YILDIZ MAHALLESİ

ÇAĞLAR'DAN

Bugün pazar olduğu için biraz uyumuştum aslında asla bu saate kadar uyumazdım ama bu aralar çok yoruluyorum. Hazırlanıp kahvaltıya indim. Mutfağa girince Annem ile Biricik kahvaltı hazırlıyodu babam ise oturmuş telefonu ile ilgileniyordu annem beni görünce

"Günaydın oğlum"

"Oo uyuyan prens uyanmış bakıyorum" Biricik yine formundaydı anlaşılan.

"Sana da günaydın abicim" diyip babamın yanına oturdum babam kafasını kaldırıp. "Günaydın oğlum"

"Günaydın baba"  Annemler kahvaltıyı kurmuşlardı hep beraber kahvaltı yaparken Biricik "Abi akşam geliyorsun demi"

Akşam Çakırlara gidecektik ama ben gitmek istemiyodum.

"Bilmiyorum Biricik gelmem galiba"

"Ama abi Çilek mesaj atmış akşam tam kadro bekliyorum diye lütfen gel"

Çileğin beni görmek istediğine pek emin değilim. Bize geldikleri gece beni uyandırmaya geldiğinde onu sinirlendirmiştim.

      3 GÜN ÖNCE

Odaya gelip üstümü değiştirdim herkes bizde toplanmıştı ve beni aşağıda bekliyorlardı ama ben çok yorulmuştum kendimi yatağa attım. Varla yok arası uyurken kapı açıldı ve içeri biri girdi yatağımda hissettiğim ağırlık ile anlamıştım ki biri beni uyandırmaya gelmişti.

"Çağlar kalk anneler senin soruyor"

Çilek gelmişti beni uyandırmaya gözlerimi açmadım beni daha sert dürtüp "Off Çağlar kalk hadi" gözümü hafifce açıp ona baktığımda odadan çıkmak üzereydi bileğinden tutup yatağa çekip üstüne çıktım şok olmuştu.

"Beni neden uyandırdığını sorabilirmiyim acaba doktor hanım?"

Öylece durmuş bana bakıyordu.
"Bırak beni Çağlar ne yaptığını sanıyorsun"

Kulağına doğru eğilip fısıldadım
"Soruma cevap alamadım"

Nefesim onu huylandırmıştı galiba çünkü hafif Bi kıkırtı çıkmıştı ağzından. Kokusunu almıştım çok güzeldi aynı ismi gibi kokuyordu.

"Annenlere gelecem dedin gelmeyince de beni gönderdiler" Yüzüne baktığımda kızarmıştı ve bu benim çok hoşuma gitmişti.

"Çağlar yeter artık kalk üstümden
Gözleri açık kahverengiydi beni içine çekiyordu.

" Kime diyorum Çağlar kalksana" demesiyle yaptığımın farkına varıp hızla üstünden kalktım çilek odadan çıkınca kendime gelmiştim galiba sinirlendirmistim onu hemde fazlasıyla.

        GÜNÜMÜZ

Anlaşılan akşam gitmem gerekecekti. Kahvaltıdan sonra müvekkilim ile görüşmüştüm pazar günü bile rahat yoktu. Akşam eve gelip duş aldım ve evden çıktım yolda Çakır ile karşılaşmamıştım.

"Nereye böyle"

"Markete çilek bir şeyler istedi huzur vermiyor bana abi Bi film izledik yarısında yine kapattı"

Çilek asla bir filmi sonuna kadar izlemezdi sonlar hep acı bitermiş.

"Senin işinde zor be kardeşim"
Beraber marketten bir şeyler alıp Çakırlara gittik kapıda Baran ile karşılaştık.

"Off geç kaldım ya" Erken gelip yiyeceklere konacaktı zeki şey.

"Şansına küs baran ne yapalım"
Kapıyı çalıp açılmasını bekledik kapı açılınca çilek karşımızda una batırılıp çıkarılmış gibiydi.

"Ne uzaylı görmüş gibi bakıyorsunuz?"

Baran "Bacım bu ne hal savaştan mi çıktın bu suratındaki un ne böyle"

Çilek yüzündeki undan haberi yoktu anlaşılan kapının yanındaki aynaya bakmıştı aynadan gözünü çekip içeri geçti.

"Size browni yapmıştım ama vermekten vazgeçtim zıkkım yiyin"

Cidden çok komik ve tatlı görünüyordu. Baran ona gülmediğine ikna ediyordu.

Çakırın odasına çıkıp oyuna başladık.
"Bıktım senden Baran tamam sen oyna al bende su içmeye gidiyorum."

Barana laf anlatmaktan dilim damağım kurulmuştu resmen. Mutfak kapısına geldiğimde Çilek kafasını eğmiş sinirle mutfak önlüğünü açmaya çalışıyodu.
Bu kız normalde böyle beceriksizmi yoksa bugüne özel miydi?

" Yardım lazım mı? "
Birden bana döndüğünde yine sinirlenmişti.

"Komik olan ne acaba"

"Sensin
"
"Bak Çağlar  zaten sinirim tepemde ne istiyorsun söyle?" Yanına geldiğimde

"Dön hallederim ben"

"Gerek yok ben hallediyorum"
Bu kızın inadı beni öldürecekti

"Çok güzel hallediyosun çilek dönde açayım"

Arkasını döndüğünde düğümü açmaya çalışmıştım sıkı olmuştu düğüm en sonunda açabilmiştim. Çileğe baktığımda kasılmıştı. Birden içimden gelen bir his ile saçlarını  koklamıştım bu koku nasıldı böyle her seferinde başımı döndürüyordu.

"Açtım" dediğimde bana döndü burun buruna gelmiştik bu yakınlık ve onun utanması hoşuma gidiyordu.

"Teşekkür ederim"

"Rica ederim" ondan uzaklaşmıştım.
"Sen ne için gelmiştin"

"su içecektim" dolaptan bardak çıkartıp bana verince su içip mutfaktan çıkarken bana seslendi.

"Çağlar" ona yüzümü döndüğümde konuşmaya devam etti.

"Kurabiye sevmediğini biliyorum yanlış mıyım?"  değildi kurabiye sevmezdim ben

"Yanlış değilsin kurabiye sevmem ben"

"Neden o zaman Biricik bana benim kurabiyelerimi sevdiğini söyledi"
Çileğin kurabiyesi farklıydı sanki içinde benim sevdiğim bir şey varmış gibi.

"çünkü senin kurabiyelerin" diyip ona göz atıp mutfaktan çıktım.

Bütün gece ona gizli gizli bakmıştım.
Eve gelince üstümü değiştirip yatağa uzandım. Çileğin brownisi harikaydı. Telefonu elime alıp ona mesaj attım.

    Çilek'e

Browni çok güzeldi
.
  Çilek kişisinden 1 yeni mesaj

Çünkü ben yaptım