Bugün alinin cenazesi vardı. Kendimi kötü hissetsemde meltem için bunu yaptım. Onun aliyi ne kadar çok sevdiğini biliyordum ama demekki herşey sevgiyle olmuyordu. Bu yükün meltemi ne kadar yıprtacağını ve onu ne kadar kahredeceğini düşündüm. Yıllar sonra yaşlı bir kadın olarak hapishaneden çıkacak ve kendine yalnız ve kederli bir hayat kuracaktı.
Cenazede alinin kederli annesi bizim meltemin arkadaşları olduğumuzu öğrenince bağırmaya ve ağlamaya başladı. Kendimi kadının yerine koyarak sessiz kalmayı tercih ettim. Cenazeden sonra gökhan ve selim avukatla konuşmaya gittiler.
Arzuda almillayı alıp bize geldi. Çocukları uyutup bahçeye çıktık. Arzuda benim gibi sessiz kalmayı tercih etmişti. Sessizliği bozan taraf ben olmuştum. "Bir olaydan ders çıkarmamız için hep bir kayıpmı olması gerekiyor arzu?"
"Bilmiyorum kumru, aklımın ucundan bile geçmezdi böyle bir şey olacağı."
"Huzurlu bir hayat yaşamak için daha me kadar kayıp vermemiz gerekiyor acaba?" Şimdiye kadar verdiğim kayıpları düşündüm. Ölüm çok genç yaşta çalmıştı kapımı. Kaya, Buse, Burhan Baba, Selen, Ali onların hepsi bir hayat dersiydi bizim için.
Sessizliğimizi berenin ağlaması ve ona eşlik eden alimilla bozdu. İkimizde bir odaya dağılarak kızlarımızı uyutmaya çalıştı.
Uyandığımda saat yediydi. Berenle birlikte uyuyakalmışız. Gidip arzulara baktığımda onlarında aynı durumda olduğunu gördüm. Başım ağrıdan çatlayacak durumdaydı. Aşağıya inip akşam yemeği hazırlamaya koyuldum.
Daha malzemeleri yeni çıkarmıştımki kapıdan selimle gökhan girdi. İkisininde suratı düşüktü. "Yemek yarım saate hazır olur. Arzular yukarıda uyuyor."
İkisininde aklının başka yerde olduğu belliydi. Ne kadar daha yeni tanışıyor olsakta ali onların arkadaşıydı. "Avukat ne diyor?"
"Meltem kolay kolay çıkamayacak kumru. Dayak mağduru olması en fazla beş sene kazandırır ona." Meltememe üzülseydim yoksa genç yaşta hayatını kaybeten aliyemi bilemedim.
Mutfağa dönüp yemek yapmaya devam ettim. Yarım saat sonra yemekler hazırlanmıştı ama selim ve gökhan hala geldikleri yerde, hiç konuşmadan oturuyorlardı. Yukarıdan kucağında almillayla bitik haldeki arzu indi.
"Uyuyakalmışım kumru kusura bakma. Yardım edemedim sana."
"Önemli değil canım bende uyumuşum zaten."
"Gökhanlar gelmiş. Nedemiş avukat."
"Meltemin çıkması zormuş arzu. Dayak mağduru olması en fazla beş yıl azaltırmış mahkumiyetini."
"Offf. Neden böyle şeyler oluyor!" Diye söylendi arzu salona geçerken.
Yemek sofrasına oturmadan önce herkese şöyle bir baktım. İnsanlar bir gün var ertesi gün yok olabiliyorlardı. İnsanların kıymetini yokken değil varken anlamak gerekirdi.
Arzular gittikten sonra selime sıkı sıkı sarıldım. "Herkes gidiyor selim, sen sakın gitme olurmu?"
"Benseni hiç bırakırmıyım kumru? Sen ve beren benim herşeyimsiniz!"
1 hafta sonra:
Bir haftadır herkes etrafta ölü gibi dolaşıyordu. Bu olay bizi gerçektende derinden etkilemişti. Bir kaç kere. Meltemi ziyaret etmeyi düşünsemde yapamadım. Kaç kere arabaya bindim gitmek için ama elim bir türlü anahtara gidemedi.
Selimle gökhan desen hem melteme kızıyorlar hemde üzülüyorlar onun için. Bu aralar bizim ihtiyacımız olan tek şey güzel bir tatildi. Bu fikri arzuya söylediğimde oda sıcak baktı.
Akşam arzularda toplanıp fikrimizi açıklamaya yer aradık. Sonunda yemekler yenip toplandığında bahçede oturan kocalarımıza konuyu açabildik. "Selim ve gökhan." Diye söze başladı arzu. "Size bir şey söyleyeceğiz ama reseetmeden önce bir düşünün."
İkiside kafasını sallayınca konuyu açtık. "Biz çok yorulduk burda. Acaba diyoruzki bir tatilemi çıksak?" İkiside birbirlerine bakıp aynı anda "hayır" dediler.
"Ya niye ya?" Diye itiraz ettim çocukça. "Kızlar kusura bakmayın ama arkadaşımız daha yeni öldü. Gezip eğlenemeyiz!"
"Gezip eğlenmicezki gökhan sadece kafa dinlicez bir süre. Hadi ama bizi düşünün. Çok yıprandık biz burada!"
"Peki tamam"
"Arzu ben sana demişti onlar bize kıyamaz diyeeeğğğ"
Ani tatil kararımızdan sonra iki gün hazırlanma vaktimiz vardı. Biz evde eşyalarımızı hazırlarken, erkeklerde işlerini halletiler. Ben eşyaları çıkartıp yatağın üstüne koydum ve bavula yerleştirmesi için selimi bekledim.
Her tatil öncesi olduğu gibi selimle gene bir "çok eşya almışsın kumru 😒😞." Kavgasını yaptık ve sonunda her zamanki gibi ben galip çıktım 💪🏻.
Uçak biletini ilk boş olan yere aldığımız için pek seçme şansımız olamadı. Milanoya gidiyorduk😏👋🏼. Aslında daha öncede gitmiştim ama kocam ve kızımla gitmek bir başka güzel olacaktı.....
*
Arkadaşlar uzun zamandır yazamadım farkındayım ama biliyorsunuz sınav dönemiydi. Artık daha sık yazmaya çalışacağım afajskaksm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Salak Aşık
RomanceKumru 17 yaşında ve pekde akıllı olmayan bir kızdır. Bodrumda gördüğü yakışıklı bir çocuğa abayı fena halde yakar ve onun peşine düşer.