"Irkçılık asla müsamaha gösterebileceğim bir şey değil !"diyordu Külyutmaz Gülçin.
Tepeden bağladığı sımsıkı topuzları belki hiç geçmeyen o baş ağrısının esas kaynağıydı.
Belki de banyonun icadından habersiz saçlarının yağının gizemini saklamak ve kamuflaj ustası olmak içindi bilinmez..
Zaten kadın ekşimiş mayalı peynir kokuyordu hafif.
Evet."Bence yemeğe para vermemek için kedi maması kaşıklıyor evde.."diye fısıldadı Efkan yutkunurken Denis'e yanaşıp.
"Şimdi de beni kedilerine mama yapacak..."
Evet günlerdir dayak korkusundan yerinde zıplamasına neden olan adam haricinde gerçekten dayanağı yoktu o an.Denis saliseler önce yumruklarını savurduğu oğlanın kimle konuştuğunu anlayabilmek üzere sağa ve sola çevirdi başını.
Denis ile mi konuşuyordu?
Onca şeyden sonra.Müdirenin odası da kendi gibi kasvetliydi.
Pembe ve lacivert renk ne kadar uyumsuzsa kadının her yerde bu iki tezat rengi kullanması da o denli iticiydi.
Pembe ceket ve lacivert etek.
Pembe ajandaya karşın lacivert çanta.
Lacivert masa ama pembe koltuklar....Efkan dağılan dikkatiyle ağırlığını tek bacağına yüklerken derin bir soluk aldı.
Kahretsin...
Çikolata dese kızacaktı.
Ama Denis kesinlikle çikolata kokuyordu buram buram.
Öyle ki en az kış günü içilen sıcak çikolata kadar belirgin bir kokuydu bu.
Efkan soluk alırken istemsizce gözlerini yumdu.
Çikolata kokusu çarpıcı bir biçimde deliklerinden içeri doluyor ve ciğerlerine bayram sefası sürdürüyordu."Aptal mısın bilmiyorum!"dedi kadın kendi kendine volta atıp saçlarını yolarken.
"Çünkü notların gayet yerinde ! Kopya veriyorsun! Çekmiyorsun!"Kadın inlercesine belertti ince gözlükler ardından gözlerini ve ince dudağı seğirdi.
"Ama çalışkan ve örnek bir öğrenci değilsin ! Çünkü öğretmenler odasındaki su sebiline kanıtlanmamış olsa da o müshil ilaçlarını atan sensin..."Kadın inledi ve devam etti.
"Öğretmenler sandalyesine gaz çıkarma sesi çıkaran oyuncak koyup dersi engelleyen de sensin ! Biliyorum, öğretmenler tuvaletindeki sabunluklara o pis şeyi..."dedi kadın iğrenir bir halde.
"Sıvı sabun kutularına küçük tuvaletini yapan da sensin !"diye hırladı devam eden kadın."Kuru iftira."diye fısıldadı Efkan burun çekip.
"Şakacı biriyim ama ben terbiyeli bir çocuğum..."Denis "Türkçe'yi " doğru duyup duymadığı konusunda ikileme düşerken gayet sevimli bir sıfata sahip oğlana bakındı.
Içinde muhtemelen ikinci bir kişilik barındırıyordu zira bu yüze bakan ondan sabunluğa işeyen bir pislik beklemezdi."Bunları kanıtlayamadım ama..."dedi kadın parlayan mavileriyle.
"Irkçılık yaptığına bizzat kızlar şahit olmuş ! Hiç yakalanmam sanıyorsun değil mi !""Hah..."dedi Efkan derin bir nefes verirken.
Bir an İngilizce öğretmeninin doğum kontrol haplarıyla dolu kutusunu tuvalete atıp yerine şeker ve aspirin doldurduğunu anladılar sanmıştı.
Ya da Gülçin Mısır git çingenenin götünü ısır yazısını.
Ya da...
"Okuldan atılıyorsun. Yarın sabah velini..."
Kadın kendi kendine mırıldandı.
"Bu kadar zarif bir hanımefendi olan annen ve gerçekten ilgili bir adam olan babanı üzecek olsa da ATILIYORSUN!""Hocam."diye girdi araya Denis derin bir nefesle.
"O olay biraz farklı.""Çocuğum sen ve ailen bizim için çok değerlisiniz. Biz ve ülkemiz adına misafirperveliğimizin..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nau Nau !
RomanceEfkan: Minibüse biniyorum on tane zenciii ben diyorum kalk bana diyor nau nau Efkan : Ya ben kalk oturayım düşüyorum yok diyor nau nau diyor. Denis : O "zenci" kelimesini sana yedireceğim. Nerede ve ne zaman gebermek istiyorsun helvan sade m...