Uğur: İstediklerini aldın mı ?
-Jasmina: Gerçekten şansın çok tuhaf, bu hazine deposuna nasıl sahip oldun ?
-Uğur: Kader.
-Jasmina: Aldım, Uğur bu eserleri ortaya çıkarma.
-Uğur: Biliyorum.
-Jasmina: Simya kulesinin bu şubesinde hiç impartorluk eseri yok, göksel general eserler bile çok değerli. Eğer biri fark ederse generaller senin için gelir, üst halkada da değişmez. Eğer söz konusu imparatorluk eserleriyse o zaman aşkınlar bile gelecektir.
-Uğur: Biliyorum.
-Jasmina: Bu yüzden bu kadar rahat dağıtma.
-Uğur: Biliyorum.
-Jasmina: Bilmiyorsun aptal !!!! Neden bize veriyorsun, neden kendine saklamıyorsun, tehlikeye girme ihtimalin var.
-Uğur: Jasmine, tüm hazineler ne işe yarar ? Eğer ailem kullanamayacaksa o zaman depoda çürümeleri mi yoksa koleksiyon olmaları ve onlara sadece bakıp böbürlenmem mi gerek ? Jasmina benim için tanrı eseri bile olsa sizin karşısınızda değeri yok, sadece kullan. Eğer bir şey için bir eşyaya mı ihtiyacın var ? Sana hepsini veririm, benim aile anlayışım bu, aileden bir şey saklanılmaz. Bir şey kıskanılmaz, sadece bir eser bile ailenindir. O eserler benimse aynı zamanda ailenindir. Kanları paylaştım, değerli miydi ? Evet, ama umursamıyorum. Eğer ailem benimle güçlenecekse o zaman kendi kanımı bile söküp vermeye razıyım. Bunu unutma, benim için siz her şeysiniz.
-Jasmina: Aptalın tekisin.
-Uğur: Bununla gurur duyuyorum.
-Jasmina: Çok can sıkıcısın.
-Uğur: Biliyorum, bu dünyayı gezmek ister misin ?
-Jasmina: Randevu mu neden olmasın ?
Jasmina ile beraber etrafta dolanmaya başlamıştık. İkimizde sıradan muhafız maskeleri takıyorduk, imparatorluk muhafızlarının devriye gezdiği zaman maske takmaları gerekiyordu, doğal olarak bu gizlilik veya özel bir nedenden değildi. Küçük bir yer olduğu için muhafızın arkadaş grubunun gelerek onu engellemesini önlemek içindi. Sonuçta bir dönemde içki ısmarlamak ve muhabbet etmek yüzünden muhafızlık görevlerinin aksadığı bir kaç yıl olmuştu. İkimizde etrafta gezerken Jasmina merakla etrafı izledi.
-Jasmina: Hepsi yarı insan, uzun zamandır yarı insan görmüyordum.
-Uğur: Simya kulesinde ?
-Jasmina: Çok az, genellikle ateş ailelerinden gelenler ama çoğunlukla insansı ırklar var.
-Uğur: Soy olarak ?
-Jasmina: 1001'e giren soyları var ama çok zayıflamış durumda. Yinede bunun onur gibi taşıyorlar, örneğin buradaki bir canavarın kristal kaplumbağa olduğunu gördüm. Sadece 900 sıralarda ama kulede yani 4.halkada onu avlayarak satarsan büyük bir miktar getirir. Yinede simyacı olduğumuz için ahşap ve ateş soyları daha değerli.
-Uğur: Anlıyorum, soylarını güçlendirmek için mi ?
-Jasmina: Evet, zayıflayan kan hattının düşmesini ancak bu şekilde yavaşlatabilirler ama ustamdan duyduğuma göre 5.halkanın çoğu insanı 1001 listesinde üst sıralarda. Ortalama sırlama sınırının 350 olduğunu duydum. 4.halkada bu 650'lere kadar düşüyor.
-Uğur: Anlıyorum, o zaman senin için çok rahat geçmiş olmalı.
-Jasmina: Biraz, vermilion olduğum ortaya çıktığında hemen bir kıdemli öğrenci olarak beni aldı. İyi birisiydi, ondan ayrıldığım için üzgünüm ama ilerlemem için burada kalamayacağımı söyledi. Onun sınırı göksel general 3.aşamaymış, ömrü boyunca hazine ile bile 4.aşama geçme şansı çok az.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden 3.Kitap ( Cumartesi / 1 bölüm )
FantasyUğur'un sınavı sonunda bitmişti, artık diğerlerini aramak için tüm evreni dolaşmaya başlamıştır.