Sorin

126 7 2
                                    

Oy ve yorumlarınıza talibim (✿ ♡‿♡)

Arkadaş etiketleme kısmı

Çoğalalım değil mi arkadaşlar?

⚜️

Tuana dediğini yapmış ve annemden izni koparmıştı. ilk değildi Tuana'da kalışım o yüzden annem fazla sorun çıkarmadan kabul etmişti. Sırt çantama koyduğum yarın giyeceğim kıyafetlerim ile Tuana'nın evine gelmiştim ilk, çantamı ona bırakıp tekrar yola çıkmıştım. Beni resmen kapıdan itekleye itekleye dışarı atmıştı.

Verdiği adresin önündeydim şimdi geldiğim ev zenginlik fışkırmasa da ben de az değilim diyecek türden bir evdi. Müstakil evin ön kısmında bulunan geniş yeşilikli bir bahçesi vardı. Üst katında kocaman bir terası vardı ve muhteşem görünüyordu, ev bir harikuladeydi. Evi incelemeyi bırakıp çitlerle çevrili bahçe kapısını açtım. Kapının önüne bir yol şeklinde çakıl taşları serilmişti burayı düzenleyen kişinin ellerinden öperim, gençse onu ayakta alkışlardım.

Çakıl taşlarına basa basa evin kapısına ulaştım. Elim zile giderken tereddüt ediyordum çünkü biraz çekiniyordum. Diğer elimde tuttuğum poşete döndü bakışlarım, evden çıkmadan önce dolaptan kuru ıhlamur alıp bir kaba koyarak Aren'e getirmiştim. Kendilerinin ıhlamurun ne olduğunu bile bilmediğini düşünüyorum.

Zile basıp olduğum yerde ayağım ile ritim tutmaya başladım. Gerginim a dostlar!
Bir kaç dakika aynı hareketi tekrarladım tam tekrar kapının ziline basıyordum ki kapı pat diye açıldı ve benim elim yukarı doğru asılı kaldı.

Aren kızarmış burnu ve kızarmış gözleri ile baygın baygın açmıştı kapıyı taaki gözleri beni bulana kadar, ilk gözlerini kırpıştırdı sonra ağzı hafifçe aralandı, "Mavi?" Şaşkın suratı beni pek şaşırtmadı çünkü bende buraya gelmeyi kendimden beklemiyordum.

Bu tuhaf ortamı dağıtmak için kocaman gülümsedim gerginliğim belli olmamalıydı.

"Aren." Diye karşılık verdim bende, hâlâ sırıtıyorum bu arada.

Aren girdiği transtan çıktı nihayet sonra gözleri parladı. Tabii bu beni bir tık korkuttu. Niye sevindi ki bu kadar? Ben ekşi suratım ile ona bakınca aniden kolumdan tutup beni kendiyle beraber içeri çekti. Saçlarım yüzüme doğru savruldu ve son anda onun göğsüne yaslanarak durdum.

Neden içimden bir an önce topuklamak geliyor?

Kaslı göğsüne yaslı kalmak akli dengem için iyi olmadığı için ondan hızlıca ayrıldım. "Ne yapıyorsun be!?" Diye cırladım suratına.

"Geldiğimize pişman ettin." Hâlâ sırıtıyordu ya HasbinAllah!

"Bu eve gelecek son kişi bile değildin sen." Eh, kendince haklıydı ben bu utangaç kafayla nah gelirdim buraya ama işte içimde ki hayvan sevgisi beni buraya sürüklemişti. Kendi kendime kıkırdadım.

Aren karşımda ciğerleri sökülürcesine öksürünce telaşla yanına sokuldum. Koluna dokundum. "Ayakta durma kötüsün zaten." Onu azarlayarak koluna girip yürüttüm halbuki evin içini de bilmiyorum. Salak Mavi!

Aren yönünü sola çevirince bizi geniş, ferah bir oturma odası karşıladı tabii etrafın dağınıklığı da.

Lafın kısası, Aren eve sıçmıştı!

MF'lim -Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin