6

443 40 8
                                    


***

Johnny Dogs , bir sağa bir sola dolanıp duruyordu. Carla bağlı bulunduğu sandalyede rahatsızca kıpırdandı.

"Ne diyorsun teklifime ?"
"Biz günlerdir arıyoruz ama bulamadık . Sen nasıl bulacaksın nerede olduğunu ?"
"Güvenmek zorundasın."
"Yerini söyle , biz alırız oradan."
"Söyleyemem , bir isim vermem mümkün değil. Ne malum öğrendikten sonra beni öldürmeyeceğiniz ?"
"Vahşi değiliz biz."
"Görünüşe göre ganstersiniz , bu da sizi vahşi yapmaya yetiyor bence."
"Biz iyi adamlarız."
"Belli. Beni sandalyeye bağladınız. Öncesi de var tabii. Başıma çuval geçirdiniz. Doğru , iyisiniz ."

Carla kendini pek iyi hissetmiyordu. Oda sıcaklığı artmış olmalıydı , nefes almakta güçlük çekiyordu.

"Sana zarar vermeyeceğiz , yerini söyle sen de kurtul."

Carla , cevap veremedi. Nefes almak gittikçe zorlaşıyordu onun için.

"Zeki bir kıza benziyorsun , inkar etmek sana birşey kazandırmaz. "
"Be-ben... Bilmi-"

Öksürmeye başladı. Aralıksız öksürüyor ve bağlı olduğu iplerden kurtulmaya çalışıyordu.

"İyi misin ?"

Charlie sesleri duyunca , yanlarına geldi. Carla'yı gördü. Buraya getirileceğinden haberi yoktu.

"İyi görünmüyor , ipleri çözün."
"Ya numara yapıyorsa ?"
"İpleri çözün dedim !"

Johnny ,gönülsüz de olsa ipleri açtı. Charlie , kızı kucağına alarak uzanmasını sağlayacak bir yere yatırdı.

"Sen..."

Gözünü aralamış ve Charlie'i görmüştü.

"Tekrar karşılaştık Carla. "
"Beni takip ediyordun! Sen de onlardansın !"
"Ştt ! Zorlama kendini. Nefesini toplaman gerekiyor."
"Panik atak sanırım Charlie. Sakinleşmesi gerekiyor."
"Güzel birşeyler düşün Carla , mesela... Nerede olmak isterdin şuan ? "

Carla , düzensiz nefes alışverişi arasında hayal kurmakta zorlansa da gözünün önüne gelen tek bir yer vardı. Fındık ağacının altı.
Daha iyi hissetmeye başlamıştı. Birkaç anı hatırlamak ona iyi gelmişti.
Tamamen toparlayınca da gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı ve yerinden doğruldu.

"İyisin değil mi ?"
"Evet. Neresi burası ? Neden tutuyorsunuz beni ? Bırakın da gideyim!"
"Burası benim hurdalığım. Biraz dolaşmak ister misin?"
"Beni tenha bir yerde vuracak mısın yoksa ?"

Charlie güldü.

"Hayır , etrafı görmek istersin diye düşündüm. Hava almak iyi gelecektir."
"Charlie , ondan öğrenmemiz gereken şeyler var. Ne etrafı gezmesi ? "
"Herşeyin sırası var Johnny. Biraz gezintiden bir zarar gelmez."

Carla'ya başı ile işaret verince oradan çıktılar. Bir süre sessizce yürüdüler.

"Seni takip ettim doğru. Çalıştığın bara da bu yüzden gelmiştim."
"Ne kadar açık sözlüsün teşekkürler."
"Carla , bildiğin herşeyi söylemen iyi olur."
"İçeride onlara da söyledim ; birşey bilmiyorum. Ben babamın yaptığı şeyleri yeni öğrendim. Silah diyip duruyorlar , nerden bileyim ben ? Ayrıca babam öldürüldü , ölmeden önce sorsalardı. Bu benim hatam mı ?"
"Seni barda gördüğüm zaman da farklı biri olduğunu anlamıştım. Ben sana inanıyorum."
"Öyleyse onları ikna et ve beni bıraksınlar."
"Onlara mı bağlı sanıyorsun ? "
"Nasıl yani ? Kime bağlı ki ?"
"Babanın çaldığı silahlar , Peaky Blinders'a ait. Onları geri istiyorlar."
"Benim kaçırılmam da Peaky Blinders'ın işi öyleyse. Sen de burada olduğuna göre , onlardansın Charlie. Tanrı aşkına ! Birmingham'daki herkes , bu çeteye mi çalışıyor !"
"Başka kiminle tanıştın ?"
"John. "
"John demek ! Kendini sevdirmiştir eminim. "
"Peaky Blinders olduğunu öğrenene kadar , belki. Charlie buradan gitmem lazım. Önemli bir görüşmem var akşam. Belki silahların yerini öğrenirim."
"Sana yardım edeceğim. Dediğimi yaparsan buradan çıkarsın."
"Dinliyorum."

REBORN // Peaky BlindersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin