***
Carla , erkenden uyanmış Mary ve Frances'e yardım ediyordu.
"Carla ?"
Tommy , ne yaptığını anlasa da neden yaptığını anlamayarak ona bakıyordu. Carla'nın üzerinde güzel bordo bir elbise vardı. Beline kadar tam oturan hafif dekolteli ve yakalı , bileğine kadar uzanan bir elbiseydi. Hafif esmer teni ve simsiyah saçları ile harika görünüyordu. Polly'nin aldıklarından olmalıydı.
Tommy onu seyredaklmışken Carla yanına gitmişti."Günaydın Tommy. Mary ve Frances mükemmeller ! Bence işinin en iyileri ile çalışıyorsun , çok şanslısın."
"Öyleler. Sen ne yapıyorsun?"
"Yardım ediyordum onlara."
"Buna gerek yok Carla , birşey yapmak zorunda değilsin. "
"Biliyorum , değilim. Bunu zaten istediğim için yaptım. Kimse beni zorlamadı ya da başıma silah dayamadı."Tommy göz devirip hafif gülümseme ile ona baktı.
"Bu bir daha olmayacak Carla , silah falan yok."
"Laf sokmaya çalışmıyordum."
"Tabii , hiç öyle hissetmedim."
"Belki azıcık. Neyse ! Şu sofranın güzelliğine bak , hadi gel."Tommy direkt şirkete gitmeyi planlıyordu ancak Carla'ya hayır diyemedi. Masadaki yerine geçip oturdu. Kahvaltı yapmazdı ki.
Sigara kutusunu alıp içinden bir tane sigara çıkardı. Yakmak üzereyken Carla elinden sigarayı çekti."Önce birşeyler ye. Normalde ben de kahvaltı yapmam ama bu masa kesinlikle geri çevrilemez. "
Mary çay doldurmak için gelirken Carla onu durdurdu.
"Sen dur Mary , ben hallederim. "
"Ama efend-"
"Carla , sadece Carla. Ben sizin patronunuz değilim. Böyle seslenmenize gerek yok. Ben hallederim sen içeriye dön. "Mary geri dönerek mutfağa gitti. Tommy Carla'ya dikkatle bakıyordu.
"Kendini mecbur hissediyorsun Carla. Burada kalıyorsun diye karşılığında birşey yapman gerekmiyor. "
"Ben bu işleri hep yapıyordum Tommy. Yıllarca babamla yaşadım , ona yemek hazırladım , evi temizledim , çamaşır yıkadım. Yani zoruma gitmiyor çay doldurmak ya da sofra hazırlığına yardım etmek. Gerçekten istediğim için yapıyorum."
"Beni rahatsız ediyor ama."Carla yerine oturmuştu. Tommy'nin yüzüne baktı. Yüzündeki gülümseme ciddi bir ifadeye büründü.
"Yani... Eğer sen istemiyorsan... Ben sakıncası olacağını düşünemedim. Eşyalara dokunmamı istemezsen... Sorun yok. "
Tommy öne doğru eğilerek Carla'ya yaklaştı.
"Böyle birşey söz konusu bile olamaz. Kendini borçlu hissetme demeye çalışıyorum sadece. "
"Anladım , ben iyiyim. Hadi çayını soğutma. Bu arada Charlie uyanmadı sanırım. "O sırada Frances kucağında Charlie ile merdivenden iniyordu.
"Geldi işte."
Charlie'nin bakışı babasındaydı. Sonra bakışını Carla'ya çevirdi.
"An -ne."
Kendince , dili döndüğü kadarıyla anne demeye çalıştı. Tommy elindeki çatalı masaya bırakıp ayağa kalktı. Çantasını aldı ve evden çıktı.
"Thomas !"
Carla ,ona seslense de durmadı. Arabasını çalıştırmış , dışarıda bekliyordu.
"Ne oldu ki birden ? "
"Efendim , Charlie bir süredir anne yerine baba diye sesleniyordu. Şimdi yine anne diyince Bayan Shelby'i hatırlamış olmalı."
"Grace'in ölümünden beri Tommy daha mı kötü halde ?"
"Bay Shelby her zaman devam eder işlerine. Açıkçası bu yönüne hayranım. Ancak kimseye yansıtmasa da ben anlıyorum onu , çok üzgün. Kendini suçluyor. Suçlamaktan vazgeçse daha iyi olacak eminim. "
"Anladım Frances. Ben de gitsem iyi olacak , görüşürüz akşam. "

ŞİMDİ OKUDUĞUN
REBORN // Peaky Blinders
Fanfiction"By order of the you know who ." ❣️ // Peaky Blinders // Thomas Shelby // ⚠️Küfür , argo ve yer yer +18 içerir. Rahatsız olacaklar okumasın . Sorumluluk kabul etmiyorum.