*****Ariel
Toplantıdan sonra odama döndüm ve hizmetçiler her zamanki gibi üzerimi değiştirmem de bana yardım ettiler.
Bugün ise aralarında ilk kez gördüğüm bir kız vardı.
İşleri bittikten sonra çıkmak üzereyken onu durdurdum.
-Sen oradaki dur.
Bir anda irkildi.
Hmm.
-Sen yeni misin?
Duruşuna baktığımda dikti ve üzerimi giyindirirken biraz beceriksizdi.
Acaba soylu bir aileden mi geliyor?
-E..evet leydim ben Amy.
Yarı tereddütle verdiği kelimeler netti ve belli bir aurası vardı. Artık tamamen eminim. O kesinlikle bir soylu olmalı.
-Bir soyadın var mı?
-Yok leydim.
Nasıl yani... Gayrimeşru bir çocuk mu? Bu olamaz o zaman eğitim alamazdı zaten.
-Senden bana çay getirmeni istiyorum.
Bir şekilde ajan olup olmadığını kontrol etmeliyim.
İlk kez veliahtı kandırmak için saraya girdiğimde de tonlarcası vardı.
Eğer bu da onlardansa hızlıca tespit etmek iyidir.
Çay istememin bir nedeni var. Eğer bir soyluysa çayı dolduruşu ve demleyiş tarzı bana ipucu verecektir.
Bu sayede bir de zehir kullanıp kullanmayacağını göreceğim. Bardaklarım normal porselen olsa da kullandığım kaşık gümüş.
Hazırlıklı olmak göz çıkarmaz.
Onu bekledim ve sonunda odama geldi. Bu sırada veliahtta içeri girdi.
-Majesteleri burada ne yapıyorsunuz?
Gerçekten burada ne yapıyor?
-Ariel seni görmek istedim... Sadece daha demin konuştuklarımız seni indirmiş olabilir...
Gözlerimi yere indirdim.
-Bu nasıl olur... Ben sizden nasıl daha fazlasını isteyebilirim ki. Canım yansa da sizin iyiliğiniz için bu acıya katlanmaya niyetliyim.
Yanıma geldi ve eğildi.
-Merak etme kiminle evlenirsem evleneyim kalbimdeki sen olacaksın.
...
Gözlerimdeki iğrenmeyi sildikten sonra kafamı kaldırdım.
-Majesteleri... Sizi...
Hadi ama tamamlamama izin verme istemiyorum...
Sanki iç sesimi duymuş gibi hizmetçi aramıza girdi.
-Leydim çayınız hazır.
Veliaht sinirli görünüyordu.
Sonra bana döndü ve tekrar gülümsedi.
-Demek çay içecektin. Sama katılabilir miyim.
Haa...
-Tabi ki.
Karşıma oturdu ve hizmetçi çay doldurdu.
İlk veliahta koydu ve bunu yaparken bana davrandığı gibi soğuk değilde nasıl desem... Daha sıcak kanlı (?) davranıyordu.
Belki de ona âşık olmuştur.
Kimin umurunda elimde öldüğü sürece gerisi önemli değil.
Tahmin ettiğim gibi kız çay doldururken zarafet ile doluydu. Etik derslerinin bir ürünü. Ve bunu fark etmeden bir alışkanlık olarak yapıyor.
Gerçekte kim?
Benim çayımı dökmek için yaklaştığında bir an gözlerinde nefret gördüm.
Sanki elindeki çaydanlığı suratıma boşaltacakmış gibi. Çok açıktı. Nefret iliklerime kadar işledi.
İlk kez böyle yoğun bir duyguyu başkasından aldım.
Neden? Ona ne yaptım ki?
Ama bana düşman olsa bile şuan bir şey yapamaz. Veliaht onu ölüdürür ve o da bunun farkında.
Sadece sineye çekebilir. Komik buldum ama sadece sustum.
O çayımı dökerken onu izledim. Küçümsemeyle baktım ona.
Nefreti ne kadar büyürse o kadar dikkatsizleşir.
Benim nefretim çok büyük olsa da onu dizginleyebiliyorum. Ama bu kız çoktan bir açık verdi.
Yani biraz daha ve elime düşecek.
Heh bu da demek ki onu daha yakınım da tutmalı. Açığını bulduğum an işi biter.
Sadece onu sevmediğimi söyledyip gönderedebilirim ama onu gönderen her kimse başkasını da gönderecektir.
O yüzden en azından bildiğim kişiyi yanımda tutmak ve onu kontrol etmek daha mantıklı.
*****Amy
Odaya döndüğünde üstünü giyinmesine yardım ettim.
Odayı eski halinde bıraktığıma inanıyorum yani bir sorun olmamalı.
Tam odadan çıkarken beni durdurdu. Önce bir şeyden şüphelendiğini düşündüm.
Odada bir farklılık vesaire görmüş gibi. Ama bunu yapanın benim olduğumu bilemezdi.
Zaten hemen sonrasında sadece yeni olduğum için merak ettiğini anladım.
Hatta benden hoşlanmış gibi duruyor. Benden çay istedi.
Haha. Bu sefer de kolaylıkla mutlu sona ulaşabileceğim sanırım.
Ona çay getirdiğimde içeri veliahtta girdi.
Geçen gün veliaht eski kötülükle olan nişanını bozdu ve şimdi anladığıma göre yeni birini arıyor!
Bu nedenle ondan özür diliyor.
... 'Kiminle evlenirsem evleneyim hep seni seveceğim '
Hep seni seveceğim ha? Bir zamanlar bana da öyle demişti. Ve bundan önce kim bilir kaç kişiye.
Ne kadar da değişken. Şimdi de yeni bir eş?
Ama yine de hep seni seveceğim sözlerine içerlemedim değil. Ne olursa olsun onunla bir hayat geçirdim ve bu sözleri bana fısıldadı.
Şimdi karşımda başka bir kıza bunları söylüyor.
Sonra Ariel itiraf etmek için ağzını açtı.
Ama o an fazla sinirliydim ve onu durdurdum.
Şimdilik bana sinirli görünsen de gelecekte beni anlayacaksın. Ona çay dökerken dikkat ettim böylece çay etrafa sıçramayacak ve iyi görünmem de gerekiyordu.
Daha önceki karşılaşmalarımız iyi olmasa da geç değil.
Ama çayı koyduktan sonra şunu farkettim... O yine bana dikkat etmiyor!
Sinirlendim. Neden... Neden bana bakmıyor!?
Karşıda oturan kızı parçalamak istesem de sadece gülümsemek zorundaydım.
O bakışta ne?
Ben çay koyarken bana o küçümseyen gözlerle baktı.
... Hayır sakin kalmalı ve ona yapışmalıyım böylece veliahtı ele geçireceğim.
Derin bir nefes aldım ve geri çekildim.
Bir kez seni yendim yani ikincisinde kazanacağını düşünme!
_________
Yazar:Villainesssss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçek Sahip Geri Döndü
Ficțiune istoricăZengin Kont ailesinin tek kızı öldürüldü. Ama onun adına üzülen yoktu. O ona olan nefreti anlamadı. Bir gün gözünü bir hayalet olarak açıncaya kadar. Kendi bedeninin başkası tarafından hareket ettirildiğini gördü ve onun için üzüldü. Ama çok yakında...