Dansın ve müziğin yasak olduğu bir krallıkta Prens Hwang Hyunjin kral olan babasının tüm emirlerine karşı gelerek gizli gizli dans ediyordu bir gün terk edilmiş bir binada dans ederken aslında oranın başka bir dansçıya ait olduğunu anladı...
Dans...
Yazım yanlışları için özür diler, iyi okumalar dilerim. . . . . . . . . Kime güvendiğine dikkat et! Hayat öyle bir şeydir ki bir bakmışsın dostun düşman, düşmanın dostun olmuştur...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kendisine uzatılan serçe parmağına karşılık olarak Felix'te parmağını Hyunjin'e uzattı ikili birbirine söz vermişti. Sözü verirlerken buradan çıktıklarında hayatlarının eskisi gibi olacağını düşünüyorlardı ama öyle olmayacağını anlamaları geç sürmeyecekti...
Felix- Söz verdin Hwang Hyunjin ve bu sözü tutmalısın unutma sen bir prensin ve geleceğin kralısın halktan birine verdiğin sözleri asla unutmamalısın
Hyunjin -Unutmam, hem zaten sen bana unutturmazsın ki
İkili tebessümle güldü birbirine ikisi de olanlardan sonra yorgun düşmüştü ve bu konuşma sonunda ikisi de esnemeye başlamıştı. İkili yaslandıkları zindan demirlerine doğru sırtlarını dikleştirerek kafalarını parmaklıklara dayamıştı ikiside gözlerini kapatmış ve uykuya dalmıştı. Uyurken Felix'in kafası Hyunjin'in omuzuna düşmüştü Hyunjin irkilerek uyanmıştı Felix'in başını kendi omuzunda görünce ne olduğunu anlamıştı Felix'i rahatsız etmemek için yerinden kımıldamadan kafasını tekrar demire dayadı ve Felix'i izleyerek uykuya daldı. . . . . . . . . Jeongin'in Felix'i dürtmesiyle Felix yerinden sıçardı ve Jeongin'e boş bakışlar attı Jeongin Felix'e göz ve kaş hareketleri yapıyordu.
Felix - Ne var Jeongin ne yapıyorsun?
Jeongin - Felix başın Hyunjin'in omuzunda biri görecek!
Felix afallayarak Jeongin'e ne diyorsun dercesine baktı ve hemen yanında uyuyan Hyunjin'i farketti hemen başını Hyunjin'in omuzundan çekti. Jeongin'e dönerek konuştu.
Felix - Uyduktan sonra olmuş olmalı
Jeongin - Tabi ki öyle olmuştur civciv diyerek güldü.
Felix Jeongin'e ters bakış atarak; - bana bak bücür kes sesini zaten abin için endişeliyim ve sen de bana emanetsin bunun için bana canını yaktırma.
Jeongin ellerini kaldırarak - Bir şey demedim civciv. diyerek tekrar güldü.
İkili fazla ses yapmış olmalıydı ki Minho ve Seungmin de uyanmıştı.
Minho - Cidden siz ikinizin uyuyan insana hiç saygısı yok değil mi?
Felix - Tabi ki var ama ben karşımda bir insan göremiyorum canım.
Minho yerinden kalkıp Felix'in yakasını tutarak onu da kaldırdı.
Minho- Bana bak seni son kez uyarıyorum arkasına sığındığın şu prens bozuntusu varya seni o bile elimden alamaz ona güvenip bana saçma cümleler kurma anladın mı beni
Seungmin abisinin ellerini tutarak kendisine çekmeye çalışıyordu ama nafile Minho'ya gücü yetmiyordu. Jeongin oturduğu yerden kalktı.
Jeongin - Karışmayacağım diyordum ama seninki artık yeter.
