12. bölüm

463 32 11
                                    

Arkadaşlar okuyup yorum ve oylarınızla destek olur musunuz ? İnanın çok değerli düşünceleriniz 🥰
Teşekkür ederimm

2 ay sonra

Zeynep'in gidişinin ardından 2 ay geçmişti. Tabiri caizse yaşamak için yaşıyordu Gökmen. Defalarca köye gidip uzaktan izlemişti Zeynep'i cesaret edememişti bir türlü karşısına çıkmaya.

Artık kaldıramıyordu Gökmen bu hasreti. Yok yere gitmişti Zeynep. Bir yanlış anlaşılma uğruna çekip gitmişti. Ne telefonlarını açmış ne mesajlarına bakmıştı Gökmen'in sonunda da engellemişti her yerden .

Gökmen sonunda içini annesine açmaya karar vermişti. Ne olup bittiyse her şeyi anlatmıştı. Annesinin canına minnetti Zeynep gibi bir gelininin olması ama oğlunun geldiği hale artık dayanamıyordu. Zaten zorlu zamanlardan geçerken şimdi tamamen tadını tuzunu kaybetmişti oğlu.

Sonunda oğluyla konuşup Zeynep'in ailesine haber göndermek istediğini söylemişti. Gökmen ilk başta karşı çıksa da , sonradan düşündüğünde artık elinde kalan tek çarenin bu olduğunu biliyordu.

Annesinin dediğini yapmış Zeynep'in ailesine haber göndermişlerdi. Zeynep'in ailesi tekliflerini kabul etmişti fakat Zeynep'in gelenin kim olduğundan haberi olmadığından emindi . Fazla detay vermemişlerdi bilerek .

Ve sonunda o gün gelmişti. Gökmen başına geleceklerden deli gibi korkuyordu . Ne olacaktı hiçbir fikri yoktu . Kovulmaktan beter olacaklardı belki de ..  Kendi umrunda değildi ailesine bunu yaşatmak istememişti en başta ama şuan elinde kalan tek şansını değerlendirmekten başka çaresi yoktu .

O böyle kara kara düşünürken annesi yeni bir fikirle gelmiş ve kendine bir kez daha hayran bırakmıştı.

Zeynep'e mesaj atıp görüşmek isteyeceğini söyleyecekti. Zeynep de haliyle hem gelenlerin kim olduğunu öğrenmiş olacak hem de Hülya hanımı dinlerse her şey güzel olabilecekti.

Tek sorun Zeynep'in kabul edeceğine ihtimal vermemesiydi. Zeynep'in numarasını annesine vermiş , nefesini tutmuş bekliyordu gelecek cevabı.

Bir süre sonra gelen mesajla annesinin yüzü güldüğünde tuttuğu nefesi bırakmıştı bir nevi .

- Kabul etti oğlum gidelim hadi

Zeynep 2 ayın sonunda bir haber almıştı sevdiğinden. Vazgeçmek için çok çabalamıştı ama bu 2 ayda anladığı bir şey vardı , Gökmen'i gerçekten seviyordu. Ondan habersiz geçen 2 ayda vazgeçmiş olma ihtimali içini adeta yakıp kavurmuştu. Ama gururuna yediremiyordu Gökmen'i o kadınla gördükten sonra ona olumlu bir dönüş yapmayı. Gördüklerinin bir açıklaması olduğuna ikna oluyordu yüreği ama gururu önüne geçiyordu. 2 ay boyunca hiçbir şey yapmamıştı Gökmen ve bu Zeynep'in canını acıtmıştı, Gökmen'in kendini uzaktan izlediğinden habersiz..

Hülya hanımdan gelen mesajı gördüğünde ise yeniden doğmuştu sanki. Eli ayağına karışmış, olduğu yerde duramaz olmuştu. Ne ara bu kadar kapılmıştı Gökmen'e , nasıl anlamamıştı bu hale gelirken bilmiyordu . Tek bildiği artık Gökmen'in adını dahi hatırladığında yüreğinin atmayı unuttuğuydu .

Hülya hanımla konuşacakları bütün hayatını değiştirebilirdi. Ve o bu ihtimali deli gibi istiyordu.

Aklına gelenle kalbi atabilecek gibi daha da hızlı atmıştı .

Ne yani onu istemeye gelecek kişi Gökmen miydi?

Gökmende başkası olsa anında reddedecegi o kadar özellik vardı ki . Sinirliydi , fevriydi . Daha önce hayatında biri olan birini asla istemediğini söylerdi arkadaşlarına. Ama aklı kalbini yenememişti . Kalbi galip gelmiş ve hepsini görmezden gelmeyi seçmişti. Artık kabul ediyordu bu gerçeği. Seviyordu Gökmen'i.

HemdemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin