3

519 41 28
                                    


***

Bütün gece uyuyamamıştı. John , 'onun' ailesinden biri olabilirdi. Belki kuzeniydi , belkide başka şehirdeydi ve Birmingham'a yeni gelmişti.
John'u hatırlamıyordu. Tek tanıdığı abisiydi. Kafasında bunları kuruyorken başka birşey dank etti.
Belki de başka bir Shelby'di ve onunla alakası yoktu.

Olamaz mıydı ?

Bir ihtimal...

"Erkencisin Carla. "
"Evet , pek uyuyamadım gece. Oldukça da erken uyanınca buraya geleyim dedim. "
"Dün bir sıkıntı çıkmadı değil mi ? Uğrayamadım bara."
"Hayır Neil. Herşey güzeldi. Akşam çok kalabalık oldu ama hallettim."
"Bundan hiç şüphe duymam. Yıllarca da gelmesem biliyorum ki kendi mekanın gibi sahip çıkarsın."
"Bu güvenin beni mutlu ediyor. "
"Durgunsun sanki. Kapıya bakıp duruyorsun , birini mi bekliyorsun ?"
"Hayır ama... Birkaç gündür gelen biri vardı. Bugün de gelir mi acaba diye merak ediyorum sadece."
"Önemli biri mi ?"
"Sohbet ettiğim biri sadece Neil. Birşey olduğu yok yani . "
"Birkaç saniye bari , sadece birkaç saniye umut etmeme izin ver "
"Gerçekçi olmayı tercih ediyorum, biliyorsun."

Neil göz devirirken , Carla son kez barın kapısına baktı. Sürekli karşısına çıkan adam , inadına bugün gelmiyordu. Yapacak birşey yoktu , işine devam etti.
Saat ilerlemeye ve hava kararmaya başlamıştı.
Bar gittikçe daha da kalabalıklaşıyordu.

"Peaky Blinders geliyor !"

Bir çocuğun koşarak gelip panikle söylediği üç kelimeden sonra bardaki herkes kendine çeki düzen vermeye başlamıştı. Carla onlara şaşırarak baktı. Neden korkmuşlardı bu kadar ?

"Carla , yan tarafın düzenli olduğundan emin ol."

Neil'in de aynı telaşa sahip olduğunu gördü. Başı ile onaylayarak yan tarafa geçti. Oda gayet düzenli ve temizdi. Sadece boş bir şişe vardı. Onu eline aldı. İçeriyi kontrol ederken seslerin bir anda kesildiğini farketti.
Odaya doğru ayak sesleri vardı sadece. Kapıya yönelmişken aynı anda kapı açıldı. Başını kaldırıp gelene bakamadan çarpışma etkisi ile elindeki şişe düştü. Sessizlik ortasında büyük bir gürültü ile parçalara ayrıldı.
Eğilip onları toplamaya çalışırken ayakta duran birkaç adam olduğunu farketti. Yanyana dizilmiş duruyorlardı.
Peaky Blinders olmalıydı.

"Bir fahişe değilsen yanlış yerdesin. "

Sesin sahibinin yüzüne bakamadı. İçinde tuhaf bir korku ve utanma hissi vardı.

"Buraya gelen kadınlar gözünüzde fahişe ise , gelen sizin gibi adamlar ne oluyor ?"

Birinin kıs kıs güldüğünü duydu. Ancak diğer adam boğazını temizleme sesi çıkarınca anında sustu.
Şişe parçalarını nihayet toparlamış , önlüğünün içine biriktirmişti. Başını önünden kaldırmadan odadan çıkmak için izin istedi. Adam biraz yana kayıpta yol verince derin bir nefes aldı.

"Bizim gibi adamlar , buraları satın almak için gelir. Ve elbette birşeyler içmek ve belki de bir fahişe bulmak için."

Carla cevap vermeden çıkıp tezgaha ilerledi. Bu adamlar kendini ne sanıyordu ?
Öylece gelip insanlara nasıl hakaret edebilirlerdi ?
O an sustuysa tek sebebi kesinlikle Neil'di. Peaky Blinders bir gangster çetesi ise , herhangi yanlış bir söz , Neil'e pahalıya mâl olabilirdi. Kendi canı da tehlikeye girerdi elbette.
Aklına takılan diğer şey ise adamın ses tonuydu. Oldukça tanıdıktı ama aksanı ağırdı.

Tanıdık...

Evet ama nereden ?

"Carla ?"

Tezgahı silmeyi bırakıp adıyla seslenen kişiye döndü.

REBORN // Peaky BlindersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin