***"Tommy !"
Carla koşarcasına merdivenden inip Tommy'nin yanına geldi.
Frances ona kabanını uzatıyordu."Dalga geçiyor olmalısın ."
Tommy etrafına bakındı.
"Uyumlu olmadı mı ? Takımı beğenmediysen , dükkanı yakabiliriz. "
"Yine dalga geçiyorsun. Gayet şık görünüyorsun ama bir yere gidiyor gibisin. Yanlış görüyor olmalıyım. "
"Gözlerin iyi görüyor Carla , evet şirkete gidiyorum."
"Tommy , daha iki gün önce vuruldun. Ne şirketi ? Dinlenmen gerekiyor."
"Dinlenmek için zaman yok Carla. İşler beklemekten anlamıyor."
"Tommy , bu halde gidersen daha kötü olursun. Lütfen..."
"Merak etme , birşey olmaz. Daha beter hallerde de çalışmaya devam etmiştim."
"Vurulmaktan daha beteri ne acaba ? Dinlemeyeceksin değil mi ?iyi öyleyse , git."Carla , omuz silkerek yanından geçip salona gitti.
"Frances , bu bir umursamazlık mı yoksa 'ne halin varsa gör ama kalsan iyi olur 'durumu mu ? "
"Bana kalırsa ikincisi efendim , umursayan ama umursamayan tavır gibi."
"Öyleyse ne yapmalı ?"
"Evden gitmemelisiniz."
"Pekâlâ , ceketi yerine as."Tommy salona ilerledi. Carla koltuğa oturmuş , şömineye doğru duruyordu.
"İşmiş ! Sanki bizim işimiz yok ! Kal dedin diye kalıyoruz ! O , gidiyor !"
Tommy gülümseyerek ona yaklaştı.
"Değişmeyen birşey daha. "
Tommy de yanına oturdu. Carla ona bakmadı.
"Geç kalma , niye burdasın ?"
"Öncelik sırasına baktım , iş bekleyebilir. "
"Sana söylediğim zaman , inat etmek yerine şunu yapabilirdin. Ne diye ille sonradan yapıyorsun ?"
"Teşekkür ederim Carla ."
"Ne için ?"
" ' Kal ' dediğim ve kaldığın için."Gülümsedi.
"Ee , takımım güzel mi ?"
"Çok güzel. Her zamanki gibi. "
"Carla -"
"Hayır Tommy , hala istemiyorum."
"Ne diyeceğimi nerden biliyorsun ? "
"Seni tanıyorum. "
"Carla ..."
"Hı?"
"Sevişmek ister misin ?"Carla o sırada ağzına bir yudum viski almıştı ki geri püskürttü.
"Ne ? Ne diyorsun !"
Sinirli değildi , beklemediği birşeydi sadece. İstemez miydi elbette isterdi. Şaka olsa da söylediği ses tonu hiç masum değildi. Odanın ısısı onun için birden artmıştı.
"Tamam , tamam . Şakaydı. "
Carla ayağa kalkıp kapıya yürüdü.
"Frances, ceketimi verir misin ?"
"Tabii."Frances ceketini uzatırken Tommy geldi yanına.
"Benim gitmeme onca şey sayıp , kendin beni yalnız bırakıp gidiyorsun."
"Vurulan sensin ve evde kalmalısın. Bak ! Ben gayet sağlamım."
"İyi ben de giderim o zaman."
"Sen bilirsin , görüşürüz. Akşam Polly'e geçeceğim."
"Burada kalacaktın ?"
"Gönlü olsun onun da. "Koşar adım arabaya gidip bindi. Tommy arkasından gülüyordu. Sebebini gayet iyi biliyordu bu kaçışın.
Tommy de isterdi şaka dediği şeyin gerçek olmasını.Olur muydu ?
Umut vardı.***
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REBORN // Peaky Blinders
Fanfiction"By order of the you know who ." ❣️ // Peaky Blinders // Thomas Shelby // ⚠️Küfür , argo ve yer yer +18 içerir. Rahatsız olacaklar okumasın . Sorumluluk kabul etmiyorum.