mahın dasod

90 3 4
                                    

Selamlar!!!
Öncelikle nasılsınız ben iyi gibiyim şu sıralar hiç yazasım olmadığı için bölüm atamıyordum ama artık o ilham perileri, yazma isteği akın etti parmak uçlarıma

O yüzden sizle yeni bölüme geçebiliriz.

Oy ve yorum yapmayı unutmayın lütfen 😍

Medya: Adar 💜

***

Masada duran telefona bakıyor ve sonra bakışlarımı terleyen avuç içlerime çeviriyordum. Bu döngü, yaklaşık yarım saattir tekrar ediliyordu ben tarafından. O telefona gidemeyen elimin bir nedeni vardı.

Pişmanlık.

Aptallık.

Aren ile olan olaydan sonra kendimi o kadar perişan etmiştim ki hiç bir şeyi, hiç kimseyi düşünmeden Fransa'ya gelmiştim. Yaptığım bir nevi Aren'in olduğu ülkeden uzaklaşmak ve onu unutmaktı. Ama işler düşündüğüm gibi gitmemiş ve ben onu kalbimden söküp atamamıştım. Kimse ile konuşmamış arada anne ve babama iyi olduğumu göstermek için iki kelam etmiştim. Gerisi tamamen hiçlik!

Ve asıl pişmanlığım, Tuana.

Beni binlerce kez aramış ama her defasında benim tarafımdan reddedilmişti. Sonunda her insanın yapacağı gibi pes etmişti. O günlerin üzerinde 1 ay geçmiş ve Tuana beni yine aramıştı ama ben açmaya yine yanaşmamış ve onu kendimden tamamen uzaklaştırmıştım.

Üzerinden 1 ayın daha geçmesine az kalmıştı. Şimdi de benim yüzüm yoktu onu aramaya çünkü ben o sıra sadece kendime odaklandığım için Tuana hep geride çok geride kalmıştı. Acı çeken bir tek ben değilmişim meğer.

Beni aramaya devam ettiği anlardan bir gün bana bir mesaj atmıştı.

"Sen acını bana açmıyor seni iyileştirmeme izin vermiyorsun ama ben bunu yapmak istiyorum. Bir tek sen acı çekmiyorsun kızım! Ben de burada acı çekiyorum senin o şerefsiz kuzenin yüzünden. Beni kendine aşık ettirip siktir olup gitti. Adam mı lan bu yaptığı?! Bana da yazık, bari sevmiyorum deseydi hiç bir halt demeden kuzen kuzene çekip gittiniz! Bak yine aktı bu kuruyasıca göz yaşları bunlar hep siz ikilinin eseri!!"

Bir daha da ne beni aramış ne de bana mesaj atmıştı. Bu yüzden kendime olduğu kadar Adar'a da kızgındım.

Dolan gözlerimi hızlıca geri teptim. Fazla ağlama sonucunda tam bir sulu göz olmuştum. Ani bir cesaretle elim telefona gitti ve hemen rehbere girdim. Tuana'ya kendimi affetirmeliydim.

Titreyen parmaklarıma inat ismine basıp kulağıma dayadım.

Dııt...

Dııt...

Dııt...

Dııt...

Dııt...

Olan cesretim de kaçıp gidince kapamaya yeltendiğim an onun, özlediğim sesi doldu kulaklarıma.

"Alo"

Kendimi toparladım hemen. "Tuana"

"Niçin aradın?" Dedi soğuk sesiyle. Geri teptiğim göz yaşları tekrar akın etti göz pınarlarıma.

MF'lim -Texting Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin