Oy ve yorum lütfen 👉👈
Medya; Kolpa & Yaprak Çamlıca - unutmadım.
Keyifli okumalar!
⚜️‼️⚜️
Eve vardığımızda Adar başımda ha bire konuşuyor ve bana bağırıyordu. Tabii bundan Denis'te payına düşeni alıyordu. Kafam o kadar doluydu ki Adar'ı dinlemiyordum bile. Sürekli aynı şeyi tekrarlıyordu, 'nasıl bir bara götürebilirsin onu?' Buna inanamıyormuş gibi bir hali vardı. Sonuç gitmiş görmüş ve eli dolu dönmüştük, benim sarhoş olmam. Kendi düşünceme gülünce ikisininde keskin bakışları beni buldu. Omuz silkmekle yetindim.
"Gülüyor musun sen?" Adar hayretler içerisinde bana bakıyordu. Çok enteresan bir şey yaptığımı düşünmüyordum. Denis ise gülerek kafa salladı, bu halim hoşuna gidiyordu ama bunu Adar'a belli ettirtmemeye çalışıyordu. Adar ayakta durmaya bir son verip yanıma oturunca kafamı göğsüne yasladım. "unutmak istedim sadece..." Diye mırıldandım. Adar'ın vücudu gerildi bunu hissediyordum.
Elleri saçlarımı bulunca mayışarak daha da sokuldum ona. Gözlerim uykuya direnemiyordu artık zaten...
***
Başıma giren şiddetli ağrı ile açtım gözlerimi güne. Başım fokurdayan bir kazan gibiydi. Boktan hissediyordum kendimi nasıl bu hale gelebilmiştim? Yataktan doğruluğum da perdeden sızan gün ışıkları gözlerimi kamaştırdı. O an düşündüm en son ne yaptığımı Denis ile birlikteydim sonra... Oha sonra sarhoş olmuş ve, ve Adar çok sinirlenmişti. Saçlarımı sertçe geriye taradım parmaklarım yardımıyla.
Adar beni mahvedecekti. Bitmiştim ben!
Sıçmişkooo.
Tam yataktan ayaklandığım an bir anı daha düştü beynimin ekranına. Aren, onu görmüştüm ben. O beni bardan uzaklaştırmıştı. Allah kahretsin onun ne işi vardı burada!? Bunca zaman sonra.
"Gerizekalı! Aptal! Tam herşeyi unutmuştum ben." Düzeliyordum ya ben. kalbimin ağrısı hafiflemişti, o ne yaptı? bunca zamanı tuzla buz etti.
Odanın kapısına elimi attığım da kapıya yapıştırılmış notu fark ettim.
Uyandığında bir Türk kahvesi iç iyi gelir. Akşam gelince seninle konuşacağız Mavi hanım.
Not: öfkemi zor kontrol ediyorum!
Harbiden sıçmişkoydu ya. Odadan çıkıp yüzümü sertçe yıkadım ve mutfağa geçtim. Türk kahvesi olana kadar bir bardak su içtim tüm yaptığım aptallıkların üzerine.
Kahvemi yapıp mutfak masasında içtim ve birkaç parça şey atıştırarak üstüne de ağrı kesici içtim başımın ağrısı başka türlü geçmeyecek gibiydi.
Ev üstüme üstüme gelince üzerimde ki pijama takımı ile dışarı çıktım. Biraz hava almak ve rahatlamak istiyordum. Aklım Aren, Adar ve bar arasında gidip geliyor ve bana işkence ediyordu. Eve yakın olan parkta boş bir banka attım kendimi. Dağınık topuz yaptığım saçımdan bir kaç tutam çıkmış ve yüzüme değiyordu sinir bozucu bir şekilde.
Sonra aklıma Denis'i aramak geldi. Gece ne olup bittiğini bana anlatacak tek kişi oydu daha fazla ne gibi bir rezillik yaptığımı merak ediyordum.
"Ooo sarhoş Mavi." Diyerek aramamı cevapladığında olduğum yerde utançla inledim o ise karşı taraftan kahkaha atıyordu.
"Dün akşam ne oldu Denis?" Dedim korka, korka.
"Ne olmadı ki Mavi'ş" gülüyor hâlâ demek ki bok gibi rezil olmuşum.
"Sadede gel Denis."
"Saded ne?" Diyen sorgu dolu sesi ile güldüm. Bazen anlamıyordu maalesef beni.
![](https://img.wattpad.com/cover/311453036-288-k28844.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MF'lim -Texting
Teen FictionSiz: pişt, zeki MF'lim Siz: az bak buraya Siz: gör bak, neler yaptın gencecik sınava hazırlanan bir kıza. Siz: yaşıtlarım üniversitedeyken ben burada seninle uğraşıyorum. Siz: işte neye niyet sana kısmet be koçum!