AŞK VE MANTIK 🌾

27 1 0
                                    

Bu defa yalnız gitmeyecekti. Ayıpsa ayıp, günahsa günah geride durmayıp yaklaşacak. Dudakları aşka susamış, sahte öpücüklere yelken açmak istemiyordu. Aşkı dizginlemek, dur olduğun yerde kal demek saçmalık olurdu. Aşk yaşamak için vardı var olacaktı. Arzuları en azından hislerinden emindi. Karşılığı ne olursa olsun yaşayıp görecektir.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen be adam!
Derdin bizi öldürmek mi?
" Ben zaten her gün ölüyorum."
Hızlıca yaklaşıp Çisem'in yüzünü tutup öpmeye başlamıştı. Güneş utanmış, meltem esintisi sessizliğine bırakmış uçuşan saçları gökyüzüne doğru uçuşuyordu. Sessizliğin hakim olduğu saniyeler uzadıkça uzamış, aşkın ve tutkunun birleşimindeki öpücük gençleri yangın olup yakmaya başlamıştı. Özgür'ün beynindeki bütün sorular yok olup gitmişti. Öptüğü kız başkasına ait değildi. Yıllardır kendini bekliyormuş gibi öpüyordu.
Dudaklardaki uyum öpüşme sırasında çıkarılan sessiz sesler soluksuz kalan gençleri dinlendiriyor, Birbirlerine mühürlenen dudaklar ayrılmadan öpmeye devam ediyordu. Özgür biraz daha ileriye gidip belinden tutup kendine doğru yaklaştırmıştı. Çisem kendini kaybetmiş hiç öpülmemiş gibi öpüyor el hareketleri saçların arasından kayıp giden parmakları olduğu yerden gayet memnundu.
Az önceki asi ruhlu dik kafalı vahşi dişi aslan gitmiş yerine itaat eden ve uyum içinde ateşini ve tutkusunu yaşayan kız gelmişti. Bırakmak gerektiğini biliyordu. Tekrar dişi aslan, asi ruhlu kız olmanın zamanı gelmişti. Kendini geriye doğru çekip öpüşmeyi ara vermişti. Özgür beyninden vurulmuş gibi bakıyordu. Elinden oyuncağı alınmış gibi huysuz dokunsalar ağlayacakmış gibi bakıyordu. Kollarının arasında gidişi hiç gelmeyecekmiş gibiydi. Neydi şimdi bu refleksle öpmüş olamazdı. İstemiş miydi?
Evet... Evet kesin istemişti. Başka mantıklı açıklaması yoktu. Aşkta mantık aramak aptallıktır. Dudaklarından saçma da olsa bir kelime çıkmıştı.
"Ne oldu?
" Nasıl soru böyle farkında mısın sen yolumu kesip hiçbir şey söylemeden öpmeye başladın. "
" Evet farkındayım. "
" E şimdi ne oldu. "
Deyip sözünü bitirmeden dudaklarını yapışmıştı. Bu sefer kendini kontrol etmeyi başarmış tutkusunu dizginlemiş geriye doğru çıkıp yüzüne sert bir tokat atmıştı. Tokatı kendide neden attığını bilmiyordu.
Kendi canını yanmıştı gibi içi acımıştı. İstemeyerek yapmış olduğu hareketti arkasında durması gerektiğini çok biliyordu. İşaret parmağını göğsüne dokunarak konuştu.
"Benden de okulumdan da uzak durun yeter. Bana yapılan haksızlıkları kanun yolu ile arayacağımı da unutmayın. Arkasını dönüp aracına binip çalıştırdı. Yanından rüzgar gibi esip geçmişti. Sanki az önce yaşananları yaşanmamış öpmemiş kollarında hiç değilmiş gibi esip geçmişti. Gidişi Özgür'e ağır gelmiş haykırmasına neden olmuştu.
"Of Çisem of! neden çıktın karşıma neden karşılık verdin."
Hızlıca aracına binip konağına geri döndü. Hanım Ağa ile yarım kalan konuşması vardı. Arabasını konağın önünde durdurup aracından inmişti. Bir Ağa edasıyla içeri girmişti. Öfkesini dizginlemiş karşısındakinin de annesinin olduğu unutmadan konuşmasına devam etmişti.
"Evet anlat en başından tane tane hiç bir şey atlamadan anlat duymak bilmek istiyorum. Bizim ile bir ilgisi olmayan kıza nasıl çıldırtabildiniz? Ses tonu da yabancıya itham ediyormuş edası vardı.
Evet yabancıdan bir farkı yoktu. Yaşarken annesiz yaşamak zordu. Ölmüş olsa öldü der insan hatıralarda kuvvet alır beslenir yaşar yaşatırsın. Ortada bambaşka durum vardı. Yaşıyor aşınması zor engeller vardı. Annesi de halinden gayet memnun gözlerden bir dirhem pişmanlık yoktu.
" Bana hesap soramazsın haddini bil!"
"Haddimi bileyim öyle mi? sen anneliğini farkına varıp çocuklarına annelik yapabildin mi?
Fazla konuşup kendimi yormayacağım. Açık ve net öğretmenden uzak duracaksın. Eğer olurda duramazsan karşında oğlunu değil aşiret ağası Özgür'ü bulursun. İnan bana anne demem yıllardır bize hesab sorar gibi kamcıladı. Hiç acımamam bilesin. "
Hanım Ağa keyifle oturduğu koltuğundan keyifsiz şekilde kalkıp Özge doğru yürüdü.
" Benimle konuşurken...Aşiret ağası konuşmasına izin vermeden sözüne devam etti.
"Ben söyleyeceğimi söyledim."
Deyip merdivenlerden hızlıca odasına doğru yürüdüm.

Mardinli GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin