıyasladı. Asla kardeş olamazlardı. Dönüp dolaşıp sevgili olabilmelerine karar verdi. Durum içini param parça etsede kabullenmesi en doğuşuydu.
Attığı adımı geriye aldı. Kalbi başkası için atan kadına, sevdasına dokunamazdı. Kızıl saçlı güzeli öyle uzaktan sevecekti. Sessizce yeni sevdalara inat, güzel sevecekti. Kendi kalbi incilecekti fakat başka kalpleri incitmeyecek. Çisem önüne bakmadan yürümeye çalışıyordu. Özgür olacakları hissetmişcesine uyardı. "Yavaş ve önüne bakarak yürümeye çalış. Her tarafta çiviler var ayağına batabilir."
"Bir şey olmaz." demeye kalmadı ayağına çivi saplandı. Acı dolu sesler çıkarmaya başlamıştı.
"Ah ayağım!
Çisem'in inleyişleri, tutunacak el arayışı düşüncelerini silinmesine yetişti. Uzanan elini tutmuş, ayaklarını üzerine çökmüş canının acımasına neden olan nesneye bakıp parçalamak istiyordu.
" Bir saniye bekle izin ver bakayım." "Çok canım yanıyor çok."
"Tamam görebiliyorum izin verir misin?
Sırtını duvara yaslayıp ayağına baktı. Çivi üç santim kadar saplanmış ayakkabıda hesaba katılırsa çivi in saplama mesafesi azdı.
" Şimdi biraz canın yanabilir?
"Ne yapıyorsun ya?
" Bana güven lütfen. "
Elini sıkıca tutup bir anda çiviyi çekti.
" Ahhh! Ne yapıyorsun cani misin canımı yaktın?
"Sızlanma alt tarafı azıcık batmıştır." "Yanan benim canım azıcık dediğin koca bir çivi."
"Evet ama sonuçta hepsi batmamıştı." "Bari batsaydı."
Köpek ve kedi gibi kavga etmeye başlamışlardı. İki taraf da birbirini düşlüyor, gök yüzündeki Dolunay'a aynı neden için bakılıyor ve aynı aşkı arıyorlardı. Ama karşılaştıklarında ise birbirlerini tanımak yerine kavga etmeleri enteresan olaylardan biriydi. Neden aşk kavga ile başlayıp büyük sorunlar doğurup sonra o sorunları soğutup soğutup ortadaki masaya konuluyordu. Ego ve gurur çatışmak zorunda mıydı?
Anlamak dinlemek neden zordu. İstek ve arzuların hiç mi önemi yok uydu? Güzel yürümeye yeltendi.
"Çekil önümden hayrın yok en azından gölgelik etme başka ihsan istemem."
"Gel buraya" deyip kucakladı. Kollarında kuş kadar hafif nesne duruyordu. Uzak duracaktı ileriye attığı adımı geri almıştı. Şimdi ise geri atmış olduğu adım kilometrelerce ileriye gitmiş, düşlerini süsleyen asi ruhlu kadını kucaklamıştı. İnanması güçtü ama gerçekti.
"Ne yapmaya çalışıyorsun. Bırak beni...
" Bırakayım demek adım atamıyorsun yürüyeceksin öyle mi?
"Öyle."
"Bir kaç dakikalığına bana katlanacaksın güzel kız."
Çisem başına Özgür'e taraf çevirdi. Güzel kız cümlesi ruhunu okşamış, devamı gelsin istiyordu. Önüne dökülen kahküllerini, yüzüne dökülen bir tutam saçları ışıl ışıl parlayan su misali gözleri, yüzüne anlam katan kırmızı küçük benekleri gencin aklına kazanmış ve çıkmayın asi ruhu. Genç kız yakın mesafe izleme şansı bulmuştu. Sağ tarafının boynunda mercimek tanesinin büyüklüğünde olan beni nasılda yakışmıştı.
Kaslı vücudu, güçlü kollara, şahin kadar keskin bakışları, zeytini aratmayan gözleri...
Her şeyi anlam yüklemişti. Başını büyük bir memnuniyetle omuzuna yaslanmıştı. Kendini bulmuş, bulmuş olduğu huzura teslim etmişti.🍁Bazen olumsuz dediğimiz olaylar güzel sonuçlar doğurabiliyor.
İyiki olmuş da karşımıza çıkmış diyoruz. Asi ruhumuz, tatlı atışlarımız hepsi başka güzel. Hayatınızda güzel anılar biriktirin. Unutulmayacak insanlar olsun, gelip geçici insanlar değil... 🍂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardinli Gelin
Teen FictionBilemezdi gelecekte aşık olacağı adam, geçmişinde nefret duygusuyla yaşadığı insan olacağını...