2.2

9.6K 919 1K
                                    


***
[M]

Chan arabayı evlerine doğru sürerken Seungmin o kargaşa dönemi sonunda bittiği için iyi hissediyordu, eve gidip Chan ile beraber güzel bir uyku çekecek ve gözlerini rahat bir sabaha açacaktı.

Kendi evleri dışında hiçbir yerde rahat etmiyordu, dede ve anneanne bu gece yorgun oldukları için onlarda kalmalarını isteseler de ikisi de bunu kabul etmemişti çünkü ev gibisi yoktu.

Arabayı Chan evin garajına park ettiğinde Seungmin arka koltukta duran onun ceketini alıp inmiş, bahçe kapısını açmıştı. Çimenlere basa basa ilerlerken bahçenin ışıkları açıktı, güldü. Chan da arkasından bahçe kapısını kapatmış, eşine yetişerek o kapıyı açarken beline sarılmıştı.

"Güzel bir duş alalım," dedi Seungmin belindeki el yüzünden gülüşünü tutamazken. İçeri girmişler, Chan tek elini çekmeden diğer eli ile kapıyı kapatmıştı. "Olur ve telefonları sessize alıp uyuyalım, lütfen."

Kıkırdadı. "Tamamdır."

Işıkları kısık tona getirerek üst kata çıkmışlar, Chan direkt yatağın üstüne otururken Seungmin ceketini ve gömleğini çıkarıp telefonu kenara bırakmış, yatakta oturmuş olan Chan'a bakmıştı.

Chan kendini geriye verip uzanır hale geldi, cebindeki telefonunu çıkarıp kardeşinin bu gece için attığı bir sürü kalpli teşekkür mesajını okurken Seungmin "Sen duş almayacak mısın?" demiş, "Aşağıda alırım," demişti.

Seungmin başını salladı. O yatak odasındaki banyoya girip küvetin dolması için sıcak suyu açarken Chan da Jeongin'e gülerek telefonunu kenara atmış, gözlerini kapatıp esnemişti.

Cidden fazlasıyla rahat hissediyordu, sırtından koca bir yük kalkmış gibiydi çünkü bu saatten sonra ne o, ne Jeongin ne de Seungmin ailesinin esiriydi. Jeongin artık dedesi ile yaşayacaktı ve dedeye aileden kimse karşı gelemeyeceği annesi ona karışamazdı.

Aralarında saklanan bir sır da yoktu artık bu yüzden rahat hissediyordu.

Gömleğinin birkaç düğmesini açıp ayağa kalkmış, telefonlarını şarja takmıştı ki Seungmin banyo bombası ile siyah rengini almış küvetin içine girdi, sırtını geriye yaslamış, avucuyla aldığı birkaç damla suyu dizlerinin üstüne döküyordu.

Burnuna ulaşan o sarhoş edici koku içini hoş ederken "Chan," diye seslendi içeriye doğru, düşüncesi bile tüylerini diken diken ediyor kaynar su eşliğinde vücudunun alev almasını sağlıyordu.

"Efendim sevgilim?"

Aldığı sesleniş onu gülümsetti. "Telefonumu getirir misin? Şarkı açacağım."

Birbirlerinin önünde daha önce çok giyinmiş olabilirlerdi ama Seungmin duşta iken onun da içeriye gireceği gerçeği Chan'ın nabzını yükseltti. Cevap vermeden onun telefonunu kenardan alırken ensesini kaşıyarak banyo kapısını açmış, küvetin içinde büyüleyici görüntüsü ile onu izleyen eşine bakmıştı.

Suyun altına gömülmüş bedeni, hafif gözüken diz kapakları ve açıkta duran köprücük kemikleri ile kesik bir nefes aldı o an. Seungmin her bir zerresi ile onu tahmininden fazla etkiliyor, bazen kendini sadece onun vücudunu hayran hayran izler bir şekilde buluyordu.

Küçük adımları ona doğru ilerleyip telefonu uzattığında "Ne açacaksın?" deyip yanına çökmüş, eklemişti. "Ellerin ıslak, ben hallederim."

Seungmin avucuna aldığı suyu omuzlarından aşağı dökerken "In my feelings," dedi. "Lana Del Rey."

Gözleri Chan'ın telefonu tutan damarlı ellerine gitti, usulca yüzüne tırmanmış, Chan şarkıyı açıp telefonu kenara bırakmıştı. Ayağa kalkacakken Seungmin'in parmakları onun gömleğinin yakasına gitti, eşini tek hamlede kendine doğru eğerken ıslak dudaklarını Chan'ın gerginlikten kuruyan dudaklarına bastırdı.

cheer up, seungchan ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin