•30•

577 52 21
                                    

İyi Okumalar!

Bölüm Şarkısı: Alexsis Jordan- Happiness

Bölüm Şarkısı: Alexsis Jordan- Happiness

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_________________

Isabell

Geçmişte yaşadıklarımız neden sürekli bir gölge gibi ardımızdan gelirdi, saklamak istediklerimiz neden bir anda ortaya çıkar bütün dengeyi alt üst ederdi.

Hayatın kanunumuydu bu, yeni bir sayfa açmak isterken neden eski ve kirli sayfa hayatımızdan çıkıp gidemiyordu.

Bunun sorumlusu bizler miydik? Hayat benden bir sürü şey almıştı.

Ailemi, dostlarımı, mutluluğumu, gençliğimi, heyecanımı...

Daha 21 yaşımdayken tek başıma hayatla mücadele etmeye başlamıştım.

Yanımda dostlarım vardı, evet ,ama hep yalnızdım, kimse beni anlayamazdı, uzaktan teselli verir, yanımda olduklarını söylerlerdi.

Evet yanımdalardı ama içime ulaşamazlardı. İçimde kopan fırtınaları sadece ben anlardım.

Anlamakla uğraşan bile anlamamıştı, dostlarım her zaman çabalamışlardı bu konuda ama neye yaramıştı, hiç bir şeye.

Kapalı bir kutu gibiydim James ve Lina öldüğünden beri, kilidi olan ama paslanmış bir kutu gibi.

Tek bir kişinin elindeydi o anahtar, içime açabileceğim bir kişi.

O da gitmişti, korkusu sözde bana olan devasa aşkından daha üstün gelmişti.

Elindeki anahtarıda derin bir kuyuya atıp öyle gitmişti.

Yıllar sonra gelmişti ama elindeki anahtar artık onda değildi, çünkü yok olmuştu.

Paslanmış kilitler kırınca açılır, bende eğer kırılırsam açılırdım, ama çevremde kırılmayan kimseyi de bırakmazdım.

Harry ve Linda bana geldiğinde kilidimin zorlandığını hissettim, kırılırsam ilk Sirius'u kırardım.

Ne kadar kırgın olsam bile kabul edeceğim tek gerçek ona hala gerçekten aşık olduğumdu.

İlk gördüğümde çok kızgındım, öfkem aşkımı bastırmakta zorluk çekmemişti.

Ancak zaman gerçekten bazı şeylerin ilacıydı öfkem azaldıkça ona olan hislerim tekrar canlanıyordu.

Onu affetmeyi her şeyden çok isterdim, yapamazdım 12 yılımın hesabını vermeden onu affedemezdim.

Ya da affedemeden ikimizden biri ölüp giderdi.

Tüm hikayeyi baştan anlatmak benim için pek iyi olmamıştı, eski günlerimizi hatırlamak özlemimi arttırmıştı.

Neden olduğu çok barizdi, en ihtiyaç duyduğum dönemde burada olmamaları onlara olan kinimdi, ancak kinimden çok sevgim ağır basıyordu.

Ne olursa olsun ben hala 11 yaşındaki Isabell gibi Sirius ve Remus için inanılmaz derecede bir sevgi besliyordum.

Sirius'a olan sevgim biraz daha farklıydı tabi, o yüzden Remus'u affedip Sirius'u hala affedemiyordum.

Bütün bir gece Harry ve Linda'nın nereden öğrenmiş olabileceğini düşündüm.

En iyi seçenek Sirius gibi geliyordu, ama Sirius bahsetse Remus'uda anlatırdı.

Harry ve Linda, onun adını duyduklarında şaşırmışlardı.

Demek ki ikiside farklı bir yerden öğrenmişlerdi, ama nerden?

Kafam karışmıştı, bir yanda içimdeki ses deli gibi Sirius'u suçlarken öbür yanda ise onun suçlu olmadığını söylüyordu.

Hangisini dinlemem gerektiğini bilmiyordum, deli gibi hesap sormak istiyordum ama bir yandan yüzünü dahi görmek istemiyordum.

Hesap sormak isteyen yanım onu özleyen tarafımdı, onunla girdiğim her diyalog ona olan öfkemi azaltıyordu, ben bunu istemiyordum.

Öfkemi tutmalıydım, beni 21 yaşımda kimsesiz kalmışken biraz daha kimsesiz bırakan adamı affedemezdim.
_______________________

Zaman geçti, sene sonu geldi, Harry ve Linda uzunca bir süredir gerçekleri biliyorlardı ancak bilmiyormuş gibi davranıyorlardı.

Etraflarında bulunan katilin kim olduğunuda biliyor ve ona göre çok fazla dikkatli davranıyorlardı.

Özellikle Pettigrew'un Gryffindor erkek yurduna girip tamda Harry'nin odasına girmek üzereyken öğrenciler tarafından görülmesi oldukça fazla bir endişe uyandırmıştı.

O geceden sonra Harry ve Linda bir süre halalarının odasında kalmışlardı.

Isabell bunu özellikle sağlamıştı, çünkü biliyordu Harry ve Linda gerçekten onun yanındayken güvendelerdi.

Her ne kadar Peter ondan çekinse bile, kendi arkadaşlarına acımamıştı, şimdi kim bilir lordu için neleri göze alırdı.

Bir zamanlar aralarında olan masum çocuğun şuan geldiği hale inanamıyordu Isabel, korkaktı hemde çok korkak.

Nasıl bir cesaret ona ihanet ettirmişti, bunu düşünmek bile istemiyordu.

İstediği tek şey çıktığı deliğe geri dönmesi ve can çekişerek ölmesiydi.

Aksi takdirde ikiside olmazsa ölümü Isabell tarafından olacaktı.

Aldıkları 3 Potter'ın canı için Isabell 2 can alacaktı, ailesi için ölmektende, öldürmektende çekinmezdi.
______________________

Çok saçma oldu biliyorum ama geçiş bölümü niyetine falan düşünün.

Herkese merhaba, dershane ödevlerimin, okul ödevlerimin çalışmam gereken matematik konularının arasından sıyrılıp buraya geldim.

Her bölüm dert yanıyorum biliyorum diyeceksiniz biz mi dedik git dershaneye diye.

Sizleri çok beklettim kısacık bir bölüm için bile.

O kadar yoğunum hafta içinde 2 gün hafta sonunda 2 gün dershanem var ve onun dışında tam tempo okul eve geldiğim gibi yemek yiyip ödevlerimi yapıp bayılıyorum kolumu kıpırdatacak halim kalmadı.

Uykusuzlukla baş etmeye çalışıyorum, aldığım uyku asla yetmiyor.

Neyse sizide bunlarla meşgul etmeyeceğim.

Kendinize iyi bakın sevgiyle kalın <3

Umarım en kısa zamanda tekrar görüşürüz.

Potter'sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin