Dansın ve müziğin yasak olduğu bir krallıkta Prens Hwang Hyunjin kral olan babasının tüm emirlerine karşı gelerek gizli gizli dans ediyordu bir gün terk edilmiş bir binada dans ederken aslında oranın başka bir dansçıya ait olduğunu anladı...
Dans...
Merhaba önemli bir konu ile giriş yapacağım bu bölüm uzun bir bölüm olacak ve geçmişi tüm gerçekleri ile öğreneceğiz... Bölüm sonlarına kadar Hyunjin'in anne karnında ki haline ve bebekliğine tanıklık edeceğiz. Ayrıca bu bölüm daha çok öyküleyici anlatım kullanacağım diyaloglarda olacak ama bölüm çok uzun olduğu ve geçmişe adım attığımız için bu şekilde anlatmak daha mantıklı geldi... Çocukların yaşları ile ilgili mantık hatası olursa şimdiden özür dilerim. Kraliyet ile ilgili bir hikâye olduğu için zaman kavramı biraz alışılmadık kalıyor. Ve Kral bu zamanda henüz prens tahtta henüz babası var... Son olarak bu bölüm aralara tırnak içinde bazı sözler ekleyeceğim bu şekilde geçmişi daha iyi anlar şuan ile daha iyi bağlantı kurarsınız... Anlayışınız için teşekkür ederim. Yazım hataları için özür diler, keyifli okumalar dilerim... . . . . . . .
" Bazen aşık olduğun kişiyi değil de seni seven birini seçmek daha iyi olabilir. Aşk bazen acı ile sonuçlanabilir ama sevgi seni asla yaralamaz...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bundan bir kaç sene önce birbiri ile çok yakın iki arkadaş varmış. Arkadaşlardan biri Kraliyette prens iken diğeri Prensi koruyan muhafız olarak görev yapıyormuş. Birbirleri ile ilişkisi Prens ve Muhafizliktan çok daha üstün olan bu iki arkadaş zamanlarının çoğunu birbirleri ile kılıç dersleri alarak ve Kraliyetin her yerini gezerek vakit geçirirmiş. Günün birinde Prensin babası amansız bir hastalığa yakalanmış. Yakalandığı hastalık yüzünden güçten düşen kral tahtını artık varisine devretmesi gerektiğine kanaat getirmiş. Ama oğlunun daha çok genç olduğunu ve tahta tek başına sahip çıkamayacağını da biliyormuş bunun için oğlunu bir kızla evlendirmenin iyi bir fikir olacağını düşünmüş. Bizim hikâyemizde bu şekilde başlamış...
Kraliyette her zaman ki sabahlardan biriydi. Genç Prens odasında hazırlanıyor en yakın arkadaşı Arthur'u bekliyordu. Kapısının çalması ile nihayet Arthur içeri girmişti.
Arthur - Majesteleri hazır mısınız?
Jin Young - Kaç defa söyledim sana yalnızken bana böyle hitap etmene gerek yok
Arthur gülüp arkadaşının yanına yanaşmış. Arkadaşının omuzlarından tutarak konuşmuş.
Arthur - Artık bir Prens değil bir Kral olacaksın. Bu şekilde konuşmaya alışmam gerekli
Jin Young arkadaşına gülüp ellerini itmiş.
Jin Young - Ve sen de o kralın baş muhafızı olacaksın...
İki arkadaş birbirine gülerek odadan çıkmışlar.
"HER İHANET DOSTLUKLA BAŞLAR"
İki arkadaş omuz omuza kralın yanına giderken sarayın genç hanımlarından birine rastlamışlar.
Jin Young genç hanımı görmemezlikten gelerek yoluna devam etmek istemiş. Arthur arkadaşının bu hareketi fark ettiği için sessiz kalmadan sorusunu yöneltmiş.
