Lo$er=Lo♡er YeonBin

☆6☆

(Yeonjun'dan)

Ertesi gün ikizleri okula, daha başlamasına yarım saat varken getirmiştim. Çünkü Taehyun ile olabilecek en kısa sürede konuşmak istiyordum.

Çantamı sınıfıma koyup onun sınıfına geçtim. Her zaman ki gibi erkenden gelmiş test çözüyordu. Zeki çocuk. "Taehyun." diye seslendim içeri girmeden. Ne kadar daldıysa teste duymamıştı.

"Taehyun!" diye tekrarladım kendimi daha sesli bir şekilde. Yine duymayınca yanına gidip bu sefer ordan seslendim "Taehyun!" Sonunda duymuştu. Test Maniac'ı. Yanlış söyledin test "Manic'i" olcaktı. Dalga geçebilcek başka bişey bulamadın sanırım. Konu sen olunca öyle oluyor. Yaa teşekkür ederim, şimdi bir çekil aradan konuşiyim şunla.

"Duymasaydın paşam kulağından girip beynine algılatırdım ben sesimi niye zahmet ettin de duydun." dedim alayla. "Hem testimi bölüyosun hemde boş konuşuyorsun hadi hadi yürü." dedi ve kalktı sırasından.

"Hee bir de bana kızıyor bücürük." dedim. Ben bunu dedikten sonra Taehyun bana bıkkın bir bakış attıktan sonra dışarı çıkmak için yürümeye başladı bende peşinden gittim.

Çatıya doğru yönelmişti. Bende adımlarımı hızlandırıp yanına geldim. "Anlatçaksın artık dimi olayı?" diye sordum. Tam çatının kapısını açacağı sırada durdu "Evet anlatıcam, ama başkasına anlatırsan kafanı kırarım." deyip çatının kapısını açıp dışarı çıktı.

"Ayıb ettin bu zamana kadar hangi sırrını başkasına söylemişim ben." dedim ve bende dışarı çıktım. Çıkmamla girmem bir olmuştu ki birisi "Yeonjun hyung!" diye seslendi. Beni itekleyen Taehyun'un suratı ağlar gibi bir hal almıştı.

Tekrar çıktığımızda Taehyun yüz ifadesini değiştirip normal bir şekilde duruyordu. Gözlerimi ondan çekip bana seslenen kişiye Beomgyu'ya baktım. "Efendim Beomgyu." dedim sevecen olmaya çalışarak.

"Nasılsın?" diye sordu sanki ne diyeceğini bilemiyorumuş gibiydi. "İyiyim sen nasılsın?" diye karşılık verdim. "Bende iyiyim ee şey diyecektim Hyunjin geldi mi?" demek bunun için seslenmişti. "Evet, muhtemelen sınıftadır şuan." diye cevapladım.

"Tamam teşekkür ederim. Bir de... saçların dağınıkken çok havalı gözüküyormuşsun." dedi. Saçımın dağınık olduğunu o an farketmiştim. Elimle düzeltmeye çalışırken gülerek konuştum "Ehh taramayı unutmuşum. Teşekkür ederim."

Bir anlığına şaşkınca bakakalmıştı. "Rica ederim." dedi o şaşkın halinden kurtulmuş ama bu sefer yüzü kızarmıştı. Muhtemelen yüzünün kızardığını farkedince "O zaman ben gidiyim." deyip hemen yanımıza gelip okula girmişti.

Taehyun'un sıfat yine ağlar gibi olunca "Ne oluyo bugün sana ya." dedim. En yakın arkadaşımın halinden anlamıyordum sinir bozucuydu. "Yürü oturalım şuraya." çatının köşesindeki bankları göstermiştim.

Gidip oturduk bir süre öylece bakındıktan sonra "Hadi," dedim "anlat." Derin bir nefes alıp konuştu...

L$R=L♡R

Olmayan okuyucularımı heyecanlandırıyorum yeey.

Her neyse bir dahaki bölümde görüşürüz...