Yusuflar düğüne gelmeyeceklerdi.O terbiyesizle arkadaş oldukları için pişmanlardı.Bize de gitmememizi söylediler.Ama nasıl diyeyim yani,o kadar çok istediler ki biz bir şey karıştırdıklarını anlayıp "İyi tamam." Dedik ve öyle hazırlanmaya başladık.Benim telefonuma o garip mesajlar gelmeye devam ediyordu.Ne istiyorlardı bilmiyorum.Neyse,bu gece öğrenicektik artık.Benim fikrim bizi dolandırmaya çalışmaktı.Bu arada bu Behlül'ler,düğünü burada yapmakla kalmayıp burada yaşayacaklarmış.Yaklaşık iki sokak ötemizde hemde!Bu çocuğa bu cesaret nereden gelmişti acaba?Her dakika Instagrama fotoğraf koyuyorlardı.Yine bir fotoğraf koymuşlardı.Bir baktım da ne göreyim!Yusuf,Hasan,Kaan ve Behlül bir fotoğraftalar!Çığlık attığım gibi Merve'ye koştum."Merveeee!!!!!" O da dalga geçiyorum sanıp "Eliifff!?" Dedi.Bende sinirden domates olmuş bir şekilde telefonu gösterdim.O da buz kesildi.O da hemen Aylin ve Sude'ye gösterdi fotoğrafı.Fotoğrafın arkalarında da Alice,Heidi,Justin,ve Justin'in annesi vardı.Uff!!!Hemen yola çıktık.Yusuf ile uzun zaman konuşmamayı düşünüyordum.Bize yalan söylemişlerdi!Sapık herifff!!!!
Soluğu asansörde almıştık.Hemen siteden çıkıp arabaya bindik.Ben araba sürmeyi biliyordum.Öğrenmiştim,bir gazla düğün alanına vardık.Aylin yürürken "Bizim fake hesabımızı biliyorlar mı?" Dedi.Bilmiyorlardı,söylememiştim."Hayır." Dedim...Ortama havalı bir giriş yaptığımızda gözlerim hazırlanan düğün pastasına kaydı.En sevdiğimden,beyaz kremalı KARAMELLİ pastaağğ...Gözlerim oraya takılı kalmıştı ki Yusufları gördük.Sapık herifler Behlül ile gülüyorlardı.Merve'nin kaşları çattığı için şakak kemikleri sızlıyordur diye düşündüğüm sırada Yusuf'un sonunda beni gördüğünü gördüm."E-Elif?" Dedi.Bende "Yaaaa Elif mi?Sen Elif'i bir daha rüyanda görürsün yalancı pislik!" Dedim ve tokatı yapıştırdım."Bir dakika din-" dediği sırada bir tane daha yapıştırdım.Sonra da tükürdüm.O anda Mervenur'un Kaan'ın kasıklarına şiddetli bir şekilde vurduğunu görüp gülmeye başladım ki Justin yanıma geldi,"Selam Elif!Görüşmeyeli çok uzun zaman oldu..." Dediği sırada gözlerim Aylin'ın Hasan'ın konuşmasına izin vermeyip tokat yağmuruna tuttuğunu görünce kahkaha attım.Sonra gözlerim Sude'nin Behlül ile göz göze gelmesine kaydı.Sude birden "Seni salak p*ç!" Deyip saçına daldı!!Evett eğlence başlıyordu,bende hemen Clara'ya giriştim!Kimdi ki o,kim olucak Elif?Sapık herif!! Diyordum aklımdan.Bir anda gözlerim düğün pastasına kaydı ve o arada Clara'dan tokat yedim,ama bende onun gelinliğini yıktım.Sonra Mervenur Behlül'ün kardeşi ile saç baş yoluşuyordu.Bende bu boşluğu fırsat bilip gelin ve damat masasının örtüsünü yırtıp Behlül'ün annesinin bağırışlarını duymaya başladım."Ne yaptı benim oğlum sana!Nur topu gibi çekemiyorsun dimi?" Deyince Sude hepimize göz göze geldi ve "Bu Nur topu gibi oğlun varya beni ikizlere hamile bırakıp kaçtı!" Deyince kadın buz kesildi resmen.Hiç bir şey duymaz oldu,Behlül ise çok utanıyordu çünkü Sude mikrofonla herkesin duyacağı bir biçimde söylemişti.O anda Clara hıçkırıklarla ağlamaya başlamıştı.Clara'nın abisi ise sert bakışlar ile Behlül'e bakarken birden Behlül'ün annesi bayıldı.Herkes onun başına toplandı.Bende bu karışıklığa dayanarak pasta yemeye gittim.Hemen çatal alıp pastaya daldım,dalmasına daldım ama o anda kafamda bir acı hissettim,çok acı bir şeyler kafama batıyordu,hemen arkama döndüğümde bayılmak üzereydim.Elinde vazo olan Behlül'ün kardeşi bana bakıyordu,onunla göz göze gelip kendimi yere bıraktım.Gerçekten olaysız bir olayımız yoktu....
_____________________________________
BU SEFER KISA BÖLÜM,SİZİ SEVİYORUM İKİ AKŞAMLAR İKİ OKUMALAR CANLARIMM....<3
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
