13. Yusuf

6.2K 374 64
                                    

"Beni aradığına göre iyi olmadığını anlamıştım zaten."

Titrek bir nefes aldım.

"Ares b-ben... Ben okuldayım."

Biraz sessizlik oluştu.

"Bunu seninle konuşmuştuk sanırım. Öyle değil mi Yekta? Baban orada olduğunu biliyor mu?"

Kafamı iki yana salladım.

"Hayır bilmiyor. Lütfen siz de söylemeyin."

"Merak etme. Sana söylemiştim bana anlattığın ve konuştuğumuz her şey aramızda kalacak."

Konuşmadan sesini dinledim sadece. Ses tonu huzur veriyordu. O kadar rahat konuşuyordu ki, sanki hayattaki hiç bir şey umrunda değil gibiydi.

"Neredesin şimdi?"

Dudaklarımı ıslattım ve ayakkabılarıma baktım.

"Okulda."

Telefona çarpan nefes sesinden güldüğünü anladım.

"Onu anladım. Okulda nerdesin?"

Küçücük gülümseyip kafamı biraz daha eğdim.

"Lavaboda."

"Ders saati değil mi? Teneffüste misiniz?"

"Hayır, ben ders için gelmedim zaten. Elif hoca çağırmıştı."

"Konuştun mu peki Elif hocanla?"

Teneffüs zilinin sesini duyunca midem kasıldı. Elim titremeye başlamıştı, telefonu kulağıma biraz daha bastırdım. Gözlerimi sımsıkı kapattım.

"Ares z-zil çaldı."

Yutkunma sesi işittim. Galiba bir şeyler içiyordu.

"Evet duydum."

Rahat bir tavırla yanıtladı. Kafamın karışması için başka konudan konuşmaya çalıştım.

"Elif hocayla konuştum evet. Sonra kendimi kötü hissedince lavaboya geldim."

Kapı açılıp içeriye öğrenciler dolduğunu gelen seslerden anladım. Elimi kapının kilidine atıp kilitleyip kilitlemediğimi kontrol ettim.

Kilitlemiştim. Elim alışmıştı artık.

"Tamam, şimdi evine git güzel bir duş al ve biraz uyu. Uyanınca beni tekrar ararsın. Anlaştık mı?"

Çocukla konuşur gibi konuşunca dudaklarımı cevap vermek için aralamıştım ki kabinin kapısının zorlanmasıyla konuşamadım.

"Yekta? Duyuyor musun beni?"

Aresin sesini duydum ama cevap veremeden kapıya bakmaya devam ettim.

Kapı iki kere tıklandı.

Zil çalmamıştı ama lavabodaki öğrencilerin sesleri kesilmişti.

Peki kapıyı tıklatan kimdi?

"Yekta?" Aresin sesi yine geldiğinde dudaklarımı aralayıp fısıltıyla konuştum.

"Ares ben k-orkuyo-"

Kapı bir kez daha tıklandı.

Ve onun sesini duydum.

"Aç kapıyı."

"Yekta kim o? Biri mi var yanında?"

Aresin sorusuyla kapıdan bu kez büyük bir gürültü geldi. İrkilince telefon elimden kaydı ve yere düştü.

Bakışlarım telefonuma kaydı. Çağrı hala kapanmamıştı. Elime almak için yere eğilmiştim ki onun sesiyle haraketlerim kesildi.

"Bu kapıyı yerinden söküp seni oradan çıkarmamı istemiyorsan aç hemen!"

GÖZDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin