•intikam

656 35 35
                                    

Masal'dan

Mert'in hareketleri beni irite etmeye yetiyordu. Hala bir şeylerin olabileceği umudundaydı ama hepsi için çok geçti.

Sonunda arabaya gelebilen Altay'ı görünce derin bir oh çekmiştim. Çok sıkılmıştım çünkü. Arabaya geldiğinde konuşmaya başladım.

- Kaleci bu kadar bekletemezsin ya..!

Bana cevap vermemeyi tercih etmişti. Arabayı çalışıtırıp sanki o cümleler hiç söylenmemiş gibi hareket ettirmişti.

- Hey! Dağa taşa konuşmuyorum Altay. Ben de buradayım ya hani!

En son dikkatini çekebildiğimde cevap verebilmişti.

- Eve bir geçelim. Hepsini anlatacağım psikolog. Kafamda toplamaya çalışıyorum sadece.
- İyi peki madem.

Dediğim cümleyle kafamı cama yaslanmıştım. Sessiz geçen uzun bir yol sonunda gelmiştik Altay'ın evine.

Yolun verdiği yorgunluğun kısa bir duşla geçeceğini düşünüp hemen banyoya atmıştım kendimi.

Altay'dan

Masal duşa girince ben de yiyecek bir şeyler hazırlamak için mutfağa inmiştim.

Bir yanım onun burada kalmasını deli gibi istese de diğer yanım kalmamasına net bir şekilde emindi.

Uzun bir toparlanma süreci geçirmişti ve hala geçiriyordu. İkinci bir çöküşü kaldıramazdı. Mert bütün bunlardan haberdar olmadığı için ona kolay geliyordu şuan her şey. Tüm bu süreçte Masal'ın yanında olan bendim, yaşadıklarını tek gören de. Ben bir daha öyle bir kadın görmek istemiyordum. Ama ikisi de bu konuda ısrarcıydı.

Bu konuda elimden geleni ardıma koymamaya kararlıydım. Masal, çok değerliydi benim için.

Merdivende gördüğüm Masal'la düşüncelerimi dağıtıp gülümsemiştim ona.

- Oo kalecimizin yüzünü güldürmeyi başarabildik sonunda!
- Aa sen kalecini hep güldürüyorsun psikolog. Olmadı böyle ayıp.

Kısa bir kahkaha atıp oturmuştu masaya. Ağzına bir kaç bir şey attığında başlamıştı karşılıklı sorgumuz.

- Ee anlatacak mısın artık? Toparlayabildin mi kafanda kaleci?
- Toparladım toparladım. Mert'le ne zaman karşılaştın sen? Dökül bakalım psikolog.
- Hıımm. Sen üzerini değiştirmeye gittiğinde denk geldik. Minik bir tartışma yaşanmış olabilir Bayındır. Ama konumuzla alakası ne şuan bunun?
- Ne dedi?
- Ya üff.. Klasik Mert işte. Neden dinlemedin beni falan fistan.
- Masal. Mert takıma seni önerdi.
- Neden, gol atıp takımı mı kurtaracakmışım?  demesiyle kahkaha atmaya başlamıştı.

- Takımın mentalitesi çok düşükmüş. Dünya'da da tek psikolog sen olduğun için yapsan yapsan sen yaparmışsın.
- E bize de yapmak düşer o zaman.
- Biraz daha saçmala istersen! Yurt dışı varken Fenerbahçe' de ne yapacaksın Masal? Yok artık ya!
- Sen niye yükseldin ki bu kadar? Kendi kararlarımı verebilecek yaşta gibiyim sanki. Ne dersin?
- Güzelim. Bunu kendine neden yapıyorsun? Her gün onunla yüz yüze gelmek daha da yıpratmayacak mı seni?
- Hayır. Aksine güç verecek inan bana. Takılma çok bunlara. Eğlenmemize bakalım Bayındır.
- Deneyelim görelim bakalım. Öyle diyorsan öyledir Bayındır.
- Aynen öyle kaleciii. Ee yarın görüşmeye geleyim o zaman ben.
- Gideriz gideriz. Sonumuz hayrolsun psikolog.
- Gerilme bu kadar ya. Baktım iyi gelmiyor söz geri döneceğim kaleci.

Masal'dan

Altay'ın korkularının farkındaydım. Bir daha aynı şeyleri yaşamak istemiyordu. Ama benim de almam gereken büyük bir intikam vardı ve almadan bırakmaya da hiç niyetim yoktu.

Mert istediklerini başarmış gibi görünse de aslında kendi ayağına sıkmaya başlamıştı ama asla farkında değildi.

~ay noluyor noluyorhsjshdj

seni severdim || mert hakan yandaş Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin