YILDIZ MAHALLESİ

13.BÖLÜM

ÇAĞLAR KİŞİSİNDEN 1 YENİ MESAJ

Aşağı in bekliyorum.

Gelen mesajla hemen yerimde doğruldum. Bir şey mi olmuştu ya da ben mi bir şey yaptım yoo yapmadım yoksa Biricik ile Çakır'ı mi öğrenmişti yok ya öyle bir şey olsa şimdi Çakır'ın cenazesinde olurduk ya da ben Ayça ile evlenmek istiyorum aramızdan çekil mi diyecekti olabilir miydi böyle bir şey.

Hemen hırkamı alıp sessizce evden çıktım. Çağlar kapıda durmuş sigara içiyordu hemen yanına gidip "Ne oldu Çağlar bu saate"

Sigarasını söndürüp "Bir şey olmadı" dedi.

"Ne demek bir şey olmadı Çağlar"

"Duydun işte olmadı" Ayy Allahım ha şimdi çıldıracağum haburaya.

"Manyak mısın Çağlar sen, bende bir şey oldu sandım ya" O kadar senaryo kurmuşum kafamda.

"Düzgün konuş çilek"

"Çağlar ne diye çağırdın o zaman beni bu saate buraya uykum var benim"

"Canım sıkıldı"

"Ne yapayım yani banane"

"Yürü benimle"

"Emir verme bana" Emir veriyo birde ya canı sıkılmış bak sen neyim ben ya oyuncak falan mı??

"Çilek hadi uğraştırma beni"

"Gelmiyorum uykum var" Arkamı dönüp eve girecekken kolumdan tutup kendine çevirdi.

"Bak çilek zaten canım sıkkın hadi sahile doğru yürüyelim" yaa sabır yaa sabır Allahım sen bana sayıyla mı gönderiyosun.

"Bak Çağlar beni bu saatte çağırdın buraya bende kötü bir şey oldu sandım ama sen karşıma geçmiş canım sıkıldı ondan çağırdım diyorsun şaka mısın sen ya" Öylece durmuş yüzüme bakıyordu.

"Çağırdım seni evet ama bilmiyorum canım sıkkın ve sebepsizce yanımda senin olmanı istiyorum" Nee demişti o yanımda senin olmanı istiyorum mu demişti, valla demişti ama neden?

"Yürüyecek misin benimle şimdi" Çağlar gözlerini gözlerime kilitlemiş benden cevap bekliyordu.

Kafamı evet anlamında salladığımda beraber sahile doğru yürüdük, ikimizde konuşmuyorduk sanki susmaya yemin etmişiz gibi. Aklımda sadece tek soru vardı Çağlar'ın canını bu denli sıkan olay ne? Daha fazla susmayacaktım.

"Çağlar" olduğumuz yerde durmuş birbirimize dönmüştük etrafta iki üç kişi dışında kimse yoktu.

"Efendim"

"Canını sıkan ne işler mi?"

"Sayılır"

"Kötü mü gidiyor işler? Çakır bir şey demedi."

"Benim için kötü diyelim"

"Peki" Daha fazla Üstelemek istememiştim.

Sahilde biraz daha yürüdükten sonra bir bank bulup oturduk. Yine sustuk, sustuk ve sustuk. Bu sefer aramızdaki sesizliği Çağlar bozmuştu.

"Hatırlıyor musun 10-11 yaşlarındayken başından aşağı sos dökmüştüm" Ahh unutmuyorum ki hatırlayayım. Çağlar ile beraber yaşadığımız hiçbir şeyi unutmazdım.

"Sonrada çığlığı kopartıp bütün mahalleyi başımıza toplamıştın."
Yüzümü Çağlara döndüğümde öylece karşıya bakıyordu.

"Unutmak ne mümkün yaşlansamda unutmam ben bunu"

"Çok kızmıştın bana hatta dövmeye bile kalkıştında baban tutmuştu seni"
O gün sinirden domatese dönmüştüm bütün gün çağlardan intikam almak için plan yapmıştım.

"Sonra seni bizim banyoya kilitlemiştim saatlerce orda kalmıştın ateşin çıkmıştı" Neden bu konunun açıldığını merak ediyodum. Çağlar bana doğru dönüp konuşmaya başladı.

"Çilek biz o günler daha güzeldik be günler yaşamadığım her şey için o kadar pişmanım ki" Neyden pişmandı ne yaşamamıştıda yaşamak istiyordu.

"Nasıl yani"

"Kalkalım mı sabah erken kalkacaz" Yine kafamda milyon tane soru bırakmıştı ama biraz daha geç yatarsam sabah kalkamayacaktım.
Evin önünde gelene kadar konuşmamıştık çağların yanından ayrılıp eve gidecekken "Teşekkür ederim beni yalnız bırakmadığın için"

"Ne zaman istersen Çağlar"

Eve girip sessizce odama çıktım. Yatağıma uzanmış bu gece olanları düşünüyordum kafam yine sorular ile dolup taşımıştı. Ama bu sefer kafamda tek bir sorunun cevabını almaktan korkuyordum.

Yaa hâlâ Çağlar'ı seviyorsam...

YORUM YAPMAYI VE BEĞENMEYİ UNUTMAYIN.

İNSTAGRAM: blogger.nurr