•31•

515 50 17
                                    

İyi Okumalar!

Bölüm Şarkısı: I'm Not Angry Anymore

_____________________

İçine çektiği dumanı gözyaşlarını akıtan gökyüzüne üfledi.

Bu sefer kimin için ağlıyordu gökyüzü. Affedilenler için mi, affedilmeyenler için mi?

Ya da tam aksine affedilmeyi bekleyen insanlar için mi?

Ne için yağıyordu yağmur, hataları temizlemek için mi? Ya da ölüler için miydi bu fırtına.

Sirius yağmurun kendine yağdığını düşünüyordu, hatalarını temizlemek istiyordu yağmur, affedilmediği için ağlıyordu.

Sigarayı tekrar götürdü kuru dudaklarına, en son bırakmıştı sonra ise tekrar başlamıştı.

Hogwarts'a geldiğinden beri ise ağzına dahi sürmemişti.

Kendini bugün astronomi kulesinde bulana kadar içmemişti, ancak kendini bir çıkmazda hissettiği zaman almıştı eline o illeti.

Ne içindi peki, neden bunu kendine tekrar yapma gereği duymuştu.

Derin nefesler gökyüzüne karıştı. Saatler geçti buz gibi havada, efil efil esen serin rüzgarın tam önünde durdu.

Hasta olacaktı belki, umrunda değildi. Affedilmek isteyecek kadar yüzsüz değildi. Bunu beklemezdi asla kadından.

"Sigarayı bıraktın sanıyordum." Arkasından gelen ince ses adamın sigarayı söndürmesine sebep oldu.

Yavaş adımlarla yanına yaklaştı kadın, adamın yere atıp ezdiği sigarayı biraz daha ezdi.

Ela gözlerini karşısındaki adama çevirdi "Isabell bundan hoşlanmazdı, ve sende onun için bırakmıştın, affetmesini istemekten vazgeçtin sanırım." Sirius bakışlarını Emma'nın yüzünde dolaştırdı.

Kaç yıl olmuştu ikisi bu şekilde karşılıklı durmayalı, konuşmayalı.

Sirius, Isabell ve Remus'tan sonra en çokta Emma'yı özlemişti.

İkisinin bir geçmişi vardı, çocuklukları birlikteydi onların.

Emma bir Gray'di evet ama Black ailesi ile yakından bir bağlantısı vardı.

Annesi Elenor, Sirius'un babası Orion Black ile kuzendi ve Black ailesinde kuzenler aileden sayılırdı.

Elenor melez bir Hufflepuff ile evlenince Orion ile aralarına mesafe girmişti.

Sirius doğduğu zaman görüşmüşlerdi ilk kez.

Elenor o zaman Emma'ya hamileydi, kocasını yeni kaybetmişti.

Ailesine sığınmaktan başka çaresi kalmamıştı. İlk olarak kimse kabul etmemişti Elenor'u, Emma doğduğu zaman henüz yeni yeni kabullenmeye başlamışlardı.

11 yaşlarına kadar Sirius ve Regulus ile birlikte gelmişti Emma , bina seçimleri Sirius ile ardarda yapılmıştı.

O zaman başlamıştı ikisinin kabusu, Emma daha hafif atlatmıştı o zamanları ama Sirius için iş hiç kolay olmamıştı.

Emma bir zamandan sonra annesinin desteğini arkasına almıştı, ilk zamanlarında annesi bulunduğu ailenin içinde kendini belli edememişti, ancak tamamen kendi ayakları üzerinde durmaya başladığında kızına desteğini vermişti.

"Hufflepuff olduğum zaman bana ilk desteği vermiştin, çünkü ikimizide kabul etmeyeceklerdi." Emma konuştu.

Sirius'un yeri bu sebepten dolayıda ayrıydı kadın için, kimse ona ilk desteği vermezken Sirius tutmuştu elinden, o göğüs germişti Emma'nın annesine.

"Küçüktük, her zaman beraber oluruz sanıyorduk, ben sen gidene kadar senin yanımda olmadığın bir hayat düşünmemiştim hiç." Aylar sonra bu konuda konuşuyordu Emma.

İlk arkadaşları sayılırlardı birbirlerinin, Sirius'un veda mektubu yoldaşlıkta seslice okuduktan sonra yıkılışını asla unutmazdı, belki Isabell kadar yıkılmamıştı ama çocukluğunu kaybetmiş gibi hissetmişti.

"Gittiğinde ilk kabul etmek istemedim, o mektubu okurken bile inanmadım, bekledim, aylarca bekledim, çocukluğumun bir gün çıkıp, aptallık ettim, gitmemeliydim demesini bekledim." Gözyaşlarını tutamadı, yağan yağmura birde Emma'nın gözyaşları karıştı.

Emma sakindi, sadece gözyaşları akıyordu. Bu sakinlik Sirius'u deli etmişti, bağırsın, çağırsın, hakaretler yağdırsın isterdi.

Sirius kendini suçlu hissetsin istiyordu kadın, 12 yılın sonunda öylece affedildiğini düşünsün istemiyordu.

"Benden af diliyor musun bilmiyorum, ama eğer diliyorsan ben seni affediyorum, çocukluğumuzun hatrına seni affediyorum." Gözyaşlarını elinin tersiyle sildi geldiğinden beri gökyüzünden çekmediği ela gözlerini bu sefer adamın gri dumanlı gözlerine kenetledi.

"Eğer her şey ortaya çıktığında Luna ile tanışmak istersen, lütfen ona bir yabancı gibi değil, bebekken en sevdiği amcasıymış gibi davran, en azından onun yanında olmamışsın gibi davranma, çünkü Luna küçükken en çok seni seviyordu."

Hemen sonra ise arkasına dahi bakmadan oradan ayrıldı, bu Sirius'un fiilen ilk affedilişiydi.

Kötü hissettirmemesi gerekiyordu, neden içinde bir ağırlık vardı.

Emma istediğini başarmıştı, Sirius'u affetmişti ancak suçlu hissettirmeyi de başarmıştı.

"Bunu yapmam ne kadar doğruydu." Kadın yanındaki adama döndü.

Gözleri doluydu, her an ağlayacak gibi gözüküyordu.

Severus karısını kolları arasına aldı ve sıkıca sardı, saçlarının arasına varla yok arasında bir öpücük bıraktı.

"Bunu yapman oldukça doğruydu, çocukluğunu görmezden gelemezdin, yanlış olduğunu düşündüğün zaman kızımızı düşün, kızımızın küçükken en sevdiği amcasını tanımaya hakkı var." Emma sadece bu şekilde kendini suçlu hissetmekten vazgeçerdi.

Sirius'a hala kırgındı, ama Severus'un dediği gibi çocukluğunu görmezden gelemezdi.

"Haklısın." Usulca mırıldandı, kendini güvende hissettiği kolların arasında biraz daha mayıştı.

"Derse geç kalmak istemiyorum Em, bu konumdan çok memnunum ancak dersim var." Emma yavaşça ayrıldı sevdiği adamdan.

Severus karısının alnına ve dudaklarına kısa bir öpücük bırakıp yanından ayrıldı.
________________________

Severus ve Emma'nın ilişkisini nasıl buldunuz?

Sirius ve Emma'nın geçmişi ilgi çekici geldi mi?

Bu arada tekrar hatırlatma yapıyorum bölüm fikirleri aklıma bir anda gelmiyor sadece toparlamakta biraz sıkıntı çekiyorum.

Okuduğunuz her şey planlı, aylar öncesinden hazır yani.

Böyle harika bir bölüm değil ve ben zaten artık kendimden öyle bir bölümde beklemiyorum.

Düşüncelerinizi buraya alayım.

Kendinize çok iyi bakın sevgiyle kalın <3







Potter'sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin