Ağustos,2019
Uğruna seneler boyunca stres çektiğim sınavın sonuçları nihayet açıklanmıştı. Sonuç pek istediğim gibi olmasa da neyse ki istediğim bölüm olmuştu. Artık bir psikoloji öğrencisiydim ve Sivas'ta yepyeni bir hikaye yazmam gerekiyordu.
Ve artık o gün gelip çatmıştı. 19 yılımı geçirdiğim Eskişehir'den ayrılıp yeni hikayemi yazmaya Sivas'a doğru yola çıktık. Bir yanım buradan gitmeyi hiç istemese de hayallerim buna değerdi.
8 saat sonunda Sivas'a varmıştık. Bol ağlamalı bir vedalaşma merasiminden sonra yurt odamda kendimle başbaşaydım artık. İlk haftalar biraz zor geçse de alışmaya başlamıştım bu şehre.
Günlerim okul ve yurt arasında geçerken bir gün bir habere denk geldim. Sivasspor saha bakım çalışmaları süresince üniversite sahasında oynayacaktı. Bu yükseğini spor alanında yapmak isteyen ben için mükemmel bir şeydi. İlk maçın gününe bakıp o günü sabırsızlıkla beklemeye başladım. Bu alışma sürecimde bana ilaç gibi gelecekti.
Maç günü gelmişti. Arkadaşlarla sahada buluşacaktık ve mükemmel bir şekilde geç kalmıştım. Hızlı hızlı ilerlerken biriyle çarpışmamla afalladım. Kafamı kaldırdığımda aynı benim gibi afallamış bir çift gözle karşılaştım. Aynı anda pardon diyip gülüşmemizden sonra elini uzatıp:
-Mert Hakan ben, dedi.
-Masal,Masal ben de, diyip elini sıktım.
Sonra gözüm birden telefonuma gitti. Bir sürü cevapsız çağrı ve mesaj vardı. Maça geç kalmıştım. Çarpışmanın etkisiyle hepsi uçup gitmişti aklımdan.
-Memnun oldum ama gitmeliyim, dedikten sonra gülümsedi ve;
-Bir daha görüşebilmek dileğiyle madem, dedi sessizce.Tebessüm edip yürümeye başladığımızda aynı yöne gitmeye başladığımızı fark ettik.
-Sen nereye gidiyordun ki, dedik aynı anda. İkimizde birbirimizden saha cevabını aldığımızda birlikte yürümeye devam ettik.
-Seni daha önce hiç görmemiştim burada, hangi bölümdesin, dediğimde yüzündeki gülümseme büyüdü ve bir kahkaha patlattı.
-Ben üniversiteden değilim, Sivasspor'dayım, dediğinde bu sefer inanmayıp kahkahayı ben patlatmıştım. Yüzündeki gülümseme yerini ciddi bir surat ifadesine bırakmıştı. Gülmeyi kesmem gerektiğini fark edip ifademi düzelttim.
-Sen ciddisin sanırımm, dediğimde boynundaki kartı gösterip
-Hem de hiç olmadığım kadar, dedi.
Bu konuşmalarımızdan sonra sahaya gelmiştik. Tam vedalaşacakken
-A, ben sana bölümünü sormayı unuttum sen ne okuyorsun, dedi birden.
-Psikoloji, 1. Sınıf öğrencisiyim. Bol bol konuşabilirsin benimle hep destek tam destek komutan, dediğimde bu sefer benim ona yaptığımı o bana yapıp gülmeye başladı. Yüzüm düşmüştü o böyle yapınca.
- 1. sınıf öğrencisi nasıl bi destekte bulunabilir başkan ya, dedi hala kahkahası devam ederken. Ciddiyetimi fark edince kahkahasını bitirdi ve konuyu değiştirerek,
- Bu arada komutan güzel lakapmış sevdim, dedi.
- Çünkü ben, dediğimde göz devirip sahaya girdi. Arkasından ilerlediğimde bizimkilerle karşılaştım. Hepsinin bana olan sitemi yüzlerinden belliydi. Ama bu siteme değecek bir geç kalma nedenim olduğunu biliyordum. İçimdeki bu değişik hissi çözememiştim ama çok güzeldi.
Maç bitişinde sahadan çıkarken beklediğini fark ettim. Yanına ilerlediğimde
- Psikolog hanım bizim bir numara işimiz kaldı sanki, dedi. Kahkaha attığımda telefonunu uzattı. Numaramı yazdığımda teşekkür edip arkadaşlarının yanına gitti.
Akşam yurda geçtiğimde telefonumda bilinmeyen numaradan gelen mesajları gördüm. Mesajları açtığımda yüzümü bir gülümseme kapladı. Hemen numarayı kaydedip mesajlarına karşılık verdim.~komutan
merhabalar psikolog hanım ben komutan :)~ilk hikayemize başlayalım bakalım ;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
seni severdim || mert hakan yandaş
Fanfic'seni severdim ve sana rağmen yine severdim.'