0.8

1.2K 70 29
                                    

"Hazır mısın? "

"Hazırım." dedim aynada kendime bakarken. "En azından fiziksel olarak."

Suratım asık bir şekilde bakışlarımı yere indirirken yüzüme düşen saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.

"Sorunsuz geçeceğine eminim."

"Nat," dedim bakışlarımı yerden çekmeden. "Dünya bir avenger değilsen çok acımasız."

"Ama öylesin. Carmen, bizden birisin."

Elini çeneme koyup nazikçe kaldırarak yüzüne bakmamı sağladı. "Hakkında tek kötü bir kelime duymayacaksın. Çünkü konuşamadan çene kemiklerini kıracağım, yemin ederim."

Güldüm. "Ben de bir şeyler yapabilir miyim?"

Gözlerini kısarak düşünüyormuş gibi yaptı. "Kafalarını gövdelerinden ayırmak gibi mi?"

Başımı heyecanla aşağı yukarı salladım. Bu tür şeyleri çok özlemiştim.

Duraksamadan, "Hayır." dediğinde yalandan dudaklarımı büzüştürdüm üzülmüş gibi.

"Hazır mısınız hanımlar?"

Wanda'ya döndüm. Adeta ışık saçıyordu.

"Hazır olduğumu düşünüyordum ama seni görünce olmadığımı anladım. "

Tatlı bir şekilde gülümseyip, "Abartıyorsun." dediğinde ben de gülümsedim. "Kendinize nasıl bakıyorsunuz bilmiyorum ama benim bile ağzımı sulandırıyorsunuz. Üstelik Carmen, iç sesim bu gece süper askeri yatağa atacağını söylüyor."

Natasha ile göz göze geldik. "Kimden bahsediyor?"

"Bucky? Tanrı aşkına uzun zamandır ondan hoşlandığını biliyorum. Anlaması kolaydı. "

Natasha ile aynı anda aydınlanmış bir yüz ifadesine büründüğümüzde,"Hadi gidelim." dedi.

Steve'den hoşlandığımı düşünmediğine sevinmiştim.

Asansör aracılığıyla parti katına inerken Nat ve Wanda'nın şakadan flörtleşmelerine gülmeden duramamıştım. Sürekli birbirlerine ne kadar güzel göründüklerinden ve bir iliiki içinde olmasalar yatak odasından asla çıkmayacaklarından bahsediyorlardı.

Sonunda asansör durduğunda susmayı akıl edebilmişlerdi. Hareketli kalabalığın arasından bize el sallayan ekip üyelerini gördüğümüzde onlara doğru yürüdük. Vision ve Bruce anında yanımdaki güzellikleri dansa kaldırdıklarında diğerleriyle yalnız kalmıştım. Tony, Steve, Sam ve Bucky ile...

"Tatlım bugün ayrı bir güzel görünüyorsun."

Tony'nin iltifatı karşısında gülümsemiş ve istemsizce Bucky'ye bakmıştım. O da böyle düşünüyor muydu? Kimi kandırıyordum, bana bakmıyordu bile.

Tekrar Tony'ye döndüğümde bana gözlerini kısmış bir şekilde baktığını gördüm. Evet, şu dakikadan itibaren dahi adam her şeyi çakmıştı.

Gergince gülüp, "İnanır mısın, sen de bugün inanılmaz karizmatik görünüyorsun" dedim. "Ve ben şu anda bu karizmatik adamla dans etmekten başka bir şey istemiyorum."

Tony gülümseyip beni dans edenlerin arasına götürürken tekrar Bucky'ye baktım ve göz devirdiğini gördüm.

Bir elimi avcuna hapsedip boşta kalan elini yerleştirdiğinde, "Ne zamandan beri?" diye söze girmişti beklemeden.

"Bilmiyorum her zaman çekiciydi ama tam olarak kalbime girdiği zamanı bilmek istiyorsan, ölümden döndüğüm zamandan beri."

Derin bir nefes verip kaşlarını çattı. "İnanamıyorum nasıl bu kadar kör olabildim? O dışında bütün ekiple flört etmenden anlamalıydım. Üstelik gerçekten Rogers'tan hoşlandığını düşünmüştüm."

Hurts To Love You ~Bucky Barnes [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin