Adrian olarak dışarıda yürüdüm ve belirlenen yere gittim. Bir restorant.
Gittiğimde beni çağıran kişi çoktan oradaydı ve beni ayırttığı özel odada bekliyordu.
Hmm bedava yemek ha. Ben varım.
İçeri girdikten sonra selam verdim.
-Blue Blood kurucu ve sahibi Adrian Guelle.
Kişi gülümsedi.
-Bay Adrian sizi bekliyordum. Lütfen oturun.
Karşısına oturdum.
Yanında bir koruması vardı. Acaba tam olarak kim?
Ben ona soru işaretleriyle bakarken o sakin bir ses tonuyla konuşmaya başladı.
-Kim olduğumu biliyor musunuz?
Kafamı hayır anlamında salladım.
-Öyleyse sizi kimin ve niçin çağırdığını merak ediyor olmalısınız.
Devam etmesi için sessizliğimi korurken o kısa bir beklemeden sonra devam etti.
-Bu sıralar açtığınız mücevher dükkanı oldukça ilgi çekiyor.
En baştan tavrımı belli etmek için sözünü kestim.
-Özür dileyerek eklemek istiyorum, hiç bir ortaklık veya dükkanı satmayı düşün müyorum.
Durdu. Sonra eskisi sakin bir ses tonuyla devam etti.
-Satmanızı beklemiyordum kim bu kadar kâr yapan bir dükkanı satar ki.
Böyle diyince sanki gereksiz konuşmuş gibi hissettim... Yani yakın zamanda teklif almadık değil ahh her neyse.
-Benim isteğim size bir ortaklık teklif etmek.
İşte şimdi ilgimi çekmeyi başardın.
-Devam edin.
-İsterdim ki bir madenim olsun ve bir anlaşma imzalayalım ama maalesef hiç birine sahip değilim.
Eh o zaman ne ortaklığı olabilir ki?
-Ama yakın zamanda birine sahip olacağım.
-Bu ne demek? Bir madenden bahsediyorsunuz.
-Belki biliyorsunuzdur. Bundan yıllar önce kırsal kesimde yaşayan küçük bir aile bir maden buldu.
Bu hikayeyi biliyorum. Bir trajedi sayılabilirdi. Ölenleri tanımasam bile olanları duyduğum da her şeye rağmen Carlos'a yanlış olduğunu söylemiştim.
O ise imparatorluk ailesine karşı geldiklerini söyledi.
Boş zırvalar. Hepimiz ne olduğunu biliyorduk ama yine de onu dışarıda dedikodulardan koruyan bendim.
Yani kısmen ben de suçluyum...
-Yüz ifadenizden bildiğinizi varsayıyorum. İmparatorluk ailesi şu anda bildiğiniz üzere bir krizde. Veliaht prenses kaçtı.
Bunu derken gözleri keskin bir şekilde bana bakıyordu. İçimi görmek istermiş gibi.
Bense yüz ifademi bozmadan ciddiyetle onu dinledim.
-Bu maden çok kısa zamanda bana verilecek. Veliaht bu madenin gereksiz olduğu kanısına vardı ve satmaya karar verdi.
Bu olay geçmişte de oldu. Kendisi az gelir getirdiği için bunu çok yüksek bir fiyata sattığı için övünüyordu.
Ama kime sattı hatırlamıyorum.
-Kendisi düzgün bir şekilde maden işine odaklanmadığından beri bu kadar basit bir şeyde bile başarısız oldu. Sonunda satmaya karar verdi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Sahip Geri Döndü
Исторические романыZengin Kont ailesinin tek kızı öldürüldü. Ama onun adına üzülen yoktu. O ona olan nefreti anlamadı. Bir gün gözünü bir hayalet olarak açıncaya kadar. Kendi bedeninin başkası tarafından hareket ettirildiğini gördü ve onun için üzüldü. Ama çok yakında...