Canlar, dostlar öncelikle kitabıma hoş geldiniz. Her bir okuyucuma tek tek keyifli okumalar diliyorum ve bol yorum beğenilerinizi bekliyorum. Sizden ricam lütfen benimle görüş öneri ve yapıcı eleştirilerinizi paylaşınız.
Beni instegram dan da takip edebilirsiniz güzel editler ile tanıtım paylaşıp okuduğunuz bu romanın zihninizde daha canlı kalmasını sağlayabilirsiniz . INSTEGRAM LiNKİNE PROFİLİMDEN ULAŞABİLİRSİNİZ.
INSTEGRAM KULLANICI ADIM: hanne_neva
Son Bir Umut' un devam kitabına yine profilimden ulaşabilirsiniz. Devam kitabının adı: Başka Bir Evrende.
Hanne Neva:
"Günaydın Sedef teyze " evin bahçe merdivenlerinden aşağı inerken karşılaştığım Sedef teyze hazırladığı taze reçelleri mutfağa indiriyordu. Beraber merdivenlerden inerken tepsideki reçel kavanozlarından bir kaç tane alıp taşımasına yardım ettim bunun üzerine yüzünde memnun olmuş bir ifade ile.
"Günaydın kızım. Saat daha çok erken. Neden kalktın bu saatte? " Dedi.
"Artık burada çalışıyorum, öyle yatıp duramam sonra patronlarım kızar. " Dedim. Muzip bir bakış atmıştım Sedef teyzeye.
"Ah.. kızım ah..." Dedi sitemkar bir ses ile. Sanırım biraz alınmıştı bu sözlerime zira bana karşı hep kibar ve naif davrandıkları için sırf geç kalktığımda bana kızacaklarını düşünmem onu üzmüştü belli ki. Elimizdeki reçelleri mutfaktaki tezgahın alt rafına yerleştirirken Sedef teyze
"Eee... madem öyle, o zaman sende şu kapının önünü süpür bakalım. Ben de kahvaltı hazırlayayım karşılıklı güzel bir kahvaltı yapalım. Hem saat daha erken, gelen pek olmaz ." Dedi. Her ne kadar sabah kahvaltısı sevmesem de Sedef teyze ile yapacağım hoş sohbetten mutluluk duyacağım için başımla onaylayarak:
"Tamamdır hemen hallediyorum. " Dedim. Benim onaylamam ile Sedef teyze son kavanozu rafa yerleştirdikten sonra köşedeki tezgahı işaret edere.
"Bak şu tezgahın altında süpürge var bahçe kenarında yerde küçük bir çeşme ve yanında da hortumu var. Yeri biraz ıslat öyle süpür kızım toz uçuşmasın masaların üzerine. " Dedi. Sözlerine kulak kesildikten sonra memnuniyetle onaylayıp.
"Tamamdır şimdi hallediyorum." Dedim.
Ben söylediği yerden gerekli malzemeleri almış restoranın çıkışına ilerlerken Ömer amca restoranın kapısından içeri girmişti. Elinde ise iki tane kasa vardı. Bunlar tavuk ve köfte kasasıydı. Üzerindeki resim ve sembollerden anlamamak aptallık olurdu. Yüzünün asıklığını bir bakışta fark etmiştim ama Ömer amca ile göz göze geldiğimizde bunu gizlemek istercesine gülümsedi ve.
"Oooo günaydın hanımlar. " Dedi. Ben de gülümseyip elimdekileri bir kenara bıraktım ve
''Günaydın Ömer amca. '' Dedim. Ona kasaları mutfak tezgahına yerleştirmesine hemen yardım etmeye koyuldum. Bu esnada Ömer amca
"Hanne kızım bir şey mi oldu, neden erken kalktın ?" Dedi yüzünde telaş ile karışık bir ifade vardı ki bu durum benim de şaşırmama neden olmuştu. Onların erken kalktığımı söylediği saat 8 di ve bu normal değil miydi?. Tam ben konuşacakken:
"Ömer Bey, Hanne kızımız burada çalışıyor artık yardım etmek istemiş bize. " Dedi ve göz kırptı. Yaşanan bu garip ana anlam veremezken bozuntuya vermemek adına bende aynı gülümseme ile:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Bir Umut (İtalyan)
Narrativa generale+18 Cinsellik ve şiddet söylemleri vardır. Küfür ve argo kelimler yer alır. Okuyucularımın dikkatine. "Son Bir Umut" Palermo' nun gizemli sokaklarında, acımasız bir İtalyan mafya lideri, gücü ve zenginliğiyle korku salar. Ancak, kalbinin derinlikl...
