17. bölüm

311 21 33
                                    

Zeynep karşısındaki adama biraz önce hissettiği duyguları bırak sanki bir yabancıya bakar gibi baktığında Gökmen'in fark etmemesi için onu geçiştirip gelin odasına girmişti hızlıca.

Gökmen ne olduğunu anlamaz halde arkasından bakarken kapıdan seslenmekle yetinmişti .

- Girişte bekliyoruz seni , gidiyorum ben şimdi

Zeynep'in tuhaf davrandığını anlasa da kendi üstüne alınmamıştı Gökmen. Düğün bitmiş ve kendi evlerine gideceklerdi belki de yaşadığı duygu karmaşasından dolayı bu haldeydi .

Zeynepse odada koltuğa oturmuş ne yapacağını düşünüyordu. Ve bir karar vermesi için zamanı çok kısaydı. Dışarıda herkes onu bekliyordu. Bu şekilde o eve giremezdi , yapamazdı bunu kendine. Kaçıp gitse ve bunlar Alevin yalanı çıksa Gökmen onu affeder miydi ?

Aklından aynı anda geçen yüzlerce düşünceyle vücudunun ısındığını hissetti. Yerinden kalktığında aklına gelen şeyi hızla yapması gerektiğini biliyordu sadece .

Çantasından çıkardığı defterinden bir yaprak koparıp tek bir cümle yazdı çünkü şuanda Gökmene iyi veya kötü hiçbir şey söyleyebilecek durumda değildi. Bu duruma düştükleri için fazlaca üzgündü. Ve hayal kırıklığı hissediyordu derinden.

" Üzgünüm"

Kağıdı koltuğun üzerine bırakıp. Bileğindeki takıları da hızlıca çıkardı .
Bunları ne kadar hızlı yapıyor gibi gözükse de yaptığı her hamle yüreğine oturuyor canını fena halde yakıyordu.

Üzerindeki gelinliği çıkarmaya kalksa geç olacaktı ve çok da kabarık olmayan gelinliğinin üzerine feracesini giyip zorlayarak fermuarını kapatmıstı.

Şuan kaçmaktan başka hiçbir çaresi yoktu. yaptığı şeyin ne kadar büyük bir şey olduğunun farkındaydı . Ama korktuğu şey Alevin sözlerinin doğru çıkması durumda kimsenin yanında olmayacağını bilmekti. Dayısının karşısına çıkmaya asla yüzü yoktu. Hayatıma karışma dediği adamın karşısına geçip sen haklıymışsın demek kolay mıydı. Bunları düşündükçe sıkışan yüreğine inat daha hızlı koşuyordu . Belki de yokluğu fark edilmişti bile . Gökmen arkasından gelse ve onu durdursa ne derdi , ne olurdu sonrasında ... Sanki beyin hücreleri çalışmayı bırakmış gibi hissediyordu. Çünkü bırak mantıklı düşünmeyi , düşünemiyordu bile . Dayısı kaçtığını öğrendiğinde ondan nefret edecekti belki de . Nenesi ne hale gelecekti ..

Çalan korna sesiyle düşünceleri bölünürken irkilerek durdu yerinde.

Arkasına dönmeye cesareti yoktu, çünkü eğer gelen gökmense bundan sonrası her şey sadece daha kötü olacaktı. Korkarak arkasına döndüğünde gelen taksiyi fark edip el ederek durmasını sağladı. ..

Taksiye bindiğinde her şeyin bittiğine biraz daha emindi artık. Bundan sonra nereye gidecekti şimdi bunu düşünmesi lazımdı...

***********

- Şeytan tüyü var oğlum sende , o kadar imkansız imkansız dedin aldın kızı , dedi Hakan keyifle

Gökmen Hakan'ın sözleriyle şakaya vurarak destekledi arkadaşını.

- İşimizi biliyoruz diyelim ..

Daha sonra aklına gelen şeyle yüzündeki gülüşü silinirken kolundaki saate baktı.
Zeynep odaya gideli 20 dakikayı geçmişti. Artık iyiden iyiye meraklanırken arkadaşlarını orada bırakıp gelin odasına doğru adımladı.

Kapıyı tıklattığında ses gelmediğinden kapıya yaklaşıp konuşmaya başladı.

- Zeynep, müsait misin

HemdemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin