Lanetli Kaptan

Tartışma

Gizli odaya geri dönerken Bercis kolumdan tutup beni kendine çekti.

"Böyle bir tehlikeye neden girdin?" 

Sesindeki sinire bakacak olursak beni pataklamak istiyordu.

"Sadece çok sinirlerimi bozdu, ben de onun başını önceden ezmek istedim."

"Şaşırtıcı derecede başarılısın lakin bir korsanla bire bir dövüşmekten kaçınman gerekiyor. Eğer hançerin olmasaydı ölmüştün."

Bunun ben de farkındaydım ama bu durum Hazel Hanım'ın umurunda dahi değildi.

O sadece yediği denizcinin keyfini sürüyordu.

Hakimiyeti elime geri aldığımda bunun hesabını ona ödetecektim. 

"Üzgünüm düşüncesizce davrandım."

Odaya girdiğimizde Bercis, "Sonra konuşmaya devam edeceğiz." dedi.

"Tamam."

Tekrardaki masadaki yerimi aldığımda kaptanlara baktım.

Hepsi Fethi'yi öldürmeyi başardığım için şaşkın ve şüpheciydi.

Bana daha fazla saygı gösteriyorlardı. Öldürmek isteyecek kadar...

"Konseyi çok güzel başlattık. Şimdiden iki ölü çıktı."

Benim yorumuma katılmayan kaptanlar bana hoş olmayan bakışlar yollarken tebessüm ettim.

"Şimdi..." diye dikkatleri üzerine çekti, Dilhan.

"Buraya asıl toplanma sebebimiz olan ,Kaptan Asena'nın infaz edilme isteğinize, gelelim."

Benim için kaptan denilmesi hoşuma gidiyordu.

Kaptan Asena...

Dilhan, herkes sessizleşince masadakileri kısaca süzdü ve "Kaptan Asena'nın infaz edilmesini isteyenler oylarını kullanmak için ellerini havaya kaldırsın." dedi.

Dilhan haricinde tüm eller havaya kalkınca gülümsedim.

"Peki..." dedi, Dilhan.

"Kaptan Asena'nın infaz edilmesine karşı olanlar ellerini kaldırsın."

Diğer kaptanlar ellerini kaldırırken Dilhan elini kaldırdı.

Kaptan olduğum için oy kullanma hakkım vardı lakin kullanıp kullanmamam pek de önemli değil diye el kaldırmamayı tercih etmiştim.

Kaptan Kızılsakal, "Uğraşmayarak el kaldırmaman ne güzel. Sonucu sen de bizim gibi oy vermeden önce biliyormuşsun." dedi.

Sadece gülümsedim.

Bir şey söylememiştim. Çünkü beni biraz daha öldürebileceklerini düşünmelerini izlemek istiyordum.

"Nasıl ölmek istersin? Bir kaptan olduğun için senin kendi ölümünü seçmene izin verebiliriz." diyen kaptan ile dudak büzdüm.

"Eğer infaz edilecek olsaydım sanırım işi hızlı bitiren bir zehri seçerdim."

"Artık senin için eğer diye bir kavram olmadığının farkına varmalısın."

Sen öyle san.

"Bu konseyin toplanma sebebinin beni infaz edip etmeyeceğinize karar verip ona uygun bir uygulama gerçekleştirmek olduğunu biliyorum lakin hazır toplanmışken başka önemli konuların da konuşulmasını istiyorum."

"Zaman mı kazanmaya çalışıyorsun?" diye soran Kaptan Topal'ın ardından başka bir kaptan, "Zaman kazanmak bir işine yaramayacak." dedi.

Bir başkası, "Belki de ölmekten korkuyordur." diyerek güldü.

Sakinlikle "Sadece ölmeden önce size, dolayısıyla kendime fayda sağlamak istiyorum." dedim.

"Senden anca yatakta faydalanırız." diyerek gülen bir kaptan ile Çolpan saldırıya geçecekti ki onu elimle durdurdum ve bu şakaya gülen kaptanların susmasını bekledim.

Gülmeler son bulunca şakayı yapan kaptana "Mürettebatının içinde köstebek olduğuna dair olan şüphelerinde haklısın." dedim.

Kaptan ciddileşirken "Bunu benim haricimde bilen yoktu. Sen bu bilgiye nasıl ulaştın?" diye sordu.

"Ne kadar köstebeği fark etmiş olsan da ikide iki bir başarı elde edememişsin. İçine köstebeği soktuğunu düşünerek mürettebatına karşı köstebek yolladığın kaptan yanlış tercih. Eh bu yanlış tercihin ise bir dostluğu sonlandıracak."

"Kim benim mürettebatıma köstebek soktu öyleyse?" diye bağırdığında ortamı daha çok kızıştırabilmek için "Öncelikle bilmelisin ki o kişi senin sandığın gibi Kaptan Karagöz değil." dedim.

Kaptan Karagöz sinirle ayağa fırlarken "Gemime köstebek mi soktun?" diye bağırdı.

Sonra ekledi.

"Senin yüzünden mi aylardır işlerim rast gitmiyor?"

"Evet, dostun sandığın kişi yüzünden." diyerek araya girdim.

Onlar aralarında tartışırken Kaptan Sezgi, "Aranızı bozmaya çalışıyor, fırsat vermeyin şu kadına." diye konuyu kapatmaya çalışıyordu.

"Asıl suçlu olduğun için konuyu kapatmaya çalışma. Her türlü yaptığın hainlik ortaya çıkacaktı." dediğimde Kaptan Sezgi ne yapacağını bilemeyerek ayağa kalktı.

O üçlü tartışırken Kaptan Kızılsakal, "Bu bilgiyle yırtabileceğini mi sanıyorsun?" diye sordu.

"Tek o bilgiyle kimse yırtamaz. Bu yüzden daha çok hazinem var."

"Başka hangi konularda hazinen varmış, sun bize."