22. Bölüm | Orman

986 54 26
                                    

Biliyorum bölüm çok gecikti fakat müsait değildim. Dershanem başladı ve evde de ders çalışıyorum. Fakat yeni bölüm için hiç istek gelmeyince de yazasım gelmedi açıkçası. Zaten yeterince ilgi yoktu. Neyse. Umarımbeğenirsiniz. Eğer artık okunmak istenmiyorsa diğerleri gibi bunu da yazmayı bırakabilirim. Okuyucu sayısında azalmaolursa öylede yapacağım. Moralim bozuk neyse. İyi akşamlar hepinize.

*Rose Weasley*

Büyük salondaki uğultular başımı ağrıtıyordu. Başımı ellerimin arasına alıp dirseklerimi masaya yasladım. Lily'nin hainliği ile ilgili söylenen lafları daha fazla duymak istemiyordum. Başımı kaldırıp Hugo'ya baktım. Teni bembeyazdı ve öylece duvara bakıyordu. Normal de Lily'e söylenen şuan ki laflardan biri için okulu yıkıp yakabilirdi. Ama şuan normal bir zaman da değildi. "Bu kadağ mı köğdüm?" Fısıltı gibi çıkan sesini duyunca ona odaklandım. "Kız kağdeşimin en yakın ağkadaşımla çıktığını, kuzenimin ailesine ihanet ettiğini göğemeyecek ka-"

"Yeter Hugo." Başını yavaşça çevirip bana baktı. "Küçük bir oğlan çocuğu gibi mızmızlanmayı kes artık. Ne olduysa oldu. Kendini suçlaman bir şeyi değiştirmeyecek." Konuşmadan gözlerime bakmaya devam edince gözlerimi kaçırdım. "Biliyoğdun. ... Lily ile bu yüzden mi kavga ettin? Bana neden söylemedin? Neden hep benden biğ şeyler saklıyoğsunuz?" Hugo'nun git gide yükselen sesi yüzünden herkes susmuş bize bakıyordu. Hugo dolu gözleriyle bana bakarken hızla ayağa kalktı ve hızla salonu terk etti.

Saçlarımı geriye itip masanın üzerinde ki kağıtlara baktım. Lily... Resimlerde gerçekten mutluydu. Bu dönem bizim yanımızda hiçbir zaman içten kahkaha atmamıştı ama... Kevin'ın yanında atmıştı. Onun yanındayken... Sinirle kağıtları ittim ve masadan aşağı attım. Slytherin masasından yükselen kahakahalar artarken gözlerimi yumdum. Neden o an burada değildim ki? Hugo bana haber vermeye gelince hızla salona geri dönmüştük. Biz içeriye girerken bana çarpıp koşarak dışarı çıkan Tom aklıma gelince yumruğumu sıktım. Lily'nin peşinden gittiğini anlamıştım ama Hugo beni engellemişti.

"Kendini bu kadar üzme ve Lily'e de destek ol. Şuan yalnız hissediyor olmalı." Gözlerimi açtım ve karşıma oturmuş olan Jason'a baktım. "Yaptıkları doğru değildi. Eğer ona destek olursam hatas-" "Rose!" Susup Jason'a baktığımda derin bir nefes alıp konuşmaya devam etti. "Lily her zaman senin yanındaydı. Şuan yeterince ders aldığına eminim. Onu desteklemen gerek. Çünkü... Ben destekleyeceğim. Onu yalnız bırakırsanız... Olayların iç yüzünün farkında bile değilsiniz. Lily Luna Potter yalnız kalmamalı."

Gözlerimi kısıp Jason'a baktım. "Neden onu bu kadar korumaya çalışıyorsun? Sebebi ne? Açıkla o zaman bana." Jason'ın gözleri şaşkınlıkla büyürken dişlerimi sıktım. "Ne ima ediyorsun?" Cevap vermeyince hızla ayağa kalktı. "Vazgeçtim. Lily'e destek olabileceğini sanmıyorum. Aslında olayların durumunu kavrayabileceğini de sanmıyorum. ... Büyüdüğünü düşünmüştüm. Yanılmışım. Ama bir şey daha söyleyeyim mi? Bu beni bir konuda ilk yanıltışın olmayacak gibi." Jason hızla yanımdan uzaklaşırken titreyen dudaklarımı ısırdım. Kendi pişmanlığımı yok etmeye çalışırken onu kırıyordum. Kahretsin!

*Lily Luna Potter*

Ormanın içinde yürümeye devam ederken kendimi bomboş hissediyordum. Bu öyle garip bir duyguydu ki. Hiçbir şey hissetmiyordum, düşünemiyordum. Vücudumun hakimiyeti bile bende değil gibiydi. Ormanda ne kadar süredir yürüdüğümü, dönüş yolunun nerede olduğunu, burada ne gibi yaratıklar olduğunu... Bilmiyordum. Sadece yürüyordum işte.

Hain... Artık herkesin gözünde ben buydum. Profesörlerin, düşmanlarımın, arkadaşlarımın, geriye kalan ailemin... Gözlerim yeniden dolmaya başlarken dişlerimi sıktım. "Artık yalnızsın Lily Luna Potter." "Hayır. Potter'ı kullanmamalısın." Hızla arkamı döndüm ve Tom'a baktım. "Sen. Ne zaman geldin?" Yavaş adımlarla bana doğru yaklaşırken hafifçe gülümsedi. "Geldim? Yanlış kelime. -dır takip ediyorsun, olacaktı. Ne zamandır takip ediyorsun?" Geriye doğru bir adım attım. Gülümseyip bana doğru gelmeye devam etti. "Yaklaşık iki saatir yürüyoruz." Dediği cümle zihnimde yankılanırken beni takip etmesi çokta umrumda değildi. Potter'ı kullanmamalısın.

Sonun BaşlangıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin