Uğur Vs Aytun 2

96 13 3
                                    


Uğur sonunda kendini tutmayı tamamen bırakmıştı. Ruhu arkasında belirirken, uzay parçalandı, ağaç figürü arkasında yükselirken alan titriyordu. İlk kez ruhunu gerçekten ortaya çıkartıyordu. Çevredeki canavarlar tehlike hissettiği için alandan uzaklaşırken Aytun merakla ruha baktı. Ağaç formunda ilahi ruhu bir kaç kere görmüştü ama bitki ilahi ruhları nadirdi ama daha nadir olan bitki ilahi ruhları genellikle ahşap uzmanlarında çıkardı. Slvia'nın ruhu gibi ama bu adam tam tersi bir alev ve yıldırım kullanıcısıyken ağaç ruhu vardı ve bu ağaç simsiyah bir gövdeye sahipken üstünde rengarenk damarlar vardı. 

Her damar dallara yayılırken dallarda rengarenk yapraklar açıyordu, ağacın gövdesi ile zıt olan yaprakları sanki bir gök kuşağı gibi parlarken ağaç gizemli ve kutsal bir his yaydı. Aynı damar desenleri renksiz olarak Uğur'un bedeninde çıktı. Bedenini tamamen kaplamıştı, desenler; kemiğine, organlarına ,damarları hatta derisini, her yerini kaplanıp sararken Uğur'un görünüşü tamamen değişmeye başladı. 

Karmaşası içinde kalırken bedenini saran renksiz bir zırh oluşmuştu. Üstünde şeffaf gri-beyaz tonundaki zırh oluşurken havası tamamen değişmişti, gözleri dibsiz bir çukur gibiydi, insanlar doğrudan ona bakmaya korktu. Teni beyazlarken, saçları ve gözleri buna zıt olarak kopkoyu bir siyahtı.

Şeffaf zırh göğsünü, ayaklarını, başı  hariç her yerini kaplayan tam vücut zırhı gibiydi, tek zırhla kaplanmayan yeri başıydı, başında miğfer yerine bir taç duruyordu. Zırh, ağır bir zırh değildi tam tersine hafif zırhtı ama bedenini kaplayan zırhının bir farkı vardı. Beyaz renkli desenler neredeyse görülmeyen şeffaflıkta zırhın üzerinde kabartmaya dönüşürken, siyah renklerde beyaz  desenin olmadığı yerlerde kabartamaya dönüştü, bazen kabartmalar iç içe giriyor ve mistik bir kabartmaya dönüşüyordu. Uğur güçle dolduğunu hissederken ruhundan gelen muazzam güç ile kendini harika hissediyordu ama bunun bir süresi olduğunu biliyordu. Şimdiki gücü ile ruhunu ve bedeni ile birleşen bu formu bir kaç dakika tutabilirdi, daha sonra geri tepme yüzünden bir kaç gün gücünü kullanamazdı ama şimdi tereddüt etme zamanı değildi. Herkesin hayatı ona bağlıydı, Aytun ilk kez tehlike hissetti, bu adamın ruhu çok mistikti ve kesinlikle üstün bir ruhtu hatta üstün ruhlar arasın da bile üstündü.

Şaşkınlıkla bakarken ağaç ruhunun dallarının birinde bir kaç kabartma fark etti ve ten rengi değişti. Bir altın karga kabile üyesi olarak altın karga soy rünlerini biliyordu ama bu ağacın altın renkli alevden yapraklarıyla kaplı dalında bu rünlerin oyulu olmasını beklemiyordu. Her bir yaprakta bir rün yazılı iken yüzlerce altın alevden yaprak vardı. Dallarda ise bilmediği tuhaf bir rün kazılıydı ama bunun bilmediği altın karga rünleri olduğunu varsaydı ki, bu doğruydu.

Bakışları değişirken diğer dallara baktı ve her bir dalın neyi temsil ettiğini fark ettiği anda ten rengi iyice soldu. Ateş, su, buz, toprak, yıldırım, zehir, metal... 13 element ve 13 dal. Her birinin yaprakları da kazılı rünler vardı hayır yapraklar aslında ründen oluşmuştu. Adama bakarken zırhındaki kabartmaları keskin gözleri ile farketti, bir ünvanlı imparator olarak algısı ile zor görülecek şeffaf kabartmaları görürken dallardaki ile alakalı olduğunu fark ettiğinde ifadesi iyice çirkinleşti.

 Zırhının bir yerinde altın karganın yükseltiği bir motif varken diğerinde meditasyon yapan bir üç gözlü altın maymun motifi, başka bir yerde yüzlerce kolu olan bir leviathan motifi. Bu adam ayaklı bir kutsal canavar kitabı gibiydi, zırhında 13 canavarın motifleri varken onu hafife aldığını fark etti, bu çocuk canavar bir dahi değildi, bu ona hakaretti. Bu çocuk tanrıları bile kıskandıracak biriydi.

Sonuçta kaç kişi kökenin peşinde gitti ama başarısız oldu fakat şimdi karşısındaki çocuk buna ulaşmıştı. Bu gri-beyaz şeffaf zırhın aslında kökenden oluştuğunu fark etti. Çocuğun arkasında kanatları oluştu ve bir anda yanında belirdi. Bu hız kesinlikle korkunçtu, 2500 birimlik bir hıza eşitti hatta biraz daha yüksekti ama bu çocuk kaçıncı aşamada ? 

Yeniden 3.Kitap ( Cumartesi / 1 bölüm )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin