Harry ve Linda'yı asla bırakmam, onlar anne ve babalarının ne için öldüklerini bilerek büyüyecekler, kim olduklarını, onları ne kadar sevdiklerini bilerek büyüyecekler, onları ben büyüteceğim ve dediğiniz gibi büyüden uzak olmayacaklar.
"Eh sende söylüyorsun canım sıkılıyor Aylak'ta gitti bir uca oturdu." Isabell güldü bu sefer.
"Çocuk musun sen? Kaç yaşında adamsın büyü biraz." Sirius çocuk gibi somurttu.
"Büyüyemez o, illa birilerine bulaşmak zorunda değil mi Black?" Severus sırıtıyordu.
Sirius kafasını ona çevirerek "Sadece kendime seçtiğim ilk hedef olmadığın için dua et Snape." Severus'un gözünün içi parladı.
Sirius ne kadar insanlarla uğraşmayı seviyorsa Severus'unda ondan aşağı kalır bir yanı yoktu.
"Dünya kupasının finalinde olanları duydunuz değil mi?" Andrew sordu.
"Duydum, neyseki Isabell gitmemize izin vermedi çocuklarla, çok yalvardım ama izni kapamadık." Sirius'un sakince söyledi. Konuşmaya devam edeceklerdi ancak büyük salonun kapısı hızlı bir şekilde açılıp içeri simsiyah peleriniyle bir adam girmeseydi.
"Geciktiğim için üzgünüm profesör Dumbledore küçük bir aksaklık çıktı." Isabell, Sirius ve Severus şaşkınlıkla birbirlerine döndüler.
Marlene, Andrew, Emma ve Remus ise sesin geldiği yere dönmüşlerdi.
"Moody!" "Deli-göz!" Isabell ve Severus adamın adını fısıldarken Sirius ise lakabını fısıldamıştı.
Isabell onun fısıltısını duyduğu anda adamı dürtükledi, Alostor Moody yıllar önce bir gözünü kaybetmiş olabilirdi ancak fazlasıyla iyi bir duyma yetisi kazanmıştı.
Moody, yerine geçip matarasında bir şeyler yudumladı, Sirius ise kaşlarını çatıp adamın hareketlerini dikkatlice izlemeye başladı.
Emma'nın yanındaki boş yere oturmuştu, Emma ise gülümseyerek onunla sohbet etmeye başlamıştı.
Moody'i herkes severdi, deliydi ama iyiydi, Isabell'e bakanlığa ilk girdiği dönemlerde çok fazla yardımı dokunmuştu.
Tıpkı Frank, Olivia ve Alice'e olduğu gibi, seherbazlık hakkında çoğu şeyi o öğretmişti Isabell'e.
Sirius hala şüpheyle adamı süzüyordu. Isabell "Sirius dik dik bakma lütfen bir sorun varmış gibi görünüyor." Sirius ise kadına dönüp.
"Bir sorun var zaten." Dedi Isabell gözlerini devirip "Yemekten sonra bunu hep beraber konuşuruz." Konuyu kapattı.
Sirius ise sürekli olmasa dahi aralıklarla adama dik dik bakmaya devam ediyordu.
Dumbledore herkes yerlerini aldıktan, ve yemekler yendikten sonra çatalıyla bardağına nazikçe vurarak dikkatleri kendi üzerine çekti.
"Evet herkes karınlarını doyurduğuna göre bana kulak vermenizi istiyorum." Isabell ellerini çenesinin altına koydu, Sirius sandalyede geriye yaslanıp kolunu sandalyenin koluna yasladı.
İlk olarak her yıl olduğu gibi birinci sınıflara uyarılar yapıldı. Hemen ardındansa herkesi şaşkına çeviren şey söylendi.
"Ve bu sene Binalar-Arası quidditch kupasının yapılmayacağını üzüntüyle açıklamak istiyorum." Binalardan isyan edercesine üzgün sesler yükseldi.
Marlene "Ne demek bu, çok önemli bir olay olmadığı sürece asla iptal etmezlerdi." Sessizce mırıldandı.
"Bunun sebebi, Ekimde başlayarak tüm okul yılı boyunca sürecek ve öğretmenlerin vaktinin ve enerjisinin büyük bir çoğunluğunu alacak olan bir etkinlik, eminim hepiniz oldukça keyif alacaksınız-" Moody'e dönen dikkatleri farkeden Dumbledore sözünü yarıda kesti ancak bir dakika sonra devam etti.
"Az önce söylemeye çalıştığım gibi önümüzdeki aylarda oldukça heyecanlı bir etkinliğe ev sahipliği yapacağız. Bu yüz yılı aşkın süredir gerçekleştirilmemiş bir etkinlik. Üç büyücü turnuvasının Hogwarts'da gerçekleşeceğini sunmaktan onur duyuyorum." Weasley ikizlerinden aynı anda bir "ŞAKA YAPIYOR OLMALISINIZ!" Bağırışı çıkınca, profesörler dahil herkes onlara gülmeye başladı.
"Merlin bu çocuklar beni çok güldürüyor." Emma'nın nazik sesiyle Severus gülerek karısına döndü.
"Üç büyücü turnuvası ilk olarak yedi yüz yıl kadar önce Avrupa'nın en büyük üç büyücülük okulu arasında dostça bir yarışma olarak başladı. Bu üç okul, Hogwarts, Beauxbatons ve Durmstrang'dı. Her okulu temsil etmek üzere birer şampiyon seçilirdi ve bu üç şampiyon üç sihirli görev yerine getirmek için yarışırdı, genelde bu turnuvaya her milletten öğrencilerin kaynaşması gözüyle bakılıyordu, tabi ölüm sayıları haddinden fazla artana ve turnuva iptal edilene kadar." Isabell'in içi sızladı.
Şimdi kim bilir kaç öğrenci bu turnuvaya katılmak için canını hiçe sayacaktı. Sirius yerinde dik konuma geldi.
Onunda Isabell ile aynı fikirleri paylaştığı çok açıktı.
"Ekim ayından itibaren sizlere diğer iki okulun misafirimiz olduğunu söylemekten onur duyuyorum." Herkes arasında fısıldaşmaya başladı.
Katılmanın planını yapan öğrenciler hemen belli olmuştu. Minerva Dumbledore'un unuttuğu bir detayı hatırlatmak için hafifçe öksürüp dikkatleri kendi üzerine çekti.
"Unutmayın bu turnuva sadece yaşı tutan yani 17 yaşında olan ve daha büyük öğrencilerimiz için." Profesör Mcgonagall açıklamayı yaptıktan sonra çoğu öğrenci tekrar isyan edercesine ses çıkardı.
"Bu bir kaç aya reşit olacakların hoşuna pek gitmedi gibi." Andrew ikizleri gösterip güldü.
"Katılmak için her yolu deneyecekler." Marlene tespit yaparak sandalyenin gerisine yaslandı.
"Dumbledore'un korumalarını aşabileceklerini sanmıyorum." Remus sakin bir sesle söyledi v
"Severus senin haberin var mıydı bu turnuvadan?" Emma merakla sordu.
"Yoktu sizinle beraber öğrendim bende." Herkes kafasını salladı.
Onlar için fazlasıyla yorucu bir yıl olacaktı. ________________________
Dumbledore'un konuşmasını kitaptan yardım alarak yazdığımı belirtmek istiyorum. Teşekkürler.
4 günde 4 bölüm bolluk var canlarım.
İlham bolluğu var bitmeden satın aldım.
Nasıl buldunuz?
Umarım hoşunuza gitmiştir kendinize çok iyi bakın sevgiyle kalın <3
