Bölüm 33

3.6K 138 14
                                    

    İyi okumalarrr;))Yeni bölümümüzü umarım beğenirsiniz. Oy ve yorumlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim.Sevgilerimleee

    Her yaşadığımız olay doğrusuyla yanlışıyla bizim için bir örnektir aslında o yüzden geçmişimiz iyide olsa kötü de olsa onunla barışık olmamız gerekiyor. Geçmişimizde çok kötü olaylar yaşamış olabiliriz, sonuçta hepimiz birer insanız yanlışımız olmadan doğru yolu bulmamız kolay olmuyor. Yaptığımız hataları sürekli düşünmektense hata olan şey her neyse ondan ders çıkarıp birdaha yapmamalıyız ve eğerki çevremizde de aynı durum görüyorsak fikrimizi belirtmeliyiz. Geçmişte yapılan bağzı hatalar insanları öyle bir duruma getiriyor ki insanlar neyden darbe almışlar ise ona benzer her olayda gardlarını alıyorlar. Tabiki bu her yaşanan olay için geçerli olmayabilir. İnsanlar bazen öyle şeyler yaşıyorlar ki insan duyduğu zaman gerçekliğine inanamayabiliyor. Oysa onu bir insan yaşamışken... 

Geçen bir saatin ardından babam normal odaya alındı. Annemle birlikte babamı görmeye gidiyorduk. İçimde tarifi imkansız bir mutluluk vardı. Tarif etmeye kalksam belki ilk hediyesini alan küçük bir kız çocuğu diyebilirim. Aylar sonra babamı görmenin mutluluğu ve özlemiyse içimi içime sığdırmıyordu. Heyecandan ellerimin terlediğini fark ettim. Annemin koluna dokunup 

'Anne ellerim terlemiş, sen geç  ben hemen ellerimi yıkayıp geliyim olur mu?' 

'Bekliyim seni kuzum?' annemin kolunu sıvazlayıp 

'Yok annem gerek yok hem babam bekliyordur git sen hemen geliyorum ben' 

'Peki annecim' annem babamın alındığı odaya doğru giderken bende ilerde olan lavabolara doğru ilerledim. Cebimin titremesiyle telefonumun varlığını hatırladım. Telefonuma baktığımda Aleyna ve Emirden gelen birsürü arama ve mesajla karşılaştım. Aleynanın numarasına tıkladım. Birkaç çalıştan sonra Aleynanın endişe dolu sesi geldi. 

'Eflin nerelerdesin sen allah aşkına? baban kalp krizi geçirmiş. Doğru mu? durumu nasıl? öldük meraktan, telefonuna da bakmadın. Yoldayız Emirle birlikte geliyoruz. Uraz olmasa meraktan ölecektik kızım cevap versene?' Aleyna o kadar hızlı konuşuyordu ki cümlelerini bitirmesini beklemek zorunda kalmıştım. 

'Aleyna o kadar hızlı nefessiz konuşuyordun ki kesmek istemedim. Hem gelmeyin gerek yok babam çok şükür iyi daha görmedim ama birazdan yanına geçeceğim.' Emirin arkadan bağırarak 

'Artık çok geç güzelim geldik biz hastanenin adresini konum at' 

'İnanamıyorum size ya! ne gerek vardı geldiniz o kadar yolu' Aleyna kızar bir ses tonuyla 

'Tabiki geleceğiz kızım saçmalama dostlar bu günler içindir. Bana burda edebiyat kastırma şimdi konumu at bize' onca duygu karmaşasından sonra arkadaşlarımında varlığını hissetmek gerçekten çok iyi gelmişti. 

'Tamam atıyorum. geldiğinizde beni arayın aşağı inip alırım sizi' 

'Tamam kuzum hadi bay' 

Aleynanın kapatmasından hemen sonra lavaboya girip çabuçak ellerimi yıkadım. Çıktıktan sonra etrafa bakındım ama Urazı göremedim. Uraz tamamen aklımdan çıkmıştı. Nerdeydi acaba hemen numarasına tıkladım. Telefonuna ulaşılamıyordu.Telefonumu kapanmıştı acaba ama o telefonun telefonunun şarjına hep dikkat ederdi. Düşüncelerimi dağıtıp babamın odasına doğru ilerledim. İllaki bizi bulur diye düşünerek odaya girdim. Odaya girdiğimde annemin ve babamın gülüş sesleri geldi kulaklarıma, vakit kaybetmeden içeriye doğru adımladım. Babam ve annem görüş açıma girdiklerinde gülerek 

'Aşkınızı tazeliyorsunuz galiba böldüm kusuruma bakmayın' babam tebessüm ederek. Yatağın yanına doğru vurdu. 

'Gel buraya Eflin hanım seni buralara getirmek için hastanelere mi düşmemiz gerekiyor.' Hemen babama doğru ilerleyip yanına oturdum. Titreyen ellerimi iki yanağına koyarak 

ÖZEL ASİSTANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin