Bölüm 28

5.2K 174 14
                                    

     İyi okumalar. Oy ve yorumlarınız için şimdiden teşekkür ederim. Ve unutmadan hayırlı ramazanlar :))

Biz insanlarda olan sahiplenme hissi doğuştan geliyor olmalı . Bebek olduğumuz halde emziğimizi bile zamanla benimser sahipleniriz. Aile bireylerimizi , oyuncaklarımızı , eşyalarımızı , bebek olduğumuz halde zamanla bize ait olduklarını düşünürüz. Bu öğrendiğimiz birşey değil. Hissiyat ile alakalı bir durum. Demek ki sevdiğimiz her şeyi sahiplenme duygumuz doğuştan geliyor. En azından benim çıkarımım bu şekilde kim sevdiği kişiyi sahiplenmez ki  zaten...Sahiplenmiyorsa sevmiyordur bu çok basit bir denklem aslında .İnsan sevdiği kişiyi paylaşamaz. Bazı kişiler bunun dozunu kaçırıyor olsada herkes ufak da sahiplenilmeyi ister ama tabiki özel alana kadar müdahalede bulunulmadığı takdirde 

Gelen yemeğimizi sakin sakin yedik. Urazın şuanda aklından ne geçtiğini tahmin dahi edememekle birlikte akşam olacaklardan da korkmadan edemiyorum. Urazın yüz ifadesi gerçekten korkulmayacak gibi değildi. Onun o kadar sinirleneceğini bilsem söylemezdim. Uraz tabletiyle ilgilendiği sırada bende fırsattan istifade hemen bizim gruba olanları anlattım. Emirde Aleynada keşke söylemeseydin Uraz bu işi bile iptal ettirebilir falan dediler .O kadar da olduğunu tabikide düşünmüyorum. Yani bu bir iş sonuçta ben zaten benim yüzümden böyle birşey olmasına asla izin vermem . 

Urazın yeterince işinde ciddi olduğunu bildiğimden bu konuda da objektif olacağını düşünüyorum. Adamın benimle konuştuğu şey zaten özel  bir durum değildi. İş yapacağı adamı tanımak istemiş kendince , kötü niyetli olarak bunu yaptığını tabiki düşünmüyorum ama işte gelde bunu Uraza anlat . Daldığım düşüncelerimden Urazın bana seslenmesiyle çıktım.

'Eflin sana söylüyorum neden daldın gittin?' 

'Yok öylesine dalmışım önemli bir durum değil yani, sen ne diyordun?'. Uraz tabletini göstererek 

'İşim bitti hadi yemeğe inelim.' bende notlarımı toparlayıp 

'Tamam inelim.' birlikte odadan çıktık . İster istemez bir tuhaf oldum. Elisa veya Kerem bey bizi görse gerçekten iyi bir görüntü gibi gözükmüyor. Uraz tedirginliğimi anlamış olacak ki koluma dokunarak 

'Rahat olur musun Eflin odamı bilerek bu katta seçtim. Bizi göremezler yani sakinleşebilirsin' 

'Yani Uraz rahat olamamak elde değil ki beni de anla asistanı akşama kadar napıyordur acaba patronunun odasında falan hiç iyi bir görüntü değil valla'  Uraz bezmiş bir şekilde kafasını sallayarak 

'Ben kimseyi umursamıyorum da sen işte taktın milleti kafana sanki onlara ne benim sevgilim olacak kişiden' Uraza dönerek 

'Bu konuyu zaten tartıştık tekrar tartışmak istemiyorum. Şimdi yemeğe inip güzelce toplantımızı yapalım. Anlaşmamızı sağlayalım ve kafamız rahat dönelim.' Urazla konuşa konuşa restoran kısmına gelmiştik . İlerdeki masada Kerem bey  bizi görünce hafifçe elini kaldırdı. Onlara doğru ilerlerken Urazdan beni şaşırtan cevap geldi.

'Anlaşma o kadar da önemli değil.' ben şaşkınlığımı üzerimden atamadan masaya zaten varmıştık. Ne demekti anlaşma o kadar da önemli değil ne demek istiyordu bu adam. Uraz inşallah beni şaşırtacak bir harekette bulunmazsın. Şaşkınlığımı biraz da olsun üstümden atmaya çalışarak hafif tebessüm ederek Kerem bey ve Elisanın elini sıkarak masaya oturdum. Kerem bey garsona menüyü ister gibi bir işarette bulunurken Elisa Uraza doğru dönerek 

'Herşey yolunda mı Uraz?' 

'Yolunda elisa yemeğimizi yiyelim ve anlaşma konusunda konuşalım bu işide bitirelim bir an önce' Elisa gülerek 

ÖZEL ASİSTANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin