Başardık

504 68 36
                                    

Tartışma sürerken Dilhan'a baktım. 

Ben başardığıma dair bir güvence arıyordum lakin Hazel'in bakma sebebi daha çok fantezileri için olabilirdi.

Dilhan tebessüm ederek başıyla başardığımı işaret ettiğinde önüme döndüm.

Hazel, içten "Ne güzel gülümsüyor, ağzını yemek istediğim." deyince ona yemek konusunda kızacağımı tekrar hatırlamış oldum.

Sadece şu olay bitsin ve hakimiyeti geri elime alayım.

O zaman bittin, Hazel.

Kaptan Kızılsakal, "İçinizden sevdiğim kadını benden, bu dünyadan aldı. Hatamı geç de telafi edeceğim ve bu süreçte önüme geçecek olan herkesi öldürmekten çekinmeyeceğim." deyince gülümsedim.

Kaptan Kızılsakal'ı kendi tarafıma çekebilmiştim.

Kaptan Sezgi, "Şu an herkesin Kaptan Asena'da sırları var. O yüzden onun infazı kaldırılınca tüm sırları ortaya dökmesini istersek herkes birbirine girer. Sağ çıkamayabiliriz." dedi.

"Öyleyse burada sırlarınızı dökmem. İsteyen beni sonra bulur ve sırlara karşılık bana bir şey hediye eder. Belki altın, belki de başka bir şey. Sırrın büyüklüğüne göre değişir." 

Kaptanlar kendileri arasında bakıştıktan sonra "Makul." dediler.

"Mükemmel." dedim.

"Şimdi infaz kararımın kaldırılmamasını isteyenler el kaldırabilir mi? Aranızda kaç tane geri zekalı var, görelim."

Odanın yarısı diyebileceğim kadar el kalkınca "Elgin kaç kişi el kaldırdı, say." dedim.

Elgin dediğimi yaptıktan sonra cevap verdi.

"On yedi kişi."

Bu masadakilerin yarısından da fazla olabilirdi. 

Endişelerim artmasına rağmen çaktırmadım.

"Şimdi de infaz kararımın kaldırılmasını isteyenler el kaldırsın." dedim.

Başta Kaptan Kızılsakal olmak üzere birçok kaptan el kaldırınca Elgin'e "Tekrar say." dedim.

Elgin neşeli bir ses tonunda "On sekiz kişi kaptan." deyince Bercis'e döndüm.

Rahat bir nefes veriyordu. 

Ayağa kalktım.

"Mükemmel bir konseydi. Artık benlik bir iş kalmadığı için gidiyorum." dedim ve arkamı döndüm.

Kaptan Kızılsakal, "Kaptan Asena!" deyince ona döndüm. 

"İstediğin ne varsa önüne sererim, cevabımı hemen şimdi istiyorum."

"Senin bir şey vermene gerek yok, kaptan. Sen cevabı hak eden tek kişisin."

Kaptan Kızılsakal, "Öyleyse söyle, o şerefsiz kim?" diye sordu. 

"Kaptan Barbaros. Sevdiğin kadının ve senin hayatını mahveden alçak o."

Kaptan Barbaros korkuyla kaçınırken Kaptan Kızılsakal, adamlarına Kaptan Barbaros'un adamlarını halletmesi için emir vermişti.

Biz odadan çıkarken Kaptan Kızılsakal nefretle Kaptan Barbaros'a çektirceği acılardan bahsediyordu.

Hazel, içten "Hakimiyeti sana veriyorum. Benim işim bitti." deyince rahat bir nefes verdim.

Bedenimde bu kadar uzun süre misafir olarak kalmak hiç hoş değildi.

Hakimiyeti elime alınca Bercis'e döndüm ve "Başaracağımı söylemiştim." dedim.

"Söylemiştin kardeşim."

Bu dediği beni gülümsetirken dayanamayarak ona sarıldım.

"Teşekkürler abla."

"Ne için?" 

"Yanımda olduğun için."

Bercis sırtımı okşarken "O kadar olacak." dedi.

Ondan ayrıldım ve "Şimdi neredeyse tüm kaptanlar için bir tehlikeyim. Onların en tehlikeli sırlarını biliyorum. İşimi halletmek isteyecekler." dedim.

"Birlikte hallederiz." diyen Dilhan'a döndüm.

"Hallederiz be."

Elgin, "Kaptan, gemidekiler meraktan çatlıyordur. Artık gidebilir miyiz?" diye sorunca güldüm.

"Gidelim tabii. Kaptanlarının neler yaptığını anlatalım onlara." dedim.

Elgin ve Çolpan sevinçle önden yürürken Dilhan'a "Buradan nereye gideceksiniz?" diye sordum.

"Daha belli değil. Senin bir planın var mı?"

"Karaya dönüp yapmam gereken birkaç devlet işini halledeceğim. Sonrasında geri denizlere dönerim. Daha macera bitmedi."

Bercis, "Macera senin gibi baş belası bir kardeşim varken nasıl eksik olsun?" deyince güldüm.

"Görüşürüz."

"Görüşürüz Kaptan Asena."

Gemime tırmandığımda heyecanla bekleyen mürettebatıma "Başardık!" diye bağırdım.

Hepsi heyecanla beni alkışlarken "Bu demek oluyor ki denizlerde hakimiyet savaşı tekrardan başladı ve bizi ortadan kaldırmak isteyen çok kaptan olacak." dedim.

"Çalışmaya başlayın mı diyorsun kaptan?"

Güldüm.

"Mahzenden mataralarınızı doldurun diyorum. Lazım olacak."

Mürettebat mola veremedikleri için mızıklarken Bagatur yanıma geldi.

"Tebrik ederim kaptan."

"Teşekkürler."

"Şimdi nereye gidiyoruz? Rota belli mi?"

"Birkaç günlüğüne karaya çıkmalıyız. Halletmem gereken işler var."

"Ben dümene geçiyorum."

"Geç Bagatur."

Bagatur, dümene giderken kaptan odasına gittim.

Lanetli KaptanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin