۱۹

3.9K 298 96
                                    


'bir yerlere gitsek neresi olduğunu bilmesek yeter.'


Balın'ın ağzından

Sessizlik.

Heyecan.

Gözlerimin buğulanması.

Gözlerimin kararması?

Sessizlik.

Dakikalardır sınıfta olan şeyler bunlardı. Hazal sessizce cevap vermemi, tepkilerimi bekliyordu.

Ben ise delirmek üzereydim.

Yaptığım şeyin ortaya çıkmasını geç, Cemre'nin en yakın arkadaşına çıkmıştı. Bunun utancının beni delirtecek seviyeye getirmesi bir yana ne yapacağımı da bilmiyordum.

Hazal, Cemre'ye söylerse ne yapardım gerçekten bilmiyordum. O an dünyadaki ölümüm gerçekleşebilirdi. Bakamazdım bir daha o güzel yüzüne, o hayran olduğum gözleriyle buluşamazdım bir daha.

İstifa etsem, ülkeden kaçsam olur muydu acaba? Olmazdı çünkü Cemre her zaman benimleydi.

Artık ruhumu ele geçirmişti o güzel kız benim, benliğim artık ona aitti.

Bu durumdan nasıl kurtulabilirdim ki? Yeterince sıçmış ve yeterince de sıvamıştım.

Bir an aklıma gelen şeyle kafamı dakikalardır durduğu eğik şeklinden kaldırdım.

İnkar.

"N-ne bilinmeyeni Hazal? Ne diyorsun?"

Kekelemeseydim daha inandırıcı olabilirdi tabii.

"Hocam, lütfen. Tamam bazı zekasal gelişimlerim tamamlanmamış olabilir ama o kadar da aptal değilim çok şükür."

Evet, inkar da işe yaramamıştı. Artık kabullenmem gerekiyordu. Sessizce konuştum.

"Nereden... Nereden anladın?"

Bedenini kaldırıp masaya oturdu. Yüz şeklinden ne düşündüğünü anlayamıyordum. Beni şu an yerin dibine de sokabilirdi -ki ne derse desin yine girecektim o yerin dibine- göklere de uçurabilirdi.

"Kütüphanede görene kadar anlamamıştım. Orada, size seslenmeden önce gördüm Cemre'ye izliyordunuz gülümseyerek. Bugün de bakışlarınızdan belliydi, o şiiri anlaması için yırtınmanızdan belliydi. Kusura bakmayın hocam ama iyi bir oyuncu değilsiniz. Neyse ki Cemre ve okulun geri kalanı aptal."

Cemre'yi öküz gibi süzmemin bir şeyleri belli edeceğini bilmeliydim.

"Ama bir sorum var. Niye yaptınız bunu, niye yapıyorsunuz hocam? Bu bir oyun değil biliyorum, öyle bir insan değilsiniz. Peki neden?"

Benim aylardır kendime sorduğum şeyi sorması bedenimi tekrar germişti. Daha fazla ayakta duramayacağımı anlayıp öğretmen masasına oturdum. Buna doğru düzgün bir cevabım yoktu.

Belki arkadaşına aşık oldum desem kabul edebilirdi ama bu yetişkin birinin böyle çocukça hareketler yapmasını çok açıklamazdı. Onu görünce aklımı kaybediyorum demek mantıklı olabilirdi ama bir öğrencime bunu diyemezdim.

Yanlış? (g x g)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin