54.BÖLÜM/ATEŞ

22 2 2
                                    

SUDE'NİN ANLATIMIYLA

Benim aklım hala o Behlül'deydi.Bu böyle biri değildi.Nasıl oldu da böyle kötü biri oldu aklım almıyor.Bu Yusuf da Elif'i hiç arayıp sormuyor.Gerçi Elif onun numarasını silmiş ve özel raporu da geçen gece yırtıp yakmıştı.O içinde yaşayanlardandı.Yusuf onu terk ettikten sonra sadice ağlayıp onun hakkında ne varsa silip yırtıp atmıştı.Bir hafta önce de Aylin ile kavga etmişlerdi.Böylelikle özel raporun sonu gelmişti.Aylin özel raporun Elif'e kötü geldiğini söyledi ama Elif hatıra kalmasını istiyordu.Aslına baksan bence de Elif'i eskiye götürüyordu.Neyse,sonra Elif gece düşünüp bahçeye inmiş.Biz de bunu bizim balkonumuzum altından gelen duman kokusuyla anladık.Mervenur da video almaya başladı.Tabii bende bu anın fotoğraflarını çekmeye başladım.Elif ateşi çakmak ile yakıp alevleri izledi.Sonra özel raporun ilk sayfasını okumaya başladı.Sonra ikinci sayfasına geçti,sonra üçüncü,devam etti ve yılbaşı özel bölümüne geldi.Onu Mervenur Elif'ten gizli yazmıştı.Ve büssürü sayfanın sonuna geldi.Ağlıyor muydu tam göremiyorum ama sanırım hepimizin içini yakmıştı bu olay.Biz hep dalgaya vurmuştuk ama sanırım gerçekti...Elif en sonunda hepsini yirtmaya başladım.İlk önce ilk sayfayı yırtıp tanınmayacak hale getirdi.Ve ateşe attı.Bunu başardığı için biz de alkışlamaya başladık.Elif bizi görünce hafif gülümsedi ve bir anda sanki onun bunu yaparken üzüldüğünü belli etmemesi için hızlıca diğer kağıtları da ateşe attı ve Aylin bir anda elinde kova ile geldi."Ateşleri söndürelim." Ve kovayı ateşe ve Elif'e gelecek şekilde döktü.Elif bir çığlık attı ve "Allah kahretmesin seni Ayliin!" Dedi.Aylin de "Ateşini söndürdüm işte ne istiyorsun lan!" Dedi.Şimdi olayı anlamıştım."O bakımdan sağol ama hasta olucam senin yüzünden!" Dedim.Bir anda gıcık Elaysu geldi ve "Siz salak mısınız ve ateş yakıyorsunuz saat gece üç!" Dese de ona aldırmadan Elif yukarı çıktı.

Neyse,şimdiye dönelim.Bir anda silah sesleri gelmeye başladı.Camdan baktım.İnşşallah gelen Yasin Yürekyakan'dır derken Selami arabanın camından çıktı.Arabayı park etti.Gömleği ıslaktı,düğmelerinin yarısı açıktı ve pantolunun kemeri elindeydi."Ayyliiinnn!" Diyordu.Ben ne yapacağımı bilmiyordum "Babamın yanına gitmek için dua edeceksinn!!"Diye bağırmaya başladı.Hemen pencereyi kapatıp balkonun kapısını ve normal kapıyı kilitledim.Elif ve Mervenur birbirlerine bakıp ağlıyorlardı.Aylin ise korkuyordu ama, güçlü durmak zorundaydı.Bizim için.Ben ağlıyordum.Perdeleri kapadım ve koltuğa oturdum.Ne yapacağımız hakkında hiç bir fikrim yoktu.Bir anda kapıdan yumruk sesleri gelmeye başladı."Ayyliinn!" "Neredesin sevgili karıcım!" Diyordu aşağılık pislik."Aylin yok!" Diye bağırdım.Aylin aslında onu döverdi ama bıçak yarasından yürüyemiyordu bilen.Yasin'i mı arasak?Ne yapsak kafayı yemiştim.Yasin bize yardım etmezdi,keşke Josef Honest olsaydı Allah'ım sen bana,bize sabır ver derken kapıya sanırım elindeki pantolon kemeriyle vurmaya başlamıştı ki hemen tekli koltuğu zar zor kapının önüne çektim."İşleri zorlaştırmayın!" Diye bağırış sesi geldi.Bir anda Muhammed'in sesi geldi "Hemen kapının önüne geliyorsun kızım!" Diye bağırdı.N*h kızıydı Aylin onun.Bir anda kapıya tepinme sesleri geldi.Ve kapı açıldı.Kapıyı kırmışlardı,koltuğu mu ittiremeyeceklerdi?Derken koltuğu da geçti Selami.Ben Selami'nin bacağına yapışmış yalvarıyordum "Yapma,ne olur yapma!" Derken Muhammed eliyle benim kolumdan tutup uzaklaştırdı.Elif yattığı yerden ağlayıp "Bırak!" Diye bağırıyor Mervenur ise değnekleriyle Aylin'in önüne geçmişti.Halimiz perişandı.Aylin en sonunda "Yeter!" Diye bağırdı,bize bağırdı,"Susun!" Dedi ve ayağa zar zor kalktı.Selami onun kolundan sertçe tuttu ve "Gel sen buraya!"deyip sırtına kemer ile vurdu.Aylin bize el salladı ve gitti.Arkasından koşarak yalvarışımız bir oldu ve kapı kapandı,üç kere kilit atıldı.Buna engel olmamız lazımdı.Burnumu çekerken balkonun kilidini açıp balkona daldım.Arkamdan emekleyerek gelen Elif ve Mervenur'u görünce içim acıdı.

Balkonun parmaklıklarından Aylin'in kanayan sırtına bakıyordum.Kemer de kan içindeydi,demek ki kemer yüzünden sırtı kanıyordu arkadaşımın.En son parmaklıklara tutunup "Aylin!" Diye bağırdım.Aylin yüzüme bakmıyordu.Mervenur ve Elif de aynı şekilde bağırdı ama yine bakmadı.O anda kendini yere bıraktı.Selami de hiç bir şey yokmuş gibi Muhammed ile konuşuyor Aylin'in bayılmasını umursamayıp ayağıyla Aylin'in saçına bastı,işte o anda bu hırs ateşini söndürmemiz lazımdı,iki gün önce balkonun camını silen görevli Selma abla deterjan dolu kovayı burada unutmuştu.Elif ve Mervenur'a baktım.Onlar da benim gibi düşünüyorlardı.Kovayı hırs ile kaldırıp Selami ile Muhammed'in kafasına attım.Aylin'in bir yerine gelmemişti şükür.Yoksa yemin ediyorum her şeyi bitsin bizi döverdi.Neyse Selami şaşkınca bize baktı ve eve doğru girdi,ne yapacaktı?Bize mı vuracaktı?Hayır,hayır olamazdı koşarak geri kapıya koştum.Kilit üç kere çevrildi ve ben kapının açılmaması için önüne geçip minik ellerim ile tutuyordum kapıyı.Mervenur ise Elif ile kol kola yerde ağlıyordu.Güçlü olmadığım için kapı açıldı ve geri düştüm.Aylin'in kanı olduğu kemer benim eşofmanıma sertçe değdi,bir daha değdi,ve acıyı artık hissetmemeye başladım çünkü alışmıştım.Sıra Elif'e gelmişti.Elif'in omzuna omzuna vuruyordu şerefsiz!Elif çığlık atarak tepiniyordu. Ve Mervenur'un beline de Aylin'in kanı bulaşmıştı.

En sonunda adam gitti.Biz ise odada felaket bir biçimde kalmıştık.Odanın içerisi yangın yeriydi.Hepimizin içinde acı bir intikam ateşi alevlenmeye başlamıştı.Aylin'in de içinde hissediyordum.Vücudum çok ağrıyordu ama bizim toparlanmamız gerekiyordu.Aylin'u kurtarmamız,intikamı almamız gerekiyordu.Yavaş yavaş kızların yanına süründüm.Sesleri kısılmıştı ağlamaktan.Biz tektik.Kimse bize acımıyordu, görmüyordu,birbirimize üzülen bizdik.Kısık sesimle "İyi misiniz?" Dedim ama bu çok saçmaydı.Yavaş yavaş Elif'in ve Mervenur'un kalkmasına yardım ettim.Bir anda Elif hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı,arkasından Mervenur.Ne kadar güçlü durmaya çalışsam da bende ağlamaya başladım.Yavaş yavaş duşa doğru yürüdük.Ve küvete girdik.Duşu açtık, ıslanmaya başladık.Islanıp gözümüze gelen saç tutamları umurumuzda değildi."Plan yapmamız lazım," dedi Mervenur."Tamam ama ilk önce kendimize bir gelelim." Dedi Elif.Kendimize gelecektik,kimse bizi durduramayacaktı,çektiğimiz açılardan yeni bir dörtlü doğacaktı.Ve tek farkımız taşlaşan vicdanımız olucaktı...

____________________________________

Çok acıklı bir bölüm daha,ben bu Selami den gerçekten bıktım.Umarım kızlar güzel bir plan yaparlar;)
İyi akşamlar
İyi okumalar.
Hayırlı Ramazanlar...

CİNAYETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin