33. bölüm

241 21 5
                                    

Gökmen'in sorduğu soruyla gözlerini kaçırdı Zeynep. Bu şekilde kocasının dikkatini üzerine daha fazla çekmekten başka bir şey yapmıyordu biliyordu ama şuan bu telefonun hiç sırası değildi gerçekten . Şüphe çekmemek için üste çıkmak ister gibi söylendi bu defa .

- Yüzünün halı ne öyle Gökmen , önemli bir telefon değil

Telefonun sesini kısıp kucağına ters çevirirken söylediği şeye Gökmen'in ne tepki vereceğini kestirmeye çalıştı çaresizce.

Gökmen'in sakin ama bir o kadar da mantıkla sorduğu sorular gerginliğini daha da artırıyordu .

- Rengin bembeyaz oldu Zeynep, kimdi o arayan?

Daha sonra Zeynep'in cevap vermesini beklemeden elindeki telefonu alıp açtıktan sonra hoparlöre verdi Gökmen.

-Zeynep hanım merhaba , görüşme olumlu geçmişti biliyorsunuz tüm şartları sağladığınız için başvurunuz kabul edildi .

Karşı taraftan gelen Serdar Bey'in sözleriyle gözlerini sıkı sıkı yumdu Zeynep ,  Gökmen bunu bu şekilde öğrenmemeliydi .

Serdar Bey'in cümlesi bittiğinde korkuyla açtı gözlerini. Gökmen'e dönüp bakmaya bile cesareti yoktu . Kocasının sözleriyle istemese de dönmüştü yüzüne.

- Alın Zeynep hanım , cevaplayın Serdar Bey'i

Gökmen'in gözlerine baktığı birkaç saniyede gözlerindeki hayal kırıklığının karşısında ezilmişti Zeynep . Gökmen'in uzattığı telefona kaçırdığı bakışlarını geri Gökmen'e çevirip telefonu da almadı elinden .
Başını omzuna doğru eğip mahçup bir bakışla karşılık verdiğinde , Gökmen telefonu kapatıp masaya bıraktı . Zeynep'in ondan anlayış beklediğinin farkındaydı ama şuan anlayışlı olmaktan çok uzaktı. Kalbini kırmak istemiyordu karısının bu yüzden de hiçbir şey demeden önüne döndü .

Zeynep yerinde huzursuzca kıpırdanıp sandalyesinin ucuna doğru kayıp Gökmen'e yaklaştıktan sonra kocasının sinirle titrettiği dizine elini koydu . Böyle olmasını istememişti en başından ama o görüşmeye gittiği gün biliyordu başına bunların geleceğini , zaten günlerdir nasıl söyleyeceğini düşünüp duruyordu .

- Gökmen ..

Karısı elini dizine koyduğunda daha yeni fark etmişti Gökmen dizlerini titrettiğini . Zeynep'i tanıyamıyordu sanki , sözlerine asla kıymet vermeyip başına buyruk davranması canını fazlasıyla sıkıyordu . Sevdiğine karşı zor olmak istemediği için bu mu reva görülüyordu yani ?

Zeynep'i dinlemeden ayaklandığında karısının elinin boşluğa düşmesine aldırış etmeden ilerledi .

Zeynep arkasından giderken Gökmen'in aniden durmasıyla çarpmadan durmayı başarsa da Gökmen arkasına döndüğünde yüz yüze geldiği kocasının gözlerindeki öfkeyle afallamıştı iyiden iyiye .

- Gökmen bir dinle beni ..

Zeynep'in endişeli halini, titreyen sesini  görmezden gelmek istiyordu Gökmen bu defa .

- Zeynep dinleyecek bir şey yok tamam mı , hayırlı olsun sana !

Karısını orada bırakıp daha yeni çıkardıkları malzemeleri toplamaya başladı sonra . Zeynep gözleri dolu dolu kocasını izlemekten vazgeçip uzakta duran bir taşın üstüne oturup esen rüzgara açtı yüreğini.
Gözlerini kapatıp kalbini dinledi bir süre . Gözyaşlarına engel olmadı bu defa . Önceden böyle bir kız değildi buna ağladı mesela , herkese kafa tutabilirdi Gökmen'e bile .

Aşk böyle bir şeydi belki de , insanın elini kolunu bağlayan bir prangaydı ..
Her şeyi öğrenmişti ama sevdiğinin öfkesiyle baş etmeyi aylardır öğrenememişti .

HemdemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin