15
"Bedeni için sevdim onu."Dün havuzda yaşananlar yaşanmış, ipler biraz daha gevşemişti. İkili bu duruma çok tepkisizdi. Çok normal, garip gelmiyordu yaşananlar. Dünden sonra Jungkook Jimin ile duşa kabinde sıcacık bir duş aldıktan sonra yatmışlardı. Jungkook her zamanki gibi sabahın körü uyanmış göğüsündeki sarışın'ın uyanmasını beklerken izlediği tavan ona düşüncelerini yollamıştı.
Kendini yiyordu resmen içten içe. Kendine hatırlatıyordu sabahtan beri, belki bu 100. olmuştu. 'Onu bedeni için sevdim' kafasında bundan başka bir şey yoktu. Bütün kıvılcımlar bitmişti işte, bedenine sahip olmuş hissettiği bütün kalp çarpan hisler yok olmuştu. Buna inanmak istiyordu, buna inanıyordu. İki saattir aralıksız bunu düşünüyor, sarışına her baktığında ise düşünceler onun bilinçsiz bedeniyle bile dağılıyordu. Onunla konuşmaya cesareti var mıydı? Yüzüne bakarsa hisseder miydi güzel şeyleri tekrar? Hissedemezdi, dün Jimin'e de söylediği gibi, sevemezdi o kimseyi aşk kelimesi beynindeki kitaplıkta bile yoktu.
Eve gidince ona sadece iş ortakları olma kararını söyleyecekti. Üç kere sevişip, mükemmel danslar, öpüşler, sözler, ve bir çok göz dolduracak güzellikte andan sonra bu cümleyi söyleyecekti işte. Bugün zaten 2. gündü, bitince direkt eve gideceklerdi. Bu düşünce ızdırabı iş ile yok olacaktı işte, öyle olmalıydı. Olmak zorundaydı. İş yerinde de Jimin vardı, unutuyordu ama hatırlıyordu.
Jimin unutulmayacak kadar güzeldi işte, çok güzel. Ancak aşık mıydı? Asla değildi. Seviyor muydu? Pek sanmıyordu.
"Ölmek için doğduk biz Jimin, seninle ben birbirimizi öldürürüz. Yaşayamayız aşkla."
Çok kısık ve net çıkan sesi kanını donduracak gibiydi. Kendine bile zor geliyordu böyle şeyler işte, nasıl Jimin'e söyleyecekti. Jimin onun katil olduğunu biliyordu elbette, bunu ona ilk zamanlarındayken söylemişti. Sarışın bir katille yatıp iş ortağı olacak kadar deliydi, ona bunu söylemek pek bir şey değiştirmez diye düşündü içten içe.
Jimin ise 2 dakika önce uyanmış ama ses çıkartmamıştı, kısık cümleyi bile duymuştu. Ancak yine susmuştu, ne diyebilirdi ki şu an?
Jungkook yataktan yavaşça kalkıp esnemiş altında bir şort geçirip hızlıca aşağı inmişti. Zemin kata inip spor odasına girdikten sonra uzun süredir aksattığı sporuna başlamıştı.
Jimin yataktaki boşluk ile kalkıp Jungkook'un haka sıcak olan yerini eliyle okşayıp dolu gözlerini kırpıştırmıştı. Olacağı biliyordu, niye böyle üzülüyordu ki şimdi. Belki çok kaptırmıştı kendini Jungkook'un aşık tavırlarına. Belki umutlar onu yine vurmuş, sonra bir anda çekip kan kaybetmesini sağlamışlardı. Sarışının aşık yanı pasifti uzun süredir, ancak şu an saklayamazdı aşkını. Konuşamazdı ama susamazdı da. Gözleri konuşuyordu, ağlıyorken her bir damlası yüzünü yakar geçerdi. Burnu kızarır dudakları ile aynı rengi paylaşırdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kill Me With Your Love
FanfictionPark Jimin kafasına savruk hayatında hiç bir şeye inanmayan biriydi, kendine düşkün, fazlaca akıllı, ve asiydi. Jeon Jungkook ise seri katil, fazlaca kurnaz akıllı bi' adamdı. Park Jimin, yıllardır Jeon Jungkook'a hayranlık ve aşk besleyen biriydi...