Bölüm7 Hemlock

2.3K 213 36
                                    

İçeri girdiğimde tüm gözlerin üzerim de olduğunu hissediyordum.

Bar gibi duran bölümden yavaş ve dik adımlarla yürüyerek zehirin satıldığı bölüme geçtim.

İçeride yaşlı bir adam tek başına oturuyordu.

Bu adam yıllardır zehirlerle uğraşıyor. Yaşından dolayı tehlikeli gibi durmasa bile en güçlü liderler bile ona yaklaşmaktan korkarlar.

Zehirlerin üstadı olduğu söylenebilir. Öyle ki bu uğurda görme yetisini bile kaybetti.

Adım seslerin gıcırdayan tahta da belirginleşti ve yaşlı adam bana döndü.

-Demek bir müşteri. Ne istiyorsun?

Karşısına geçtim.

-Belki duymuşsunuzdur bayım. Bana bir panzehir lazım.

-Hangi zehir için?

-Biliyorsunuz. En mükemmel zehir için. Rengi, kokusu veya tadı yok yine de birini öldürmesi dakikalar sürüyor.

-Bu olamaz...senin gibi genç biri nasıl...

-Mavi begonya zehri.

-! Sen kimsin!?

-Bu zehir sizin elinizden çıkan en mükemmel ürün ama kötü kişilerin eline düştü. Ben sadece panzehirini istiyorum.

-Bu imkansız o zehir sadece sayılı kişilerde var. Ve o kişilere güveniyorum.

-Yaşlı adam beni yanlış anlama ama bir hain var. Şimdi bana panzehiri verecek misin?

-Bu imkansız

-Heh.

Ortaya iki büyük kese altın koydum.

-Bayan bu sesler....

-Sadece izle yaşlı adam.

Ortaya iki kese daha koydum. Heh bir elbise almak hele ki bensem takılarla ne kadara patlıyor biliyor musunuz?

Acı olan paranın sadece dışarı çıkarken veriliyor olması.

-Bu kadar para...

Ama bu kadar para bir servet değerinde. Yine de planlarım için bana yetmezdi bu kadarı.

Almam gereken ve kurmam gereken bir iş var.

-Şimdi söyle yaşlı adam.

-Tsk. Pazarlık yapmayı biliyorsun. Ama olma...

Bir kese daha koyunca sustu.

-Bu bahsettiğiniz panzehiri Sadece özel müşteriler alabilir. Yani istesem bile...

-Özel müşteri olmak için daha fazla mı bir şeyler almalıyım?

-Yani öyle de denebilir.

-Yaşlı adam pazarlık yapmayı asıl sen biliyorsun.

Tüm paramı çıkardım ve bir sürü zehir ve panzehir aldım.

Her neyse zaten tüm paramı harcamam gerekiyordu, böylece soyuldum bahanesini verip bu nedenle korumalardan zorla ayırıldığımı belirtebilirim.

Artı para kontluğa ait yani acımam için hiç bir sebep yok.

Hazır yola çıkmışken bir hançer ve ona sürmek için uygun zehirlerde aldım.

Yaşlı adam bana doğru dönüktü.

-Bu panzehiri neden bu kadar istediğini bilmesem de dikkatli olmanı öneririm. Doğru kişiye doğru zamanda ver. Bildiğin gibi bir zehir ne kadar zararlıysa bir panzehir de zarar verebilir.

-Teşekkürler yaşlı adam ama üzerinde kullanacağım kişinin sakat kalıp kalmayacak olması umurumda değil.

-...

-Sadece nakit kaynağım olarak düşünün.

Adam suskundu.

Arkamı döndüm ve ilerlemeye başladı.

-Bir dahaki sefere kadar hoşçakalın yaşlı adam!

Bar bölümünden geçtim ve dışarı çıkarken durduruldum.

Karşımda duran kişinin yüzünde bir yara vardı ve yapılı biriydi.

-Seni buralarda ilk kez görüyorum. Hangi çetedensin?

Durdum ve yavaşça ona döndüm.

-Bir çete de değilim.

Herkes bu konuşmayı dinliyor gibiydi.

Yüzlerinde şaşkınlık vardı.

-Bu nasıl olabilir!? Zehir ustasına yaşlı diyebiliyorsan çok güçlü olmalısın.

-Bir çeteden olmamam güçsüz olduğum anlamına gelmez değil mi?

Kimse tepki veremeden kapıdan çıktım.

Waah daha demin fazla havalıydım. Sanırım buna alışabilirim.

Geçen gün veliahta karşı ve şimdi burada olanlar. Heh değiştim.

Ölmek yaradı desene.

Geldiğim yönün tersi yönde ilerledim ve o ikisini oldukları yerde bıraktım.

Buradaki ara sokaklardan ilerleyebilirim.

Hızla karanlık sokaklardan çıktım ve tekrar ana caddeye döndüm. Şimdi kontluğa kadar yalnız ilerlemeliyim sanırım.

Yavaş yavaş yürüdüm ve akşam olurken ancak evdeydim. Ayaklarım ve eklemlerim ağrıyordu.

Ah sanırım biraz azar yiyeceğim.

Suçumu biliyordum. Yavaşça gardiyanlara doğru yürüdüm ve beni gördüklerinde bağırdılar.

-Leydi geri döndü!

-Leydi, leydi o burada!

Bu sayede tüm mansiyon benim döndüğümü duydu.

Ne kadar güzel.

Beni hemen içeri aldılar ve sorular sordular.

-Leydim bir yerinizde bir şey var mı?

-Yaralandınız mı?

-Sorun yok ben iyiyim.

Ama hizmetçiler durmadı.

-Kayboldugunuzu duyduğunda madam çok endişelendi ve kontta tabi ki.

Biraz daha salla. Veliaht prensesin kaybolmasına korkmuşlardır.

Doktor içeride çoktan hazırdı ve vücudumu kontrol etmeye başladı. Hiç bir sorun olmadığını söyledikten sonra ayrıldı.

Ardından bir hizmetçi girdi.

Haa...bunun ne demek olduğunu biliyorum. Yatmak istiyordum ama kaçış yok gibi.

-Madam sizi bekliyor.

-Öyleyse geliyorum.

Hah. Bu zor olacak.

__________
Yazar:Villainesssss

Bu gün bir bölüm daha atmayı planlıyorum hadi bakalım.



Gerçek Sahip Geri Döndü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin