Part II

518 39 2
                                    


Bir arkadaşımda hikaye yazmaya başladı. Adı PeriKokusu. Hikayesinin adı ise Gece. Bir bakın derim, belki seversiniz. ;) 

PART II ~ Giriş


~Hugo Fred Weasley

  Mutfakta oturmuş hala tartışmakta olan annemle babama baktım ve ayağa kalktım. "Ben yapağım." İkiside bana şaşkınca bana bakarken ağlamamak için dudağımı ısırdım. "Elimde olsa olanlağı, onlağı... Bende unutmak isteğdim. Ama hatığlamam geğek. Ğose ya da ben. İkimizden biğinin hatığlaması geğek. Ben... Ben iki dostumu ve sevdiğim kızı ka-kaybettim. ... Ama Ğose bunu kaldığamıyoğ! Tüm yaz odasından çıkmadı ve kimseyle konuşmadı! Onu da kaybedeceğiz ve ben bunun olmasına göz yummak istemiyoğum! İzin verin... İzin verin ben yapim." Annem ağlayarak arkasını döndüğünde babam onun omzunu tuttu ve başıyla beni onayladı. 

   Boğazımda oluşan yumruya alışmıştım. Aylardır onunla yaşıyordum ve artık sıradan bir şey gibiydi benim için.Sanki zaten orada olması gerekiyormuş gibi. O geceki saldırıda çok kayıp vermiştik. Chloe, Sam, Jason, Prim... Cenazelerine katılmak işkence gibiydi. Ama gitmiştim. Rose gelmemişti. Zaten gelemezdi de. Kendinde değildi ve kriz geçirip duruyordu. Ben onlarla birlikte kardeşimi de kaybetmiştim ve artık geri kazanmak istiyordum. Odasının kapısının önüne gelince derin bir nefes aldım ve kapıyı tıklatıp içeri girdim. İçerisi çok boğucu ve karanlıktı. Rose yine yatağında uzanmış perdesi kapalı olan penceresine bakıyordu. Dolan gözlerimle yanına gidip oturdum. Her zaman ki gibi tepki vermemişti. 

   "Peğdeni açmamı isteğ misin? Ya da penceğeni? ... Sana kokoğca değken şaka yapıyoğdum ama geğçek biğ kokağcaya dönüştün." Yüzü aynı ifadesiz şeklinde kalınca gözlerimi sıkıca kapattım ve asamı çıkardım. "İleğde... Oluğda biğ şekilde bu yaptığım şeyi öğğenirsen beni asla affetmeyeceğini biliyoğum. Ama yinede yapmalıyım Ğose. Senin için. .... Ö-Özüğ dileğim." Asamı Rose'a doğrulttuğum da gözleri bana döndü ve bir damla gözyaşı yanağına doğru aktı. Dişlerimi sıktım ve başımı eğdim. "Obliviate!"


~Lily Luna Potter

   Haftaya yeni dönem başlayacaktı. Bakanlık önce Hogwarts'ın kapatılmasına karar vermiş, daha sonra gelen itirazlarla okulun açık kalmasına fakat bir kaç seherbaz tarafından korunmasına karar vermişti. Ben... İyi değildim. Üç dostumu ve bir bina arkadaşımı kaybetmiştim. Tabii birde hala uyanmayan iki yaralı vardı. Ben McQuill ve ... Tom Riddle.

   Gondor düzenli aralıklarla beni haberdar ediyordu. Mektuplarına cevap vermesem de. Dediğine göre Tom'un durumu daha ağırmış. Saldırıdan önce Pelerinli'nin Kevin olduğunu anlayan Tom onu durdurmaya çalışmış. Gondor Kevin taraftarlarını atlatıp yanlarına gittiğinde Kevin yokmuş. Sadece Tom... "Yaşamamalıydı diyorlar. Sanırım neden yaşadığını biliyorum ama mektupta bunu anlatamam. Hogwarts'a gittiğimizde lütfen benimle buluş. Bu gerçekten önemli." demişti son mektubunda. Konuşur muyum bilmiyorum. Hogwarts'a gider miyim onu bile bilmiyorum. 

   "Lily." Arkamı dönüp kapıda kızarık gözleriyle bana bakan Hugo'ya baktım. "Ğose... Kendine geldi." Kaşlarımı çatıp ayağa kalktığımda Hugo'nun elindeki asayı gördüm.Tekrar ona baktığımda başını yere eğmişti. "Yapmam geğekiyoğdu." Yavaşça yanına gidip ona sarıldım. "Biliyorum. Biliyorum."  


 Evet! Eylül geri döndü! hdgd Neyse. Part II'nin girişini yaptık. Ya bu akşam ya da yarın yeni bölümü yazarım. Dorcas'ı okuyan varsa ona da geri döndüm. Haberiniz olsun. :) Kayıplar verildi ve hala durumu ağır olanlar var. (Bknz:Tom) Umarım eskisi gibi destekler ve okumaya devam edersiniz. Part II herkesin daha çok olgunlaştığı bölüm olacak. Tabii ki komiklikler, aşk devam edecek ama daha... Olgunca? Her neyse. Yeni bölümde görüşmek üzere.

Sonun BaşlangıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin